Özgür Mumcu

Utanalım

18 Şubat 2015 Çarşamba

Bir kadının vahşice öldürülmesinin ardından ilk refleks olarak feministleri hedef almak için Erdoğan olmak gerekiyor. Her şeyi ama her şeyi dine bağlamak için de yine Erdoğan olmak gerekiyor.
Her fırsatta, her koşulda, her yerde ne kadar dindar olduğunu vurgulayacak ve yine her durumda karşısına birilerini yerleştirip topa tutacak. Buna öylesine alıştı ki. Kadın cinayetlerinin hızla arttığı bir dönemin başbakanı ve sonrasında cumhurbaşkanı olması umurunda değil. Kendisi dahil partisinin yetkililerinin kadınları toplumsal hayattan izole etmeye yönelik sözleri de öyle.
Bir devletin cumhurbaşkanının, daha yeni cenazesi kalkmış bir kadının ardından feministlere takılması keşke sadece o cumhurbaşkanının utancı olsaydı. Maalesef bu hepimizin müşterek utancı.
Erdoğan utancımızın cisimleşmiş, gövdeye bürünmüş, dile gelmiş hali.
Bir açıdan bu iyi. Her an her yerde memlekete hâkim olan o zihniyeti gözümüze soktuğu için onunla yüzleşmek zorunda kalıyoruz.
Cinayeti şu ya da bu sebeple görmezden gelmeye çalışsak, yüzümüzü çevirmeyi denesek de başaramıyoruz.
Erdoğan çıkıyor ve ben buradayım diyor. Kadınları ve daha nicelerini eşit görmeyen ruh halinin mikrofonlara yapışık hali olarak nazlı nazlı salınıyor.
O vakit yüzleşelim.
Dün şunu söyledi cumhurbaşkanı:
“Ben kalkıyorum kadının Allah’ın erkeklere bir emaneti olduğunu söylüyorum. Bu feministler filan var ya. ‘Ne demek, diyor, kadın emanetmiş, bu hakarettir’ diyor.”
Her muarızını dinle vurmaya alıştığı için de ekledi:
“Senin bizim dinimizle, medeniyetimizle ilgin yok ki.”
Ah bu kâfir feministler. Bir anlasalar. Bütün kadınlar Erdoğan’ın emaneti. O da emanetine sahip çıkma derdinde.
“Kadın mı kız mı bilemem” dediğinde.
“Kızlı erkekli aynı evde kalmasınlar” diye ferman saldığında.
Kafası kesilerek öldürülmüş bir kadının ardından “Kendi başına bırakılan ya davulcuya ya zurnacıya. Davulcu, zurnacı kızmasın” diye isyan ettiğinde.
“Kadın erkek eşitliğine inanmıyorum”
diye kendini açıkça ifade ettiğinde.
Emanetine sahip çıkıyor. O sahip çıktıkça kadınlar öldürülüyor, horlanıyor, kapana kısılıyor.
Erdoğan kadınların üzerine bir fanus gibi kapanan bu toplumun sözcüsü. Her şeyi.
Fütursuzluğu, bir cinayetten sonra diline kadınları dolaması bundan.
Kendisine karşı çıkanların ne kadar dinin dışında olduğunu anlatacak, onların ne denli bu topluma yabancı olduğunu ifşa edecek, rahatlayacak.
Ne kadar ama ne kadar dindar olduğunu bir daha bir daha söylemesi için ayağına gelen bu fırsatı da tepe tepe kullanacak.
Erdoğan’a iyi bakın. Bir ortak utancı bir insan formunda görmek kolay başa gelmez. Bizim başımıza geldi. İyi bakın. Hiçbir şey yapamıyorsanız uzun uzun bakın ve utanın.
Onun adına değil. Kendi adımıza.
Bakalım ve utanalım. Hep beraber başımıza kurdurduğumuz o çirkin sarayında bunları söyleyebilen biri olduğu için.
Utanalım. Daha fazlası elden gelene kadar.
 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Tutuklu yargı 5 Eylül 2018
Kimiz biz? 29 Ağustos 2018

Günün Köşe Yazıları