‘Yeni Rejim’e göre oluşturulan, “Cumhurbaşkanlığı Kabinesi”, ilk toplantısını geçen cuma günü yaptı. (13.7.2018) Bu başlangıç adımını da, “98 yıl” önce, “23 Nisan 1920”de, Hacı Bayram Camisi’nde cuma namazı kılındıktan sonra yapılan, “İlk Türkiye Büyük Millet Meclisi”nin, tarihsel açılış törenini “taklit” ederek gerçekleştirdi Başkan Erdoğan.
Açılışı örnek alınan, kısaca “İlk Meclis” olarak da dile getirilen ve “İlk Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti”ni kuran “Meclis”tir bu.
Atatürk’ün dediği gibi, “Son Ata Yurdumuz” olan Anadolu’yu işgal edip paylaşan “Yedi Düvel”e karşı yapılan “Ulusal Kurtuluş Savaşı”nı yöneten “Meclis”tir.
“30 Ağustos Zaferi”ni kazanıp, ardından, “9 Eylül”de İzmir’in, birkaç gün sonra da bütün Anadolu’nun, “Yunan” işgalinden temizlenmesini adım adım izleyen “Meclis”tir.
“29 Ekim 1923”te “Cumhuriyet” ilan eden Meclis’tir.
Ve, Cumhuriyet tarihimizin “İlk Dönemi”ni kapsayan bu bölümünün yönetimi, “İlk Meclis” olarak adlandırılan “İttihat ve Terakki Kulübü” için yapılan bu binada gerçekleşmiştir. Ayrıca, “21 Nisan 1924” tarihli, “1924 Anayasası”nı yapan “Meclis”tir bu.
Aynı yılın ekim ayı ortalarında, “İkinci Meclis Binası”nda çalışmalarını sürdüren Meclis’in bu Anayasası’nın, ikinci maddesinde yer alan “Devletin dini, Din-i İslamdır!” hükmünün bir an önce kaldırılmasını isteyen Atatürk “1927 yılının Ekim ayında, Büyük Nutku”nu da bu binada, altı gün süreyle okumuş; son günü, “Anayasa’nın ikinci maddesini anlamsız kılan ‘devlet dini’ gibi bir terimin, yeni Türkiye Devleti’nin ve Cumhuriyet yönetiminin ilerici niteliğiyle bağdaşmayan bu gibi terimleri (...) “Ulus”, Anayasası’ndan ilk elverişli zamanda kaldırılmalıdır!” çağrısı üzerine Meclis, “9 Nisan 1928” günlü oturumunda konuyu ele alır.
Kırk dakikalık bir görüşme sonunda değişiklik önerisi oturumdaki “264” milletvekilince kabul edilir; Anayasa’dan bu madde çıkarılır.
Erdoğan’ın, “Yeni Rejimi”nin ilk toplantısını, “İlk Meclis” yerine “İkinci Meclis Binası”nda yapmasının temel nedeninin, “bu binada yapılan toplantıların mücadeleyi sürdürmek olduğu”nu vurgulamasının ne denli yerinde olduğunu belirtmek için...
Ayrıca bu “İkinci Meclis”in -şeriatla ilgili- “Şeriyye Vekâleti’ni kaldırarak” “Şeriyye Mahkemeleri”ni kapatmasının, “yargı birliğini sağlaması”nın ne denli önemli bir örnek olduğunu ortaya koymasını da Başkan Erdoğan’ın gözden kaçırmadığı da ortada...
Ne ki insan, Erdoğan’ın, “Hedefimiz İslam Devleti”, “Referansımız İslam!” gibi ateşli söylemlerini de anımsıyor...
Ayrıca, eşi Emine Hanım’ın, “Atatürk dönemini”, ‘Enkaz!’ diye vurgulamasını, kendilerinin “bu enkaz’ı, kaldıracaklarını!” dile getirmesini de unutmuş görünüyor...
Belli olmaz, yarın yine anımsayabilirler!.. Ne dersiniz?