Yukarıdaki başlık bana ait değil, dünyanın en önemli iki bilim dergisinden biri olan NATURE’a ait. Tam yazı başlığı şöyle: Çin, bu yüzyılda kritik teknolojilerin yüzde 90’ında araştırmalara öncülük ediyor - bu yüzyılda yaşanan çarpıcı bir değişim.
Dünkü yazımda 3 nanometrelik çip üretimini yapan makineleri ürettiğini anlatan haber yazımın arkasından, bilgisayarımda yayımlanmayı bekleyen ABD’yi gerçekten bilim ve teknoloji alanında silkeleyen araştırmaya hemen yer vermek gerekir ki konunun tek bir başarı olayı olmadığı anlaşılsın. Söz konusu çip başarısı, bütünsel büyük bir başarının bir parçası. Yoksa bu çipi tek başına üretmesi zaten mümkün olamazdı. Burada aşağıda linkini de vereceğim raporu özetliyorum. Yer yer alıntılarla...
BAĞIMSIZ ARAŞTIRMA RAPORU
Araştırmayı yapan bağımsız bir düşünce kuruluşu: Avustralya Stratejik Politika Enstitüsü (ASPI). Dünyada geliştirilen veya bilimsel araştırmalara konu olan teknolojileri takip raporuna göre, “Çin, bir ülkenin ulusal çıkarlarını önemli ölçüde artıran veya risk altına sokan kritik teknolojilerin neredeyse yüzde 90’ında araştırmalara öncülük ediyor.”
Raporun özetine flaş saptama ile devam edelim: Çin nükleer enerji, küçük uydular ve sentetik biyoloji de dahil olmak üzere 74 teknolojiden 66’sının başında yer alıyor.
ABD ise kuantum hesaplama ve jeomühendislik dahil, diğer 8 teknolojiye liderlik ediyor.
Sonuçlar, Çin’in son yirmi yılda senaryoyu tersine çevirdiğini gösteriyor: Bu yüzyılın başında ABD, değerlendirilen teknolojilerin yüzde 90’ından fazlasına, Çin ise yüzde 5’inden azı üzerine araştırmalara öncülük ediyordu.
20 yılda kardeşim bu başarı... Gel de şapka çıkarma Çin Komünist Partisi ve devletine! Çin’in bu yükselişi, 1850’lerde neredeyse tüm Çin’i afyonla uyuşturarak alabildiğine sömürü mekanizması kuran ve iki büyük savaşa yol açan İngiliz emperyalistlerine ve Batı’ya karşı büyük bir intikamı mı desem, yoksa büyük bir uygarlığın yeniden doğuşu ve yükselişi mi, bilemiyorum. Her ikisi de.
BİZ RAPORA DÖNELİM
ASPI bu yıl 74 güncel ve gelişmekte olan teknoloji üzerine yapılan yüksek kaliteli araştırmaları değerlendirdi; geçen yıl ise 64 teknoloji analiz edilmişti.
ASPI ekibi, analizini dünyanın dört bir yanından 9 milyondan fazla yayını içeren bir veri tabanına dayandırdı. 2020 ile 2024 yılları arasında beş yıllık bir dönemde bir ülkedeki araştırmacılar tarafından üretilen, en çok alıntı yapılan makalelerin ilk yüzde 10’unu belirleyerek her teknoloji alanında ülkeleri sıraladı ve o ülkenin küresel payını hesapladı.
ÇEŞİTLİ GÖRÜŞLER
Nature, raporu değerlendirmek için bağımsız bilim insanlarının görüşlerine de yer verdi. Washington DC merkezli Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi’nde Çin’in sanayi politikasını araştıran Ilaria Mazzocco: “Çin, bilim ve teknoloji alanında inanılmaz ilerleme kaydetti ve bu ilerleme hem araştırma ve geliştirme çalışmalarına hem de yayınlara yansıyor. Belirlenen genel eğilim sürpriz değil ancak Çin’in ABD’ye kıyasla birçok alanda bu kadar baskın ve gelişmiş olması dikkat çekici.”
Virginia merkezli kâr amacı gütmeyen kuruluş Özel Rekabet Çalışmaları Projesi’nde ulusal güvenlik ve teknoloji stratejisti David Lin: “Dikkat çekici bir bulgu, Çin’in bulut ve uç bilişim alanlarında ABD’yi geride bırakmasıdır. Bulut bilişim, yapay zekâ şirketlerinin fiziksel altyapıya ihtiyaç duymadan modelleri eğitmelerini ve verileri işlemelerini sağlarken uç bilişim verileri yerel olarak işler.”
Çin’in Suzhou kentindeki Şi’an Jiaotong-Liverpool Üniversitesi’nde teknoloji inovasyonuna odaklanan siyasi ekonomist Steven Hai: Bu analiz “Amerikan gücünün çöküşü” olarak yorumlanmamalı. ABD bu teknolojilerde küresel ölçekte hâlâ önemli bir oyuncu.
ASPI’de veri bilimcisi Jenny Wong-Leung: Bulgular, demokratik ulusların, “zor kazanılmış, uzun vadeli ileri bilim ve araştırma avantajlarını” kaybetme riskiyle karşı karşıya.
SINIRLAMALARLA KARŞI KARŞIYA
Hai: ASPI’nin takip aracı bir ülkenin akademik ivmesini ölçmek için iyi olsa da genel yenilikçi kapasitesini yansıtamıyor.
David Lin: Yüksek etkili yayınların sayısı çok fazla olsa bile bu durum mühendislik yeterliliğine, üretim kapasitesine veya ticari başarıya mutlaka dönüşmüyor. Mesela gelişmiş uçak motorları: Çin bu teknolojide birinci sırada yer alsa ve geniş bir sanayi tabanına ve devlete ait havacılık firmalarına sahip olsa da Çin motorları ABD veya Avrupa modellerinin performansına, güvenilirliğine veya dayanıklılığına ulaşamadı.
***
Dünkü yazım X’de rekor paylaşıma ve yorumlara yol açtı. Hepsi, biz yatak odalarını dikizliyoruz, ana tartışma konularımız sıfır gündemde.
ASPİ raporu: www.aspistrategist.org.au/aspis-critical-technology-tracker-2025-updates-and10-new-technologies/ Nature yazısı: doi: https://doi. org/10.1038/d41586-025-04048-7