Hoca yokluğunda, hele hele takımın başına geçen ama mukavelesi olmadığı için ekibini tribünden izleyen hocaya, futbolcular bütün hünerlerini gösterir. Hamza Hamzaoğlu dün akşam bu konumdaydı. Genç hoca, Galatasaray’da neler yapacaklarının notlarını evinde almıştır sanırım... Haliyle Taffarel üstlendi teknik patronluk görevini, Hamza Hoca’ya danıştı mı bilemem ama nihayet Anderlecht hüsranına rağmen Telles (O da 5. yabancı mağduruydu) dışında o maçın kadrosu G.Antep’de sahadaydı. Yorgun gözükmedi Galatasaray, tempoyu yüksek tutan Gaziantepspor’a aynen karşılık verdi. İlk yarı solda Tarık’ın bindirmeleri (Bruma’yı fazla göremedik, dikkat Hamza Hoca seni çok beğeniyordu ama...) etkin olurken Burak’ın aşırdığı kafa vuruşunda, Sneijder’in direği yerinden sökecek vuruşunun gol olmaması şanssızlıktı. Ancak bu bölümde iki Binya kafası ve yakın mesafeli Chibuike mermisi, Muslera’yı fazlaca zorda bıraktı. Şunu de eklemeliyim; Sarı - Kırmızılı futbolcuları özgüven kaplamıştı, tabii buna yeni hocaya ‘Ben hazırım’ gözükmesi de var.
Bruma’nın kulübeye çekilip, Umut’un soldan devamlı içeri kat ederek iç çift santrfor olması, Taffarel adına yerinde bir uygulamaydı. Olcan ile 3 puan gelir miydi? Son 15 dakika çok yüklendiler. 81’de Umut’un kafayı auta vurması, maçın berabere biteceğinin işaretiydi ama golü çok isteyen Burak, partnerini yapamadığını yaparak takımına altın değerinde bir 3 puan aldırdı. Aslında bu 3 puan Burak’ın değil, sahada 14 ter akıtanındır. Gaziantepspor üst üste 3 maç kazanmıştı, geçen hafta deplasmanda T.Konyaspor’a yenilmese; dün geceki maç öncesi Galatasaray’ın 1 puan gerisinde 4. sırada olacaktı.
Okan Buruk kendine özgü bir format edinmiş. Rakibi fazla düşünmüyor, önce kendi takımının ne oynadığına bakıp ona göre maç sistemini futbolcularına enjekte etmeye çalışıyor. Eksiği çoktu özellikle El Yasa ve Muhammet’in olmaması planlarını sekteye uğrattı Okan Hoca’nın. Yine de oyuncuları iyi bir performans ortaya koydular. Sezon başından beri yenilgi tatmadıkları evlerinde, dün akşam da Galatasaray’a karşı belli bölümlerdeüstündüler. Üç as forvet eksikliğinde, net gol fırsatları yakalamaları bunun açık göstergesiydi. Gökhan Süzen’e biraz değineyim, Samet Hoca’nın kulakları çınlasın, Beşiktaş’a ısrarla aldırdı ama oynatmayıp, başka takıma kiraladı. O Gökhan, Gaziantepspor’da bu yıl müthiş oynuyor; dün akşam ben onu her bölgede izlemekten yoruldum ama o yorulmadı. Gaziantep için tek olumsuzluk, bu sezon evinde ilk kez yenilgiyi tatmalarıydı...
Futbolcuların Maçı
Yazarın Son Yazıları
.
Yunus’a ayakta alkış
Kadıköy’e Yetmez
Kanatların Devamlılığı
Balıkesir Celta Vigo mu?
Derbi Bu İşte!..
Prandelli Mağdurları
Hamza Hoca Dopingi!
Futbolcuların Maçı
Umudun Tükenişi
Yedek Golcü Deyip Geçme
Üzülmeye Gerek Yok
İsyan Bayrağı Toplanınca..
Avcı’dan da Farklı Tarife
Hadi Git İşine Prandelli
Tribünleri Mest Etti
Prandelli Bilesin ki...
Çok mu Aradın Prandelli...
Yine Muslera
Yenilmeye Mahkûmsun
Öff, Pöfff..
Verimsiz Futbol
Fatih Terim’i Dinlememişler...
9 Eylül Kolay
Renkli Futbol
Futboluyla...
Hak Eden Dörtlü…
Futbola Doydum
Bu Kez Destek…
Yekta’nın Gecesi
Kafa Buluyor
Panik Atak
O Üç Maçı Çok Ararlar
Meçhule Giden Yol
Mancini’ye Bağlı
İmkânsız
5’li Yetti de Arttı…
Mancini’nin Kahır Mektubu
Üç İsim Kâfi
Bu Kafa da 1 Puanlık