Gülengül Altınsay

Son çıkış (06.09.2018)

06 Eylül 2018 Perşembe

Sezon başı oynanan futbol umut vermiyor. Bunu ne sezon başı uyumsuzluklarla açıklayabiliriz ne de geç yapılan transferlerle.
Beşiktaş bir kazanıyor bir kaybediyor, maç içinde bile bir oynuyor bir duruyor. Fenerbahçe en kötü sezon başlangıcını yapıyor, hocaya inanç dibe doğru hızla gidiyor. Galatasaray güven vermiyor, hocası, başkanı, yöneticisi şikâyetçi...
Şimdilik Trabzon’un en azından hücum yanı iyi, Kasımpaşa istikrarlı yönetimi ve aldığı puanlarla ümit veriyor, biraz Kayseri, biraz Erzurum o kadar.
Ben bu tabloyu küçük kulüplerin arayı kapaması olarak değil büyük kulüplerin soluğunun kesilmesine bağlıyorum daha çok.
Şu gerçek; futbolumuz hızla geriye koşuyor ve ciddi hasta. Öyle kiralık serum vererek, kullanım süresi geçmiş ilaç yükleyerek yataktan kalkacağı yok. Borç batağına giderek gömülüyoruz, nefesimiz kesilmek üzere. Zaman zaman yapılan bir iki doğruyla alınan başarılar da istikrarlı olamıyor bu yüzden.

Çabuk vazgeçildi
Fenerbahçe bu anlamda Ali Koç başkanlığında bayağı bir ümit vermişti. Ne var ki daha 4. haftadayız ve yine günü kurtarma “ele güne rezil olmama” derdine düştü Sarı-Lacivertliler. Planlama, hedef başka tarafı gösteriyor yapılanlar başka tarafı. Gençlerden çabuk vazgeçildi mesela. Ama akşam pazarı transferler hemen takımda yerini buldu.
Galatasaray’da da planlama hak getire... Tam en önemli yere adam alınacakken “Para bitmiş meğer” deniyor.

‘Feda’ sürseydi
Beşiktaş’ın ‘Feda’ yılıyla başlayan gençlere dönük yapılanması da ne yazık ki çok kısa sürdü. Biraz paralanınca hemen kiralık, yaşlı futbolcularla, bonservisi olmayan boştaki emeklilere gidildi. Eğer gençlerde ısrar edilse belki de futbolda devrim yapılacaktı. Tamam, yarım yamalak da olsa ‘yeniden yapılanma süreci’ iki yıl üst üste şampiyonluk getirdi ama bunlar da hesapsızlığa kapı açtı. Şimdi herkes sanıyor ki Beşiktaş’ın başarısı Gomez’ler, Aboubakar’lar, Talisca’lar yüzünden geldi sadece.
Tabii ki böylesi yetenekli, iş bitirici oyunculara her takımın ihtiyacı var. Ama bir tane, iki tane olursa. Sürekli değişen kadro eksiklerin üzerini örtmüyor artık. Bir yerden kapatıyorsunuz öbür taraftan açılıyor.
Üstelik bu kadar sirkülasyon var ama bazı bölgeler hâlâ alternatifsiz. Gökhan Gönül benim gördüğüm en iyi sağ bek. Ama yaşı bu kadar çok maç trafiğini kaldırmıyor artık. Ve yedeği yok. Beşiktaş’ın şu anda en önemli sorunu geriden paslı ve hızlı çıkamaması. Bu yüzden Atiba şiddetle aranıyor. Ve onun da ne kendisi ne de yedeği var. Adriano kalitesi tartışılmaz. Ne ki o da yaşı gereği son demlerini yaşıyor. Savunmanın göbeğine sürekli oyuncu alınıyor ama Vida bir Marcelo değil. Onunla geriden oyun kurmanın imkânı yok.

Çin, Suudi durakları
Bir de hani biz işimizi düzgün yapmak yerine kaçamak yollar arar buluruz ya şu Suudi Arabistan’a, Çin’e satılan futbolcu transferlerinin içeriği de, kulüplerin kasasına ne kadar para girdiği de muammasını koruyor.
Çözüm ise basit: Cesaretle köhnemiş ilişkileri ve anlayışları yıkmak, zincirleri kırmak ve uzun vadeli köklü çözümleri benimsemek. Ve bunda ısrarcı olmak. Bu tükenmişliği ancak böyle bir devrim paklar.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Şimdi ders zamanı 5 Aralık 2024
Takım ne yapsın? 3 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları