G.Saray, Konya deplasmanında maça mükemmel başladı. Oynadığı futbolla Türkiye Ligi’nin çok üzerinde ve şampiyonluğu hak eden bir takım görüntüsü verdi. Ama o tempoyu maçın sonuna taşıyamadı, fizik olarak 70’ten sonra düştü. Bakalım neler oldu:
- G.Saray’ın oyuncu kadrosu, Konyaspor’un çok üzerinde. Oyuncuları birebir kıyaslarsak, Konyalı hiçbir futbolcunun, G.Saray’ın 11’inde oynayamayacağını, hatta yedek kulübesinde bile oturamayacağını görmekteyiz. G.Saray’ın sadece 11’iyle değil kulübesiyle beraber Türkiye’nin en iyi kadrosuna sahip olduğunu belirtelim. İlk 11 şampiyon yapmaz, kulübe şampiyon yapar. G.Saray’ın kulübesi bu ligin şampiyonu diyebiliriz.
- Okan Hoca, Guardiola’nın oynattığı futbolu oynatmaya çalışıyor. Çok çabuk, garanti, öne doğru, hızlı hücumlar yaparak orta sahadaki futbolcuları, hücum organizasyonlarında forvetteki isimlerle entegre ederek hem kanatlardan hem merkezden müthiş akınlar yapıyor. Sürpriz ve net pozisyonlar buluyor. İzleyicilere zevk veren bir futbol oynatıyor. Topu kaptırınca, 2. bölgede topun arkasına geçip oyunu 30 metre mesafede oynatıyor. Ve futbolcularına 5 saniyede topa sahip olun taktiğini veriyor. Rakip hızlı hücum yapmadan, onları orta sahada durdurup topa sahip olmaya çalışıyor. Bu taktik, Guardiola taktiği, Buruk da uygulatmaya çalışıyor.
- Burada büyük problem Icardi artık ligi küçümsemeye başladı. Maça tam konsantre olmuyor, tam kapasitesini ortaya koymuyor. Aç, başarıya susamış, ilk geldiği günkü hırsını ve mücadele gücünü kaybetmiş bir Icardi var. Mutlaka tam kapasitesini ortaya koyarak oynamalı. Barış Alper yetenekli olmasına rağmen bunu verimli performansa dönüştüremiyor. Berkan ise fizik ve tempo olarak takımın çok gerisinde. Bu kadroyla devam eden G.Saray’ın şampiyon olabileceğini söylemek henüz erken.
