Hava Tükenmeden

Hava Tükenmeden

31.08.2018 06:09
Güncellenme:
Takip Et:

“İnsanlar kendi tarihlerini kendileri yapar, ama onu özgür iradeleriyle değil, kendi seçtikleri koşullar altında değil, dolaysız olarak önlerinde buldukları, verili, geçmişten devrolan koşullar altında yaparlar.” Bu satırlar Marx’ın ünlü “18 Brumaire” adlı eserindeki en çarpıcı değerlendirmeler arasındadır. Tarihi maddeciliği açık, duru bir şekilde anlatan satırlar olduğu sık sık söylenmiştir.

***

Anlamaya çalıştığımızda, anladığımızda gerçekten öyle olduğunu görebiliyoruz. Birinci saptama; tarihi bizler yapıyoruz. İkinci saptama; ama özgür irademizle değil, dolaysız olarak önümüzde bulduğumuz verili, geçmişten devraldığımız koşullarda yapıyoruz tarihi. Özneye ve yükleme dikkat etmek koşuluyla müthiş devrimci bir anlamı var bu satırların. Özne biziz; yani “insanlar”, yüklem ise açık net bir şekilde yazılmıştır; “yapıyoruz.”

***

Bu satırlar her türlü umutsuzluğun panzehiri gibidir. “İnsanlar” sözcüğünün ayıntılandırılmış anlamı bizim nerede duracağımızla sıkı sıkı bağlıdır. Dolaysız olarak önümüzde bulduğumuz koşullar nerede durduğumuzla ilişkilidir. O koşulları safımızı seçtiğimiz zaman açık net görebilir, bilebiliriz. Önce “mazlumların, yoksulların, ezilenlerin, büyük insanlığın” safıdır bu saf. Bu safı hiç terk etmeden “sömürülenlerin”, “yarattığı artık değere el konulan sınıfın” safı olarak netleştiririz sonra. İşte o zaman verili koşullar kendini gösterir, bize de öznenin, yüklemin hakkını vermek kalır.

***

Sınıf bakış açısı denilen de budur. Ama biz insanlar genellikle koşulların değişmezliğine inanma, onu kırmızı çizgi sayma eğilimindeyiz. Oysa yine Marx’ın dediği gibi sorun, yalnızca “yorumla” yetinen filozofların yanından ayrılmak, onu değiştirmek için çaba gösterenlerin tarafına geçmektir. Bunu yapabilirsek, koşullarla devrimci hareket arasındaki etkileşim bize yeni hareket alanları açacaktır. Buysa koşullara teslim olma rahatlığından, biat etme konformizminden, kültüründen uzak durmakla mümkün olur.

***

Yapabilir miyiz? Neden yapamayalım? Önemli olan hayatı bir kumarhaneye benzetmiş olan sahte demokrasi yerine ufku açık demokratikleşmeye ağırlık tanıyan bir tutum, hareket içine girebilmektir. Kumarhanenin zarları hilelidir. Bu gerçeği kavramadıkça kazanabileceğinizi hayal edebilir, bir özgürlük alanı içinde olduğunuz, koşulların hiç de kötü olmadığı yanılsamasına kapılabilirsiniz. Oysa o rahatlık sizi soldan ortaya, ortadan sağa, sağdan otoritenin kanatlarına ve sizi siz olmaktan çıkaracak, Orwell’in anlatısına, “1984” koşullarına taşıyacaktır.

***

Koşulları değiştirmenin yolu onların tutucu karakterini keşfetmekle başlar. Hep yeniden yazılmış, üstüne “resmidir” damgası basılmış tarihlere bakmayın; geleceğe, geleceğin içinde taşıdığı devrimci ruha bakın. Yaşanmış tarihsel deneyimler bile, bize aktardıkları devrimci miras, usare bir yana tutucu, gelecek ise devrimcidir.

***

Şimdi zor zamanlardayız. Türkiye bu zor zamanlarda ufuksuz, yeteneksiz, kendi hedefleri açısından bile boş hayaller içinde bir yönetimin elinde sarsılıyor. Bastıran kriz, ağır borç yükü nedeniyle teslim alınmak üzeredir. Ufukta Düyun-u Umumiye şantajcıları belirdi; kapıyı onlar çalıyor. İktidar ise baskıyla, zorla, sansürle gerçeği gizlemek, ne yapacaksa karanlıkta yapmak istiyor.

***

Türkiye’nin devrimci tarihini yazmak zorundayız. Verili koşulları biliyoruz; yine de biz, “yapmak” yükleminin hakkını verelim, teslimiyetçiliğe isyan ederek, kendi aramızdaki yorum farklılıklarını filozoflara bırakarak yeni bir çıkışın kapısını çalalım.
Ben başka çare bilemiyorum; biliyorsanız söyleyin.
Fazla da geç kalmayın çünkü hava tükendi.  

Yazarın Son Yazıları

Sondan Bir Önceki

Sondan Bir Önceki

Devamını Oku
07.09.2018
İdeolojinin Ekonomiyle Dansı

İdeolojinin Ekonomiyle Dansı

Devamını Oku
05.09.2018
Gazetelere Döviz Darbesi

Gazetelere Döviz Darbesi

Devamını Oku
03.09.2018
Dişleri Sökülmüş Eleştiri

Dişleri Sökülmüş Eleştiri

Devamını Oku
02.09.2018
Hava Tükenmeden

Hava Tükenmeden

Devamını Oku
31.08.2018
Burjuvazi Mon Amour!

Burjuvazi Mon Amour!

Devamını Oku
29.08.2018
Haftanın Dökümü

Haftanın Dökümü

Devamını Oku
27.08.2018
Hep Biz mi Ödeyeceğiz?

Hep Biz mi Ödeyeceğiz?

Devamını Oku
26.08.2018
Unutma Yarın Cumartesi

Unutma Yarın Cumartesi

Devamını Oku
24.08.2018
Geleceği Kurtarmak (22.08.2018)

Geleceği Kurtarmak

Devamını Oku
22.08.2018
Büyük Sorunumuz: İşsizlik

Büyük Sorunumuz: İşsizlik

Devamını Oku
20.08.2018
Umutsuzluğun Düşmanı Samir Amin

Umutsuzluğun Düşmanı Samir Amin

Devamını Oku
19.08.2018
Gazetecilik ölüyor mu?

Gazetecilik ölüyor mu?

Devamını Oku
17.08.2018
Kim Kriz İster?

Kim Kriz İster?

Devamını Oku
15.08.2018
Gazeteciliğin Tanımı Değişmedi, Değişmeyecek

Gazeteciliğin Tanımı Değişmedi, Değişmeyecek

Devamını Oku
13.08.2018
Krizin İki Cephesi

Krizin İki Cephesi

Devamını Oku
12.08.2018
Zamanıdır Yeni Bir Aşkın

Zamanıdır Yeni Bir Aşkın

Devamını Oku
10.08.2018
Kriz İçinde Kriz

Kriz İçinde Kriz

Devamını Oku
08.08.2018
Gazetecinin İşi

Gazetecinin İşi

Devamını Oku
06.08.2018
Katı Olan Her Şey...

Katı Olan Her Şey...

Devamını Oku
05.08.2018
Necdet Bulut Olsa Ne Derdi?

Necdet Bulut Olsa Ne Derdi?

Devamını Oku
03.08.2018
Quo Vadis Kardeşler?

Quo Vadis Kardeşler?

Devamını Oku
01.08.2018
Hayvan Haklarına Ne Oldu?

Hayvan Haklarına Ne Oldu?

Devamını Oku
30.07.2018
Ben Gelmem!

Ben Gelmem!

Devamını Oku
29.07.2018
‘Dönülmez Akşamın Ufkundayız...’

‘Dönülmez Akşamın Ufkundayız...’

Devamını Oku
27.07.2018
Platon’un Devlet’ini Okurken

Platon’un Devlet’ini Okurken

Devamını Oku
25.07.2018
Otoriter ‘Demokrasinin’ HALLERİ

Otoriter ‘Demokrasinin’ HALLERİ

Devamını Oku
23.07.2018
Uçardık Gökyüzüne Doğru

Uçardık Gökyüzüne Doğru

Devamını Oku
22.07.2018
Açıkları Kim Kapatacak ya da Meclis’in İşlevi

Açıkları Kim Kapatacak ya da Meclis’in İşlevi

Devamını Oku
20.07.2018
Rejim Değişti Devlet Dönüşüyor

Rejim Değişti Devlet Dönüşüyor

Devamını Oku
18.07.2018
OHAL Gidiyor mu? AİHS 15. Madde Kısıtları Kalkıyor

OHAL Gidiyor mu? AİHS 15. Madde Kısıtları Kalkıyor

Devamını Oku
16.07.2018
Muhafazakârlık

Muhafazakârlık

Devamını Oku
15.07.2018
Benzetmeler Topaldır, Bu Ölü...

Benzetmeler Topaldır, Bu Ölü...

Devamını Oku
13.07.2018
Ne Oldu, Ne Olacak?

Ne Oldu, Ne Olacak?

Devamını Oku
11.07.2018
Medyanın Zor Günleri

Medyanın Zor Günleri

Devamını Oku
09.07.2018
Kana Rengini Veren Nedir?

Kana Rengini Veren Nedir?

Devamını Oku
08.07.2018
Bir Başka Açıdan

Bir Başka Açıdan

Devamını Oku
06.07.2018
Daron Acemoğlu Ne Diyor?

Daron Acemoğlu Ne Diyor?

Devamını Oku
04.07.2018
‘Gazetecilik Suç Değildir’ ve Gazetecinin Suçları

‘Gazetecilik Suç Değildir’ ve Gazetecinin Suçları

Devamını Oku
02.07.2018
‘Dur Bakalım Ne Olacak?’ (01.07.2018)

‘Dur Bakalım Ne Olacak?’

Devamını Oku
01.07.2018