Diktatör ile Cellat!..

Diktatör ile Cellat!..

25.08.2011 04:00
Güncellenme:
Takip Et:
\n

Suriye - Şam - Humus - Hama

\n

Aslında gitmek konusunda kararsızdım...

\n

Türkiye-Suriye Dostluk Grubunun iki günlük Suriye daveti gerçekten çok ilgi çekiciydi. Düşünüp taşınırken önce Milliyet gazetesinin manşetini gördüm.

\n

- Diktatörün son oyunu!

\n

Haber şöyleydi: Halkını katlederek iyice zor duruma düşen Beşşar Esad imajını düzeltmek için Türkiyeden gazeteci, siyasetçi ve akademisyenlerden oluşan bir grubu Suriyeye davet ediyor, tüm masraflarını karşılıyordu!.. Okuyunca utandım!.. Sonra yanaşma takımının gidecek olan gazetecilere Esadcı şeklindeki saldırılarını izledim... Daha düne kadar Suriye sansür uyguluyor”, “Gazeteciler ülkeye alınmıyor diye yırtınan necip Türk medyası, şimdi ilginç biçimde gidecek olanları engellemek için çırpınıyordu!.. Elhak, başarılı da oldular; aslan yürekli ve de pek ünlü birçok kalem erbabı, televizyoncu son anda gitmekten vazgeçti!.

\n

Ben, tam tersine,böyle saldırıyorlarsa vardır bir hikmeti dedim ve gitmeye karar verdim.

\n

- İyi ki de gittim!..

\n

***

\n

Peki, ben Suriyede ne gördüm?

\n

Hem çok şey, hem hiçbir şey!.. Beni çok şaşırtan, burnumuzun dibindeki ülkeyi hiç tanımıyormuşuz dedirten çok şey, Türk ve dünya medyasında neredeyse dizi halini alan katliamlar, korku içindeki halk, patlamaya hazır ülke konusunda ise neredeyse hiçbir şey!..

\n

Önce kısaca Suriyeden söz etmem gerek. Bir cümlede nasıl anlatırsın diye sorsanız şöyle bir şey derdim sanırım:

\n

- Eskimiş, köhne ve fakir bir ülke!

\n

Ama bu çok yanıltıcı olurdu!.. İçine girmeye, birazcık olsun tanımaya başladığınızda, görüntüde eskimiş ama aslında çok çok eski ve etkin bir kültürün tadını almaya başladığınızı itiraf ediyorsunuz... Evet köhne, binalar eski ve bakımsız, caddeler deseniz aynı ama bunun sanki bilerek yapıldığı hissine kapılıyorsunuz... İnsanlar genelde yoksul ama hiç de mutsuz göründüklerini söyleyemem... Beni asıl etkileyen; Sünnisi, Alevisi, Hıristiyanı, Yezidisi, Ermenisi insanların bir arada hiç sorunsuz yaşamalarıydı!.. Şamıneski şehirbölümünde, hem de ramazan ayında binlerce, on binlerce insan yan yana, iç içe kendi hayatını yaşıyordu. Bir yanda ibadetini yapanlar, diğer yanda yemeğini yiyen, birasını, nargilesini içenler... Kısacası rengârenk, tebessüm donanmış insanlar!.. Hele kadınlar; türbanlısıyla, eteklisiyle üzerlerinde bir tek kötü göz bulunmayan Suriyeli kadınlar, onları görünce bizim kadınlarımızı düşündüm...

\n

- İçim yandı!..

\n

***

\n

Gelelim, Batı ve Türk medyasında anlatılan Suriyeye...

\n

Evet bir diktatörün ülkesi... Her tarafta baba-oğul Esadın fotoğrafları... El Muhaberatın insanlar üzerindeki hissedilir etkisi; bunlar tamam... Bunlar bir diktatörlüğün olmazsa olmaz figürleri zaten!.. Pekii, gerginlik, korku, katliam, başkaldırı onlar nerede?.. Anlatayım:

\n

Şamın merkezinde gün boyunca trafik polisi dışında silahlı asker ya da polis görmedim... Humus ve Hama yolculuğu sırasında yollarda asker taşıyan kamyonlar, şehir girişlerinde ve kritik noktalarda kum torbalarıyla tahkim edilmiş mevziler gördüm... Hamada, en büyük katliamın yapıldığı söylenen bu kentte, hayatın normal seyrinde aktığını da, validen brifing aldığımız vilayet binasının önünde toplanmış 100 kadar muhalifi de gördüm ve konuştum... Örneğin siyah çarşaflı kadınların gayet anlaşılır bir İngilizceyle Esad gitsin, bu rejim bitsin sloganları attıklarına, bunu duyan erkeklerin Arapça destek verdiğine de tanık oldum... Yanmış, yıkılmış binalar da gördüm, ya polis merkezi ya da orduya ait binalardı...

\n

Suriyede katliam yapıldığını sürekli olarak anlatan AP, AFP, Reuters ve El Cezire televizyonlarının, bu haberleri ya Ürdün ya da Beyruttaki bürolarından geçtiğini, Suriyede hiç muhabirleri olmadığını da öğrendim!.. Sokaktaki insandan, en üst yetkilisine Suriyelilerin, Türkiyenin ülkelerine saldıracağına inandığını da gördüm, ne yazık ki... Ama patlamaya hazır, korku içinde bir ülke göremedim!..

\n

Kısacası, anladım ki; kurt kuzuyu yiyecek!.. Suriyeli bir kadının şu sözleri her şeyi anlatıyordu.

\n

- Emperyalist kalemi kırmış... Son kurban Suriye... Peki, kiralık cellat kim olacak?!..

\n\n

Yazarın Son Yazıları

Ülkemizi Geri Almak (03.10.2013)

Ülkemizi Geri Almak

Devamını Oku
03.10.2013
Ülkemizi Geri Almak (11.07.2013)

Devamını Oku
11.07.2013
İhanet!..

Devamını Oku
04.07.2013
Destan...

Devamını Oku
27.06.2013
Kibir ve Bitiş!

Devamını Oku
20.06.2013
Tarih Babanın Defteri

Devamını Oku
13.06.2013
Hürriyet Kavgası

Devamını Oku
06.06.2013
'Fıkradan da Öte'

Devamını Oku
30.05.2013
Medyanın Zavallı Halleri!..

Devamını Oku
23.05.2013
Büyük Oyun, Büyük Millet!..

Devamını Oku
16.05.2013
Vallahi Pes!..

Devamını Oku
09.05.2013
İyi Uykular!..

Devamını Oku
02.05.2013
Milli Direniş!..

Devamını Oku
25.04.2013
Say Say Bitmez!..

Devamını Oku
18.04.2013
Ayağa Kalkanlar...

Devamını Oku
11.04.2013
Afiyet Olsun Millet!..

Devamını Oku
04.04.2013
Yeni Sevr Vizyonu!..

Devamını Oku
28.03.2013
Kuvayı Milliye Destanı!..

Devamını Oku
21.03.2013
Örümcek Kafa!..

Devamını Oku
14.03.2013
Kahramanlarımız

Devamını Oku
07.03.2013
Onurlu Babanın Yürekli Evladı

Devamını Oku
28.02.2013
Barış Sürecinin İftihar Tablosu!..

Devamını Oku
21.02.2013
Rezillikler Komedyası!.. Nasıl fotoğraftı ama...

Devamını Oku
14.02.2013
Utanç... (07.02.2013)

Devamını Oku
07.02.2013
Ulusalcıları Göm, Ulusu Parçala!..

Devamını Oku
31.01.2013
Kıyamete Koşmak!..

Devamını Oku
24.01.2013
'Beyefendi!..'

Devamını Oku
17.01.2013
Davulla Tokmak!..

Devamını Oku
10.01.2013
'Zulmün Artsın'

Devamını Oku
03.01.2013
Müstahak Değiliz!..

Devamını Oku
27.12.2012
Takke Düştü, Fena mı Oldu?!.

Devamını Oku
20.12.2012
Kırılma Noktası: 13 Aralık...

Devamını Oku
13.12.2012
Milliyetçilik Oyunu da Kurtarmaz!..

Devamını Oku
06.12.2012
Küba: Ambargo Altındaki Devrim

Devamını Oku
29.11.2012
Ateşi Kanla Tutuşturmak!..

Devamını Oku
22.11.2012
İpteki Cambazlar!..

Devamını Oku
15.11.2012
'Parmaksız Zeki' TSK'yi Yargılıyor!..

Devamını Oku
08.11.2012
Dipten Gelen Dalga!..

Devamını Oku
01.11.2012
Yiğit Bir Gençlik

Devamını Oku
25.10.2012
Emir ile Kaan

Devamını Oku
18.10.2012