Tekstil ve hazır giyim sektöründe uzun süredir yaşanan kriz, özellikle sektörün hammadesini oluşturan iplikte yaşanan sıkıntılarla daha da derinleşti. İplik üretim kapasitesiyle Avrupa ülkeleri arasında ilk sırada gelen Türkiye’de döviz kurlarına bağlı olarak artan ithalat, art arda gelen elektrik zamları, artan maliyetler ve talep daralması nedeniyle firmalar kapılarına kilit vurmaya başladı.

En son 1953’ten bu yana sektörde faaliyet gösteren Birlik Mensucat iplik üretimini durdururken, dokuma üretimini azaltma kararı aldı. İplik sektöründe faaliyet gösteren yaklaşık 350 fabrikanın neredeyse yarısı ya kepenk indirdi ya da üretimine ara verdi.

Sektörün yarısının çalışamaz duruma gelmesinin ülke ekonomisine maliyeti 6 milyar doları bulurken, yaklaşık 400 bin kişi de işsizlik tehlikesi ile karşı karşıya. Türkiye’de elyaf iplik üretimi yurtiçi üretim iç talebe yetmezken ithalatın ihracatı karşılama oranı 2006’da yüzde 48 iken 2007’de yüzde 36’ya geriledi. İplikteki sorunun giderek derinleştiğini belirten üreticiler hükümetin sektörü kurtarmak için herhangi bir çaba harcamadığını vurguladı.

Türkiye Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birlikleri Ortak Yönetim Kurulu ve Eurocoton İplikçiler Komitesi Üyesi Ahmet Öksüz, üst üste gelen enerji zamları ve YTL’nin aşırı değerlenmesi ile iplik üreticisinin iyice zora girdiğini belirterek “Sektörü kurtarmak adına bugüne kadar hiçbir şey yapılmadı. Sektördeki yaklaşık 350 firma çok zor ayakta kalıyor, birçok firma kapasitesini düşürüyor. İplik sektörünü ayakta tutmak için özel bir enerji teşviki gerekiyor. Böyle giderse iplikte dışarıya bağımlı hale geleceğiz. Gün gelecek Türkiye’de tesis kalmayacak” dedi.