Ataol’un çocukları...

Ataol’un çocukları...

21.11.2016 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Cumartesi sabahı…
Kasvetlerden kasvet beğenmek üzere, önüme gazeteleri alıyorum. İki gündür iç dünyamı karartan “Cinsel Taciz” yasa taslağının artçı sarsıntılarından henüz kurtulmuş değilim. Yasanın oylaması önümüzdeki salı günü yapılacakmış.
Önce “Cumhuriyet”in sayfalarını çeviriyorum. Tuhaf bir tedirginlikle, oylamanın sonucunu merak etmediğimin farkına varıyorum. Evet, içeriği gibi karanlık bir gecede, aceleye getirilmek istendiği için, bir zamanlar Milli Mücadele’yi gerçekleştirmiş, ardından da Cumhuriyet’i kurmuş olan TBMM’nin kapılarından sokulmuş bir ahlaksızlık simgesi belgenin oylama sonucu ile gerçekten de hiç ilgilenmiyorum. Çünkü ortada bir suç var ve bu suçun unsurları bence böyle bir yasanın taslağının bile o kutsal kapılardan geçebilmesi ile tamamlanmıştır.

23 Nisan’dan bugüne çocuklarımız…
Bir zamanlar bu Meclis’te Mustafa Kemal Atatürk’ün 23 Nisan’ı, yani o Meclis’in açılış gününü bu ülkenin çocuklarına bir bayram olarak armağan eden yasası oylanmıştı. On yılların ardından aynı Meclis, aynı çocuklara yönelik cinsel tacizleri neredeyse bağışlayan bir yasa taslağını oylayacak.
Evet, ortada tarihe karşı, insanlığın ahlak tarihine karşı işlenmiş, eşi görülmemiş bir suç var ve o suçun unsurları, söz konusu taslağın bu Meclis’in genel kuruluna getirilmesi ile tamamlanmıştır. Böylece, tüyler ürpertici bir zihniyet, bir yasa taslağı ile somutluk kazanmıştır. Oylamanın sonucuna gelince, dünyanın hemen bütün uygar toplumlarında -üstelik oylanmaksızın!- en ağır suçlardan biri olarak kabul edilmiş bir olgunun oylama sonucu, artık yalnızca teferruattır!
Tam da bunları düşünürken Ataol Behramoğlu’nun “Cumartesi Yazıları” köşesinin bu haftaki başlığı ile karşılaşıyorum: Layık mıyız çocuklarımıza?
Böyle bir karanlıkta başka ne sorulabilir ki? Ve Ataol gibi yüreği kocaman bir şairin ödünsüz kaleminden başka hangi soru çıkabilir ki?

‘Uzun bir kışın yorgunluğunun ardından…’
Ataol Behramoğlu, yazısında bir süredir TED Koleji öğrencileriyle çeşitli şehirlerde gerçekleştirdiği buluşmalara yer vermiş.Önce ortaokul, ardından da lise öğrencileriyle konuşmalarından alıntılar yapmış. Alıntılardan biri, İzmir’de, hazırlık sınıfında okuyan bir delikanlının “Yaşadıklarımızdan öğrendiklerimiz…” konulu ödevinden: Bilgiyle ölüm arasındaki süreç, bilgeliktir…Bilgeliğe ilişkin bu tanım, günümüzde kaç felsefe öğrencisinden alınabilir bilemiyorum!
Bir başka alıntı, Aydın’da, şairin: Büyüklerimiz çocuklara layık mısorusuna bir salon dolusu öğrencinin verdiği cevap: Değiller, çünkü işleri güçleri savaş, kavga, çekişme …
Ve son olarak da Behramoğlu’nun ortaokullulara Orhan Veli’nin “Gün Olur” şiirindeki çiçekler gürültüyle açardizesinin anlamına ait sorusuna yine bir delikanlının verdiği cevap: Uzun bir kışın yorgunluğunun ardından gelen tabiatın sesi …
Behramoğlu, ülkemizin geleceğine bugünlerin karabasanlarında boğularak değil, fakat mucize çocuklardiye nitelendirdiği yukarıdaki gençlerin seslerine kulak vererek bakıyor!
Haklı da. Çünkü sağlıklı bir umut ancak böyle korunabilir!

Yazarın Son Yazıları

Papa Francis’in yeni misyonu…

Papa Francis’in yeni misyonu…

Devamını Oku
12.06.2017
‘ne garip federico adında olmak…’

‘ne garip federico adında olmak…’

Devamını Oku
05.06.2017
‘Sessiz savaşçı’lığın gürültülü yollarında…

‘Sessiz savaşçı’lığın gürültülü yollarında…

Devamını Oku
08.05.2017
Kültürde ‘geri kalan’ kavramı üzerine (2)

Kültürde ‘geri kalan’ kavramı üzerine (2)

Devamını Oku
01.05.2017
Kültürde ‘Geri Kalan’ kavramı üzerine (1)

Kültürde ‘Geri Kalan’ kavramı üzerine (1)

Devamını Oku
24.04.2017
Sermet Yeşil’den barış çağrıları…

Sermet Yeşil’den barış çağrıları…

Devamını Oku
17.04.2017
‘Evet’ ile ‘Hayır’ arasında bir sahaf turu …

‘Evet’ ile ‘Hayır’ arasında bir sahaf turu …

Devamını Oku
10.04.2017
Bir tiyatro açmak…

Bir tiyatro açmak…

Devamını Oku
03.04.2017
Tiyatron, düşleyebildiğin kadardır…

Tiyatron, düşleyebildiğin kadardır…

Devamını Oku
27.03.2017
‘Acil’de sabah saatleri…

‘Acil’de sabah saatleri…

Devamını Oku
20.03.2017
‘Belki biraz sevgi verebilirsin …’

‘Belki biraz sevgi verebilirsin …’

Devamını Oku
13.03.2017
Müjdat Gezen’in yaktığı göz ışıkları...

Müjdat Gezen’in yaktığı göz ışıkları...

Devamını Oku
27.02.2017
Kirletilmemiş bir zaman parçası aramak…

Kirletilmemiş bir zaman parçası aramak…

Devamını Oku
20.02.2017
Kediler tekin değildir…

Kediler tekin değildir…

Devamını Oku
13.02.2017
Onat Kutlar’ın düşündürdükleri...

Onat Kutlar’ın düşündürdükleri...

Devamını Oku
06.02.2017
Engin Cezzar da yok artık!

Engin Cezzar da yok artık!

Devamını Oku
30.01.2017
Çevirmenin yalnızlığı…

Çevirmenin yalnızlığı…

Devamını Oku
23.01.2017
Erhan Ünal, Köy Enstitüleri ve ‘küresel finans oligarşisi’ (2)

Erhan Ünal, Köy Enstitüleri ve ‘küresel finans oligarşisi’ (2)

Devamını Oku
16.01.2017
Erhan Ünal, Köy Enstitüleri ve ‘Küresel Finans Oligarşisi’ (1)

Erhan Ünal, Köy Enstitüleri ve ‘Küresel Finans Oligarşisi’ (1)

Devamını Oku
09.01.2017
Ressam Sadi Bey’in Son Tablosu…

Ressam Sadi Bey’in Son Tablosu…

Devamını Oku
02.01.2017
Bir aydın: Bertan Onaran

Bir aydın: Bertan Onaran

Devamını Oku
26.12.2016
İçimden yine tarih yazmak geldi de…

İçimden yine tarih yazmak geldi de…

Devamını Oku
19.12.2016
‘Ben’in sorumluluğu (2)

‘Ben’in sorumluluğu (2)

Devamını Oku
12.12.2016
‘Ben’in sorumluluğu -1

‘Ben’in sorumluluğu -1

Devamını Oku
05.12.2016
Bendeki Fidel Castro…

Bendeki Fidel Castro…

Devamını Oku
28.11.2016
Ataol’un çocukları...

Ataol’un çocukları...

Devamını Oku
21.11.2016
Cumhuriyetin çizgileri…

Cumhuriyetin çizgileri…

Devamını Oku
14.11.2016
Şu uğursuz ‘Biz, olduk!’ C yanılsaması (2)

Şu uğursuz ‘Biz, olduk!’ C yanılsaması (2)

Devamını Oku
07.11.2016
Şu uğursuz ‘Biz, olduk!’ yanılsaması…

Şu uğursuz ‘Biz, olduk!’ yanılsaması…

Devamını Oku
31.10.2016
‘Hiç kimsenin kenti’nde yaşamak…

‘Hiç kimsenin kenti’nde yaşamak…

Devamını Oku
24.10.2016
Akademisyenlik üzerine bir tartışma...

Akademisyenlik üzerine bir tartışma...

Devamını Oku
17.10.2016
Göçmüş bir kültürün simgesi: Giovanni Scognamillo

Göçmüş bir kültürün simgesi: Giovanni Scognamillo

Devamını Oku
10.10.2016
‘Fırıldaklar Festivali’ne hoş geldiniz!

‘Fırıldaklar Festivali’ne hoş geldiniz!

Devamını Oku
03.10.2016
Deneme üzerine birkaç not…

Deneme üzerine birkaç not…

Devamını Oku
26.09.2016
Evet, Tarık Akan da Türkiye’dir…

Evet, Tarık Akan da Türkiye’dir…

Devamını Oku
19.09.2016
Gündüz Vassaf’tan yarına atıflar...

Gündüz Vassaf’tan yarına atıflar...

Devamını Oku
12.09.2016
‘Paylaşılmış yalnızlık’lara sığınmak…

‘Paylaşılmış yalnızlık’lara sığınmak…

Devamını Oku
05.09.2016
Bir kez daha: Anayasa kültürü…

Bir kez daha: Anayasa kültürü…

Devamını Oku
29.08.2016
Sorun ‘Avrupalılık’ değil, uygar olmak...

Sorun ‘Avrupalılık’ değil, uygar olmak...

Devamını Oku
22.08.2016
Biz nasıl bu kadar cahil kalabildik?

Biz nasıl bu kadar cahil kalabildik?

Devamını Oku
15.08.2016