Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Bu kadar yanlış halkı uyandırıyor
Konda’nın
yaptığı kamuoyu anketine göre iktidarın büyük projelerinden en
düşük destek Kanal İstanbul’a; sadece beşte bir düzeyinde.
Başkanımız, Cumhurbaşkanımız, AKP Genel Başkanımızın buna
cevabı “çatlasanız
da, patlasanız da yapacağım”
türünden
bilimsel bir kanıt içerse de biraz daha inat edecek ama sonunda bu
inadı sadece itiraz edenlerin sayısını, direniş ve azmini
artıracak, kutuplaşmayı kendi aleyhine döndürecek, herkes
homurdanmaya başlayınca da şapkalarından birini çıkarıp
diğerini takarak vazgeçecek! Son zamanlarda en büyük muhalefeti
kendi kendine yapıyor çünkü. Vazgeçmese de yapabileceği en
büyük kötülük, kazmayı vurup bütün Trakya’yı mahvetmek ve
projenin yarım kalmasıdır ki bu, ülkeye yaptığı çok büyük
kötülüklerin en kötüsüdür. Şimdilik halka karşı Gezi
inatlaşmasından doğan öfke birikimini Kanal İstanbul üzerinden
çıkarmaya çalışsa da ufak tefek halkla ilişkiler çalışmaları
yapmıyor değil. En seyirlik olanı Karadeniz’de küçük bir tur
attıktan sonra usta bir manevrayla İstanbul Boğazı’nda
kaldırıma çarpma şovu yapan yük gemisiydi ama kimse yemedi. Buna
karşılık doğanın yaptığı şov çok daha heybetliydi: Marmara
Denizi’nin altından hepimizi 4.8’le dürtüverdi, şimdilik can
ve mal kaybı olmadan yapılan bir hatırlatmaydı, ama 7’nin
üstünde bir fay kırılması ve İstanbul’da 40 bin kadar binanın
yıkılmasıyla sonuçlanacak büyük İstanbul depreminin ben
buradayım, unutmayın, hepinizin canı elimde sinyali bu.
Jeofizikçilerin hepsinin yüreği ağzına geldi. Deprem riski bu
yeni kırılmayla bir adım daha yaklaşmıştı, Kanal İstanbul
için patlatılacak malzemenin her gün 250 deliğe bilmem ne kadar
büyüklükte patlayıcıyla Marmara’nın altındaki fayı daha da
tetiklemesi ve kırılmayı erkene çekmesi garanti ve bunu görmek
için jeofizikçi olmaya bile gerek yok!
İddialar vahim
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Kanal İstanbul konulu büyük bir çalıştay düzenledi; bilim insanları tebliğler sundu, tartıştı. Ortak görüş, Kanal İstanbul’un, sadece deprem riskini artırmak ve öne çekmekle kalmayıp, bütün su havzalarını yok edeceği, kot farkından ötürü kirli Karadeniz suyunu Marmara’ya akıtarak zaten can çekişmekte olan Marmara Denizi’ni öldüreceği ve ölen denizden yükselecek olan zehirli gazların müthiş bir sülfür kokusu yayacağı, İstanbul’da yaşamanın da imkânsız hale geleceği ve hatta bu sülfür gazının erkeklik hormonlarını da öldüreceği bilimsel olarak öne sürülen iddialar. Tabii bunun yanında Trakya’nın tarım havzası olmaktan çıkacağı, ne tarla, ne mera, ne de hayvancığın kalacağı da bir başka gerçek. Bunlar doğa ve çevre katliamı.
Siyasi sonuçları
Asıl önemli bir sorun ise Montreux’nün sonuçları, gazetemizde başta Alev Coşkun olmak üzere çeşitli yazarlarımız defalarca dile getirdi. Bu kanaldan, eğer geçebileceklerse sadece ABD donanmasının gemileri yararlanır. Çünkü Montreux’ye göre, bir onlar Karadeniz’de volta atamıyor! Ama geçebilirlerse diyoruz, çünkü elbette İstanbul Boğazı’ndan daha dar ve daha az derin olacak olan bu kanaldan büyük gemiler ne geçebilir ne manevra yapabilir. Olsa olsa Ulaştırma Bakanı’nın yeğeni karşı kıyıya daha hızlı geçebilir!
Bu kadar olumsuz ve hatta skandal ve dahası faciaya yol açabilecek bir proje için ısrar etmenin muhalif kanadı kızdırmak, cepheleşmeyi artırmak, siyasi rant sağlama gayreti dışında görünen tek nedeni maddi rant sağlamaktır. Ankara’yı parselledikleri gibi, kanalın geçeceği varsayılan bölgeyi de tarla fiyatına parsel parsel satmışlar, Araplara! Peki bu Araplar, niye buraya gelip oturacaklar? Oturmayacaklar ki, onlar da daha pahalıya satacaklar! Satın anasını satayım, memleketi satın! Nasıl olsa deprem olacak, ne köprü kalacak, ne kanal, ne boğaz. Öfkeyle söylenmiş sözler bunlar ama halk yaşadığını biliyor. Çiftçisi, emeklisi, işçisi, öğrencisinin canı burnunda. Saray bürokrasisi ve birkaç müteahhit firma dışında kimsenin işi tıkırında değil. Öyle birkaç kasabanın belediye başkanını, borcunuzu öderiz diye transfer ederek, biz büyüğüz havası atamazsınız. Irak’tan şehit cenazeleri gelmeye devam ederken Libya’ya da askerle girmek ne büyük hata! Bunların hesabı bir gün verilecek, bu yanlışların bedeli öbür dünyada değil, burada ödenecek. Çünkü halk uyanıyor, destek düşüyor.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
-
İmamoğlu ve İBB’yle ilgili 560 milyar iddiasına yanıt
-
Mustafa Balbay sert eleştirdi
-
Mezhep çatışması değil insanlık suçu
-
Emekliye bayram ikramiyesi ne kadar olacak?
-
Alfa Romeo'nun ilk elektrikli modeli: Junior Elettrica
-
'Kayyum atamaları, hukuksuzluk ve kontrollü kaos'
-
AKP’de kongre öncesi hazırlığı devam ediyor: Prof. Kalay
-
Emeklilerin Gözü Bayram İkramiyesinde: Beklentiler Karşı
-
Hutbelerde Bunlara Dikkat Edin!
-
Ekonomist Atilla Özkan'dan Şok Eden Enflasyon Yorumu!
En Çok Okunan Haberler
-
Tepki çeken NTV'den geri adım!
-
Gazeteciler ve siyasilere ev baskını!
-
AKP'li Varank muhaliflere 'seslendi'
-
Yavaş'tan 'Erken seçimin zamanı geldi' açıklaması
-
'Beni çok mutlu eden haber' diyerek duyurdu!
-
Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne soruşturma!
-
Ebrar Karakurt'tan gündem olan 'İmamoğlu' paylaşımı
-
'Biraz önce karşılaştık...'
-
Google'dan dikkat çeken 'İmamoğlu' hamlesi
-
Şimşek'ten yanıt gecikmedi!