Çok mu Aradın Prandelli...

Arsenal’ın, B.Dortmund’a deplasmandaki yenilgisi, Galatasaray’ın evinde Anderlecht’ten 90+2’de beraberliği kurtarması; dün gece Emirates’deki maçı daha bir zorlu kılıyordu. Son iki haftadır TV’den canlı seyrettiğim Arsenal’ın, Aston Villa (3-0’lık deplasman galibiyeti) önündeki tempolu futbolu ve dinamikliği ürkütücüyken evinde Londra derbisi diye anılan Tottenham karşısında tam tersi bir futbol ortaya koymuştu. Aston Villa’ya karşı lider oyuncu kimliğine bürünen ve bir gol bir de gol pası veren Mesut Özil takımını sırtlarken geçen cumartesi Tottenham önünde yokları oynadı; yeni transfer Welbeck de öyle. O maçta sakat olan Giroud ve Debuchy’e, kaptan Arteta ve Ramsey de eklendi. İngiliz ekibinde 5 yıldızın yokluğu, Galatasaray’ı bir nebze de olsa şanslı kılar mıydı? Prandelli’nin elinde 23 sağlam oyuncu vardı ve ayrıca 8 yabancıyı da istediği gibi kullanabilecekti. İşte 7’sini (Bruma da kulübedeydi) Arsenal’ın karşısına dikti. Herkes Selçuk’un yokluğunu yadırgayabilir ama formsuz kaptanın olmaması Prandelli’nin (Selçuk yorgundu, kadroya almadım. Cümlesi bana inandırıcı gelmedi) doğru kararlarından biriydi. Aslında kuşku duyduğum, 3’lü (Chedjou-Melo-Semih) savunma ve çift forvet konumundaki Burak-Pandev’in ne yapacağıydı. Oyuna kötü başladığımız söylenemez. En azından kalabalık orta sahamızla ayakta durmaya çalışıyorduk. Fakat o 3’lü savunmaya dönmek yok mu? Eskimiş bir düzeni nereden çıkardın be Prandelli; çok mu aradın bu 3’lü savunmayı? Geçen hafta Sivas forveti, bu 3’lü savunmayı hallaç pamuğu gibi atmadı mı? 22 dakika çok iyi oynayan Chedjou-Melo ikilisini bu sistem yedi bitirdi. İki hata yaptılar, iki Welbeck golü yedik. Genç (23 yaşında) İngiliz’i kaçırırsın ‘vınnn’ diye kaçıp gider gollleri atar. Pandev’i alıyorsun (yürüyecek hali yok 0-0’ken bitikliğinden golü kaçırdı) alsana Welbeck’i (gerçi saydığı para 57 milyon Türk Lirası), son dakikada Arsenal aldı. İşte gördük dün gece neler yaptı. Burak da onu gözledi mi acaba, hele hele attığı 4. golü?
İş işten geçmiş Prandelli defansı 4’leyip Melo’yu hazırlık bölgesine aldı. Fark olunca haliyle Arsenal tempoyu düşürdü. Galatasaray için fırsat mıydı bu? Fırsat geldi ama bunu Burak mı değerlendirdi, İtalyan hakem Rocchi mi? Samimi itiraf: Roccihi’nin penaltısı tartışılır, yalnız Szczesny’i oyundan atışı komik bir karardı. Mesut çıktı, Arsenal’ın ayarı bozuldu. Galatasaray yüklendi, goller kaçtı mı; kaçtı da tabela değişmedi ki...