Mustafa Aysan

Ekonominin Dengeleri

25 Haziran 2011 Cumartesi
\n

Seçim tartışmaları ve 2009 küresel krizinden kurtulma hazırlıkları nedeniyle bozulmuş olan ekonominin dış dengesi, seçimden sonra yeniden kurulamadı. Siyasal tartışmalar bugün de sürüyor. Seçimden sonra, ekonomimiz daha da bozulma eğilimleri gösterdi.

\n

Ekonomimizi yönetenler, denge bozukluğunu gidermek amacıyla son 9 aydır önlem almaktadırlar; bunlardan bazıları iyi, bazıları dış denge için sakıncalı sonuçlar vermiştir. Ancak henüz ekonominin dış dengesine doğru bir gelişme sağlanamamış, döviz açığı azalmaya başlamamıştır. Şimdi biz, yeni doğruları arama yönünde çalışmalıyız.

\n

Geçen haftaki yazımızda, bu konuda ek olarak alınabilecek önlemlerle ilgili görüşlerimiz özetlenmişti. Ancak, ekonomi-dışı sorunlarla ilgili tartışmalar yüzünden, bu konuda alınması gereken doğru ekonomik önlemlerin araştırılması konusundaki çalışmalara öncelik verilememiştir. Bu nedenle, finansal pazarlarımızda sarsıntılar olmuş, İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB), seçimden sonra düşüş rekorları kırmış, döviz fiyatları hızla yükselmiş, bankalarımızın ve öteki bazı kuruluşlarımızın kârları azalmış, ama amaçlar yönünde ilerleme sağlanamamıştır.

\n

Tüm dünya ülkeleri, hızlı büyümekte olmamız nedeniyle bizi kıskançlıkla izlerken bizler, eski bazı yanlışlarımız yüzünden yaratılan kısırdöngü içinden çıkmakta zorluklar yaşamaktayız. Bu arada gelişmiş ülkelerin Ahkâm Kesici Zehir Hafiyeleri(Öteki Adı, Derecelendirme Şirketleri), not kırmakararlarıyla bizi daha da kötümser köşelere sıkıştırmaya çalışmaktadırlar. Bize göre durum onların düşündükleri gibi değildir; son 9 aydır alınan önlemlerle ilgili kararlarda yanlışlar olsa da bu alanda daha yapılacak çok işimiz ve etkili çok önlemimiz vardır.

\n

Ekonominin dış açığı, en gelişmiş ve büyük işletmelerimizin rekabet gücünün bile, gelişmiş ülkelerin işletmelerine nazaran daha zayıf olmasından kaynaklanmaktadır; birkaç önlemle çözümlenebilecek bir sorun değil, karmaşık bir sorunlar yumağının bir sonucudur. Bu nedenle ekonominin bu kronikhastalığından kurtarılması için, uzun vadeli bir plan yapılmalıdır.

\n

Kısa sürede sonuç verebilecek önlemler arasında Merkez Bankası’nın gösterge faizlerini bir miktar arttırması düşünülebilir. Bu açıdan, 23 Haziranda Merkez Bankası’nın, faizleri yükseltmemiş olması, amaç için yararlı olmamıştır. Ekonominin döviz açığı ile tüketimin ve tüketici kredilerinin çok hızlı artmakta oluşu, finansal pazarlarımızda uygulanmakta olan faizlerin, bu koşullarda düşük olduğunu göstermektedir. Finansal pazarlarda faizlerin biraz daha yükselmesini sağlayabilmek için, Merkez Bankası, faizlerin bir miktar daha yükseltilmesi için bir işaret vermelidir. Döviz fiyatları, pazar gelişmelerine bırakılmalıdır.

\n

Bizimki kadar yüksek açık veren bir ekonomide, sıcak paradiye suçlayarak bu kaynaktan gelen döviz kaynağının dışlanmasının, ekonomimizi ne derecede olumsuz etkilediği, son on günde yaratılmış olan ekonomik karmaşanın önemli nedenidir. Sıcak para, uzun vadeli dış borçlanmaya ve kendi döviz kaynaklarımızla kıyaslanınca kötüdürama,hiç yoktanda çok iyidir. Bazı koşullar altında çok şiddetlenebilecek olan döviz açıklarının giderilmesinde, kısa ve uzun vadeli bütün döviz borçlanmalarına gereksinim duyulacaktır.

\n

Son iki yılın deneyimleri göstermiştir ki, yoğun reklam ve indirim kampanyalarıyla tahrik edilen mal, hizmet ve kredi talepleri, finansal pazarı frenlemek amacıyla alınan tüm önlemleri etkisiz kılmaktadır. Bu durum, ülkemizde reklam fiyatlarının da düşük olduğunu göstermektedir; bu eksik de düzeltilmelidir.

\n

Bu öneriler, hiç kuşkusuz tartışılmalı ve en iyisi aranarak uygulanmalıdır. Ama bugünlerde alınacak ekonomik önlemlere en büyük öncelik verilerek bütün ilgili kişi ve kuruluşların toplu ve amaç birliği içinde çalışmaları zorunludur. Bu yüksek açıklı tablo, en kısa zamanda düzeltilmelidir; fazla sürmesinin iyi olmadığını, artık öğrenmiş olmalıyız.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları