Ülkü Tamer

'İnsanları Korkutarak...'

09 Temmuz 2011 Cumartesi
\n\n\n

Bu hafta köşeme John Howard Lawsonu konuk edeceğim. Lawson, Hollywoodun en nitelikli yazarlarından biriydi. McCarthy döneminde, komünizm propagandası yaptığı gerekçesiyle Amerikaya karşı çalışmaları araştıran komitenin karşısına çıkarılmıştı. Duruşmada bildirisini okumak istemişti Lawson; ama komite buna izin vermemişti.

\n

Aşağıda yazarın okutulmayan bildirisini sunuyorum:

\n

***

\n

Bu komite, lekelemek, yıkmak istediği Amerikan yurttaşlarını, yasaların dışına çıkarak, dürüst olmayan bir biçimde, bir haftadır suçlamaktadır. Ame­rikan halkı bu durumu tek kelimeyle özetliyor: çirkef. Mantıklı insanlar çirkefle uğraşmazlar. Ama o çirkefin nereden geldiğini bulmamız, o çirkefte başkalarıyla birlikte boğulmadan buna bir son vermemiz gerekiyor. Kaynak apaçık ortada. Kanıt dedikleri şeyleri, satılmışlardan, akıl hastalarından, reklam peşindeki soytarılardan, Gestapo ajanlarından, muhbirlerden, karacahil ve korkak birkaç Hollywood sanatçısından elde etmişler.

\n

O insanlar, birey olarak önemli değildirler. Birey olarak ben de önemli değilim. Bu komitenin beni yık­maya, çalışmamı engellemeye, daha da kötüsü, bir Ame­rikan yurttaşı olarak beni onurumdan etmeye çalışması, bunu herhangi birine yapabildiklerini göstermek bakı­mından önemlidir.

\n

Bu arada, anayasanın hiçe sayılması konusuna dokunmayacağım. Durum o kadar ortadadır ki, ayrıntılara girmeye gerek yoktur.

\n

Lekelemek için yazarların, sanatçıların seçilmesi şaşırtıcı değildir. Yazarlar, sanatçılar, bilim adamları ve eğitimciler, demokrasiden nefret edenlerin ilk hedefleridir. Yazarın demokrasilerde özel bir sorumluluğu var­dır, düşünce alışverişini geliştirir. Düşüncelere sınır çiz­mek ve haberleşmeye sansür koymak amacını güden, bu amaçlarını tutanaklarda da belirten kimselerin saldırısına uğramaktan onur duyuyorum...

\n

Siyasal ve toplumsal görüşlerim çok iyi bilinmek­tedir. Yaygın bir sanat olarak sinemaya inancım da çok iyi bilinmektedir. Hiçbir zaman, kendilerini diktatör ilan edenlerin, düşünceye sansür koymaya kalkışan Gestapoların ve bu çeşit komitelerin buyruğuna göre yazı yaza­cak değilim. Söz özgürlüğüm satılık değildir; sizin vere­ceğiniz tavsiye kartlarıyla iş bulacak kadar alçalmadım.

\n

Senaryolarını yazdığım filmleri milyonlarca Ameri­kalı gördü, onayladı. Beni karşınıza almanız, onları kar­şınıza almanız demektir.

\n

Bir yurttaş olarak yalnız değilim burada. Yüz otuz milyon Amerikalının temsilcisiyim. Beni yıkmanız, hiç­bir Amerikalının güven içinde bulunmaması demektir. Tarladaki çiftçiyi, ormandaki oduncuyu, makinesinin ba­şındaki işçiyi, hastanedeki doktoru da çağırabilirsiniz buraya onları işlerinden eder, onurlarını lekelemeye kalkışabilirsiniz.

\n

Komite Başkanı J. Parnell Thomas küçük bir poli­tikacıdır; daha büyük güçlere hizmet etmektedir. O güç­ler, ülkemize faşizmi getirmeye çalışmaktadırlar. Ame­rikan halkının özgürlüğünü ve haklarını elinden almak için uydurma bir tehlike yaratmaya çalışmaktadırlar. İn­sanları korkutarak özgürlükleri kısıtlayıcı yasalar ge­tirmeye çalışmaktadırlar.

\n

Biraz tarih bilgisi olanlar, bu yöntemi iyi bilirler. Yüzyıllar boyunca kızıllardan, komünistlerden, ya­sa ve düzen düşmanlarından söz edilerek birçok ülkede diktatörlüklerin kurulması sağlanmıştır.

\n

Söz özgürlüğüyle düşüncelere zincir vurma çabası arasındaki savaş, halkla bir azınlığın, halktan korkan bir azınlığın arasındaki savaştır aslında. Haberleşme özgür­lüğüne saldırı, halkımıza saldırıdır.

\n

Ama halkımız o saldırıyı nasıl karşılayacağını bilmek­tedir. Bugüne kadar olduğu gibi, bugünden sonra da hak­lar korunacaktır.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Notlar... 5 Ocak 2013
Yoksul Köylü 29 Aralık 2012

Günün Köşe Yazıları