Zülal Kalkandelen
Zülal Kalkandelen zulal.kalkandelen@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Bu yükün altında kalacağız

14 Nisan 2019 Pazar

Geçen salı akşamı sosyal medyaya korkunç görüntüler düştü.
Ankara Batıkent’te zehirlenen sokak köpeklerinin can çekişerek ölümünü izlemek zorunda kalan vatandaşların “Yazıklar olsun!” diye haykırışını duyduk.
Bir parkta, yan yana sıralanmış köpek cesetlerinin başında insanlığından utananlar hıçkıra hıçkıra ağlıyordu.
Akşam saatlerinde bir araba ile bölgeye gelip hayvanlara zehirli et vermiş birileri...
Köpekler de yiyince hepsi birden zehirlenmiş, iç organları parçalanmış. Hayvanseverler koşup henüz ölmemiş olanları veterinerlere götürmüş ama sonuçta 17 köpek öldü.
Kıvranarak, inleyerek öldüler.
Onlar öldüğünde, bu topluma dair içimizde kalan iyimserlik kırıntıları da öldü.
Suçlular bulunsun ve ceza alsın diye elbirliğiyle sosyal medyada sesimizi duyurmaya çalıştık; “BATIKENT’TE KATLİAM VAR!” diye bağırdık. Yıllardır hayvanlara yönelik suçlara hapis cezası getirecek yasal düzenlemeyi yapmayanlara isyan ettik.
Sonunda hayvanlara zehirli et veren üç kişi kamera kayıtlarından saptandı.
Savcılık, “mala zarar verme” gerekçesiyle tutuklama isteminde bulundu. Ancak sevk edildikleri Sulh Ceza Hâkimliği tarafından, tutuksuz yargılanmak üzere, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldılar!

Sokaklar katil ve sapık dolu
Köpekleri zehirleyerek öldüren katiller, şu anda sokaklarda geziyor.
Bunun bir nedeni Hayvanları Koruma Yasası’nda gerekli düzenlemelerin yapılmaması ama bu tür bir durumda katillerin Türk Ceza Kanunu’na (TCK) göre tutuklanmasını sağlayacak maddeler de mevcut!
Hukukçuların verdiği bilgiye göre, köpekleri zehirleyenler, TCK’de çevreye karşı işlenen suçlar kapsamında 181/4 ile 181/5 ve genel güvenliğin tehlikeye sokulmasını düzenleyen 170. maddeye göre tutuklanabilirdi.
Fakat ne yazık ki onları cezalandırmaya niyetli bir irade yok. Asıl sorun bu!
Türkiye uzun zamandır, çocuk, kadın ve hayvan tecavüzcülerinin, katillerin cenneti haline geldi. Toplumda, bu suçları işleyenlerin ceza almayacağına dair bir algı oluştu.
Hele ki söz konusu mağdur bir hayvansa, “En fazla sembolik bir para cezası veririm” diye düşünen sapıklar, tüm yurdu sardı.
Artık her yerdeler...
Kentte, köyde, oturduğumuz mahallede, bitişik binada, apartmanımızda, işyerimizde...
Hayvan, kadın ve çocuk tecavüzcüleri ile bir arada yaşıyoruz.
Aynı markette alışveriş yapıp otobüste yan yana oturuyoruz.

Cezasız her suç bir sonrakinin tohumu
Adalet sistemi çökünce toplumsal ahlak da yerin dibine girdi. Neyin doğru ve iyi olduğuna dair toplumda uzlaşma yok oldu.
Bu öylesine büyük bir sorun ki, oturduğumuz zeminin altı tümüyle dinamit ile kaplanmış gibi...
Güvensizlik.
Utanç.
Öfke.
Sevgisizlik.
En kötüsü de umutsuzluk aşılanıyor ülkeye...
Adalet sorunu çözülmediği sürece...
İnsan ya da hayvan, her bireyin sömürüye maruz kalmadan yaşama hakkına saygı duyulmadığı sürece...
İnleyerek can veren hayvanlar, bağırarak ölen insanlar ve tozu dumana katarak çöken binalar göreceğiz.
Hepimiz bu yükün altında kalacağız.
Bazen fiziken bazen vicdanen ezileceğiz.
Ve cezasız her suç, bir sonrakinin tohumu olacak...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Çukur! 6 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları