Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Halit Abi nereye?
Kemal amcamın eline doğmuşum. Kemal Kıvanç; babamın, annemin çok yakın dostuydu. Ben doğduğumda, bizim evdeymiş. “Oğlun oldu Necdet” diyorlar babama. Kemal amcam diyor ki: “Necdet, kardeşim Halit, biliyorsun hukuk okuyor. Bu oğlanın adını Halit koyalım.” Benim adım Halit Müjdat’tır. Yıllar önce “Nehir Söyleşileri” adı altında, yaşamımı anlatan kitabı Halit Abim yazdı. Çok emek verdi. Çok yönlüydü. Aile dostuyduk. Aramadığım zaman sitem ederdi. Son yıllarda kitaplarını MSM’ye, kostümlerini bizim tiyatroya bağışladı.
Nereye be Halit Abi? Seni çok özleyeceğim. Nur içinde yat. Ben seni hep çok sevdim.
GIDASIZ...
Bizim Erdoğan’a Yenikapı’da bu ismi takmıştık. Zayıf çelimsiz bir arkadaşımızdı ama koca yürekliydi ve en önemlisi iyi adamdı. Lakabının başka nedenle takıldığını anlatır durur. Ondan dinlemek lazım. Ama o kadar iyidir ki o kadar dost canlısıdır ki ve o kadar cana yakındır ki... Erdoğan’ı hiç bilmediği bir ortama koy, birkaç hafta içinde etrafındaki herkesle arkadaş olur. Hayata hep olumlu bakar. Erdoğan amansız bir hastalığa yakalandı. Hem de akciğerinden. “Ben bunu yenerim ya, ne varmış teslim olacak” dedi. Aradan yıllar geçti. Ortam değiştirdi. Kalktı İstanbul’dan İzmir Urla’ya yerleşti. Her akşam iki tek atıyor. Cigarayı tamamen bıraktı. Son yapılan tetkiklerde tertemiz çıktı. Erdoğan bu. Yeni yeri Urla’da artık yepyeni dostları var. Benim İzmir’de ne kadar eski arkadaşım varsa, hepsi Erdoğan’ın yeni arkadaşları. Ayrıca hiç tanımadığım kişilerle fotoğraf çektirip yolluyor bana. Erdoğan iyi insan olmanın ve iyi dost nasıl edinilirin en güzel örneklerinden biridir. Onu çok severim ben.
İşte bu da böyle bir Erdoğan.
İŞÇİNİN SESİ
İlk röportajım İşçinin Sesi gazetesinde 1961 yılında çıkmıştı. Röportajı yapan Engin Ünsal. Sonradan CHP milletvekili olarak ses getiren işçi yanlısı bir ağabeyim. Mahallemizin en güzel kızlarından Mübeccel Abla ile evlendi. Ben de o zaman Şehir Tiyatrosu genç sanatçılarındanım. Benimle röportaj yaptı. Yoksa kim tanır Müjdat Gezen’i? O gazeteyi hâlâ saklarım. Mübeccel Abla ablamın canıydı. Ölümünü ablama söyleyemedim. Çok severdi çünkü onu. Engin Abi biraz yalnız kaldı. Görüşüyoruz, eski günleri anıyoruz.
ESKİŞEHİR
Bu kenti, yepyeni bir şehir yapan değerli ağabeyim Yılmaz Büyükerşen, neden bu kadar çok seviliyorsun?
Gidin görün Eskişehir’i. Nedenini anlarsınız. Yılmaz Abimin kardeşi, benim de kardeşim Yener telefon etti, “Eskişehir’e gel, gençlere konuş” dedi. 6 Kasım’da orada olacağım. Siz bu satırları okurken belki de oldum.
DESCARTES
“Düşünüyorum, öyleyse varım” demiş, modern felsefenin kurucusu.
“Düşünüyorum, öyleyse vurun”, “Düşünüyorum, öyleyse durun” gibi çeşitlemeleri vardır bu sözün.
Ben düşünüyorum, taşınıyorum işin içinden çıkamıyorum. Nasıl geldik bugünlere yahu?
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- Esad'a ikinci darbe
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- 6 asker şehit olmuştu