Büyük Sorunumuz: İşsizlik

Büyük Sorunumuz: İşsizlik

20.08.2018 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Gazeteciliğin durumunu ele almaya çalıştığım “Gazetecilik Ölüyor mu?” başlıklı köşe yazısı ile ilgili olarak okurlarımdan ve meslektaşlarımdan konuyu farklı açılardan irdeleyen yanıtlar aldım. Genç bir meslektaşım Melih Kadir Yılmaz da gerçekten önemli bir sorun olan işsizlik olgusuna, değinmiş demeyeyim haksızlık olur, itiraz ediyor, isyan ediyor ve kesinlikle haklı. İletisi şöyledir:
“Kesinlikle ölüyor, özgürlüğün ülkesi olarak tanımlanan ve birçok alanda rahat eleştiri ortamına sahip ABD’de 350 basın kuruluşu özgürlük için tepkilerini belirtiyor. Türkiye için ise daha da beter bir durum... İletişim Fakültesi / Gazetecilik mezunuyum ve mezun olduğum 2016 senesinden bu yana işsizim. Piyasa üzerine baktığımız zaman gazetecilik mesleğini icra eden çoğu insanın farklı dallardan bu konumlara geldiği görülmekte. (İyi yanları var) fakat bu ülkedeki gazetecilik eğitiminin de yerlerde olduğunu gösteriyor. Üniversite birinci sınıfta temel derslerden sonra öğrencilerin kendi sevdiği dallara ayrılması ve bu yönde gelişmesi gerekiyor.
Tekelleşme üst seviyede ve sol ya da sağ görüş fark etmeksizin her yerde torpil söz konusu. Siz benim dayım olsaydınız ben şu an belki de bu gazetede göreve başlamış olurdum. (Genellenmiş bir örnek, bu konulara bakış açınızı bilmiyorum; örneklendirmek için sizin üzerinden gittim)
Kuruluşlar kişinin yeteneğini ve yaptığı işleri görmezden gelip, 4-5 yıllık tecrübe istiyorlar; bu tecrübeyi edinmesine olanak sağlamıyorlar. Direniyorum; havaalanına girmemek için, garson olmamak için, sevdiğim bu mesleği yapmak için. (Diğer meslekleri küçümsemiyorum yanlış anlaşılmaya mahal vermek istemem.) İyi çalışmalar, keyifli hafta sonu dilerim...”
Genç meslektaşımın dile getirdiği sorunlarda kendisine katılıyorum. Belki bir iki konuda ayrıntıya girmek yararlı olabilir. Önce işsizlik konusundaki gerçeği saptayalım. TÜİK verilerine göre 7 bin gazeteci işsiz. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti son gazete, TV kanalı kapatma ve el değiştirmelerinden sonra bu sayının 10 bini bulduğunu belirtiyor. İletişim fakültelerinden ya da gazetecilik bölümlerinden mezun olanların önemli bir bölümü mesleklerine başlayamıyor. Her dönem yenilerinin eklendiğini de dikkate alınırsa sorun büyük. Gazeteler içinde bulundukları sıkıntılı mali durum nedeniyle (en azından Cumhuriyet için durum böyle, artan kâğıt masrafları nedeniyle geçtiğimiz hafta fiyatı 2.5 liraya çıktı) yeni meslektaşlarına olanak sağlamakta zorlanıyorlar.
Gazeteci olarak çalışabilmenin önündeki öteki engeller, örneğin iletişim fakültelerinden mezun olanların önünün mektepli olmayan “alaylılar” tarafından kesildiği iddiası artık gerçeği yansıtmıyor, en azından Cumhuriyet’te söz konusu değil. Bildiğim kadarıyla yazı işlerinden başlayarak gazetecilerin hemen hepsi iletişim fakültelerinden ya da yüksek okullarından mezun. Belki bir iki istisna olabilir. Farklı alanlardan gelenlerin örneğin dış politika, iktisat gibi özelikle uzmanlık isteyen alanlardan geldiğini ama bunların da istisna olduğunu söylemeliyim. Belki iletişim fakülteleri bu alanları da zenginleştirecek öğrenim programları geliştirmeli. Ama gazetelerin yazar kadroları konusunda durum böyle değildir. Sanırım oralarda gençleşme ve değişim zaman alacak.
Arkadaşımızın dile getirdiği ve kesinlikle haklı olduğu konu ise işe almalarda gazetelerin 4-5 yıllık tecrübe istiyor olmaları ama bu tecrübeyi nasıl kazanacakları konusuna hiç kafa yormamalarıdır. Çözüm staj olanaklarının artırılması olarak görünüyor ama onun da sorunu çözebileceğini sanmam. Aslında gazeteler, başvurularda deneyim istemek yerine başvuranı sınamaya öncelik verseler daha doğru olur. Kısacası büyük bir istekle sevdikleri mesleği yapmak, gazeteci olmak isteyen genç meslektaşlarımı üniversite öğrenimini bitirdikleri gün diğer dallarda olduğu gibi aşılması güç bir işsizlik duvarı karşılıyor. Çaresi var mı? Belki tek tek kişiler için sorun çözülebiliyor kimi zaman, ama genel çözüm, rejimle, sistemle ilgilidir. Alınacak kimi önlemler ve kuşkusuz gazetecilik için olmazsa olmaz demokratikleşme bu konuda da olumlu gelişmelere yol açabilirdi.

KISA... KISA... KISA...
Gazetenin eklerine ne oldu?
Geçtiğimiz günlerde aşağıda yer alan metni gazetenin internet sitesinde bulunan editör kısmına göndermiştim. Hiçbir şekilde bir geri bildirim olmadı. Üstelik bugün de gazetenin ilavesi hiçbir yerde yok. Çok can sıkıcı bir durum. Takdir edersiniz ki ucundan ısırılmış ekmeği kimse almak istemez.
“Bu hafta sonu Cumartesi günü de Pazar günü de gazetenin ekleri İzmir’de Üçyol Bahçelievler güzergâhında bulunan hiçbir bayi, market veya dükkânda yoktu. Cumartesi günü baktığım hiçbir yerde olmayınca münferit bir olay olduğunu düşünmüştüm. Fakat Pazar günü de baktığım hiçbir yerde bulamadım. Hani desem ki sadece İstanbul’a dağıtıyorsunuz o zaman ilk sayfada niye ilavelerin tanıtımı var? Umarım sonraki günlerde aynı sıkıntılar yaşanmaz.” Kenan Tanhan

Aradaki fark büyük
Gazetemizin 18 Ağustos tarihli sayısının 11. sayfasındaki “Riyad’dan Suriye’ye 100 milyar dolar” başlıklı haberin içeriği ile başlığı çelişiyor. Haberin içinde para yardımı “100 milyon” olarak yer alıyor. Sanırım 100 milyon dolar doğru. Saygılarımla. Ali Durmaz

Bu cümle yakışmadı
Web sayfanızda bir hataya rastladım. Düzeltmeniz için alıntı yaparak gönderiyorum. Cümle yapısı da hatalı.
Kolaylıklar dilerim. Filiz Çiçek
“ABD’nin Kolarado eyaletinde Chris Watts, polise 15 aylık hamile karısı 34 yaşındaki Shanan Watts ile dört yaşındaki kızı Bella ve üç yaşındaki kızı Celeste ile Kolarado’nun Fredrick şehrinde kaybolduğunu söyledi.”

E-Cumhuriyet özen istiyor
Ben yaklaşık bir yıldır e-cumhuriyet abonesiyim ve hiç memnun değilim.
E-cumhuriyet gazetesi baskıya gitmeden önceki son pdf dosyasından fazlası olması gerekmez mi? Teşekkürler iyi çalışmalar. Adem Aydil

E-Cumhuriyet’te puntolar küçük
Bu maili annemin adına yazıyorum. Annem 75 yaşında sıkı bir Cumhuriyet okurudur. Üsküdar’da oturuyoruz, her zaman basılı gazete bulamıyoruz. O nedenle android işletim sistemli telefondan mobil gazete okumak istediğinde habire sorunla karşılaştığından şikâyetçi. Yazarlara ulaşamadığını, ulaşabilirse de yazı fontunun küçük olmasından dolayı okuyamadığını anlattı. Güncellemelerden sonra da düzelme yerine daha da kötülediğini söyledi. Durumun dikkate alınarak gerekli düzelmenin yapılması için gereğini rica ederiz. Dilara Gülgün
Okur Temsilcisinin notu: Telefonlarda, tabletlerde puntoları büyütme özelliğinin olduğunu düşünüyorum. Yine de zorluk çekiyor olabilirsiniz. Sorunu arkadaşlara ilettim.  

Yazarın Son Yazıları

Sondan Bir Önceki

Sondan Bir Önceki

Devamını Oku
07.09.2018
İdeolojinin Ekonomiyle Dansı

İdeolojinin Ekonomiyle Dansı

Devamını Oku
05.09.2018
Gazetelere Döviz Darbesi

Gazetelere Döviz Darbesi

Devamını Oku
03.09.2018
Dişleri Sökülmüş Eleştiri

Dişleri Sökülmüş Eleştiri

Devamını Oku
02.09.2018
Hava Tükenmeden

Hava Tükenmeden

Devamını Oku
31.08.2018
Burjuvazi Mon Amour!

Burjuvazi Mon Amour!

Devamını Oku
29.08.2018
Haftanın Dökümü

Haftanın Dökümü

Devamını Oku
27.08.2018
Hep Biz mi Ödeyeceğiz?

Hep Biz mi Ödeyeceğiz?

Devamını Oku
26.08.2018
Unutma Yarın Cumartesi

Unutma Yarın Cumartesi

Devamını Oku
24.08.2018
Geleceği Kurtarmak (22.08.2018)

Geleceği Kurtarmak

Devamını Oku
22.08.2018
Büyük Sorunumuz: İşsizlik

Büyük Sorunumuz: İşsizlik

Devamını Oku
20.08.2018
Umutsuzluğun Düşmanı Samir Amin

Umutsuzluğun Düşmanı Samir Amin

Devamını Oku
19.08.2018
Gazetecilik ölüyor mu?

Gazetecilik ölüyor mu?

Devamını Oku
17.08.2018
Kim Kriz İster?

Kim Kriz İster?

Devamını Oku
15.08.2018
Gazeteciliğin Tanımı Değişmedi, Değişmeyecek

Gazeteciliğin Tanımı Değişmedi, Değişmeyecek

Devamını Oku
13.08.2018
Krizin İki Cephesi

Krizin İki Cephesi

Devamını Oku
12.08.2018
Zamanıdır Yeni Bir Aşkın

Zamanıdır Yeni Bir Aşkın

Devamını Oku
10.08.2018
Kriz İçinde Kriz

Kriz İçinde Kriz

Devamını Oku
08.08.2018
Gazetecinin İşi

Gazetecinin İşi

Devamını Oku
06.08.2018
Katı Olan Her Şey...

Katı Olan Her Şey...

Devamını Oku
05.08.2018
Necdet Bulut Olsa Ne Derdi?

Necdet Bulut Olsa Ne Derdi?

Devamını Oku
03.08.2018
Quo Vadis Kardeşler?

Quo Vadis Kardeşler?

Devamını Oku
01.08.2018
Hayvan Haklarına Ne Oldu?

Hayvan Haklarına Ne Oldu?

Devamını Oku
30.07.2018
Ben Gelmem!

Ben Gelmem!

Devamını Oku
29.07.2018
‘Dönülmez Akşamın Ufkundayız...’

‘Dönülmez Akşamın Ufkundayız...’

Devamını Oku
27.07.2018
Platon’un Devlet’ini Okurken

Platon’un Devlet’ini Okurken

Devamını Oku
25.07.2018
Otoriter ‘Demokrasinin’ HALLERİ

Otoriter ‘Demokrasinin’ HALLERİ

Devamını Oku
23.07.2018
Uçardık Gökyüzüne Doğru

Uçardık Gökyüzüne Doğru

Devamını Oku
22.07.2018
Açıkları Kim Kapatacak ya da Meclis’in İşlevi

Açıkları Kim Kapatacak ya da Meclis’in İşlevi

Devamını Oku
20.07.2018
Rejim Değişti Devlet Dönüşüyor

Rejim Değişti Devlet Dönüşüyor

Devamını Oku
18.07.2018
OHAL Gidiyor mu? AİHS 15. Madde Kısıtları Kalkıyor

OHAL Gidiyor mu? AİHS 15. Madde Kısıtları Kalkıyor

Devamını Oku
16.07.2018
Muhafazakârlık

Muhafazakârlık

Devamını Oku
15.07.2018
Benzetmeler Topaldır, Bu Ölü...

Benzetmeler Topaldır, Bu Ölü...

Devamını Oku
13.07.2018
Ne Oldu, Ne Olacak?

Ne Oldu, Ne Olacak?

Devamını Oku
11.07.2018
Medyanın Zor Günleri

Medyanın Zor Günleri

Devamını Oku
09.07.2018
Kana Rengini Veren Nedir?

Kana Rengini Veren Nedir?

Devamını Oku
08.07.2018
Bir Başka Açıdan

Bir Başka Açıdan

Devamını Oku
06.07.2018
Daron Acemoğlu Ne Diyor?

Daron Acemoğlu Ne Diyor?

Devamını Oku
04.07.2018
‘Gazetecilik Suç Değildir’ ve Gazetecinin Suçları

‘Gazetecilik Suç Değildir’ ve Gazetecinin Suçları

Devamını Oku
02.07.2018
‘Dur Bakalım Ne Olacak?’ (01.07.2018)

‘Dur Bakalım Ne Olacak?’

Devamını Oku
01.07.2018