Oyunun ilkyarısı bir pozisyon dışında Beşiktaş’ın gol arayışları içinde geçti. Doğa şartlarına futbolcular daha çok koşarak ve mücadele ederek kendilerini zorladı ama oyunun kalitesi gollere rağmen hiçbir zaman izleyenleri mutlu etmedi. Atatürk Olimpiyat Stadı’da zaman zaman rüzgâr altında mücadele eden futbolcular, taktik olarak yapmak istediklerini takımların güçleriyle orantılı sürdürdü. İlkyarıda Beşiktaş çok sayıda korner ve şut attı. Sadece bir tanesi gol oldu. İkinci yarı ise Hikmet Karaman kaybedecek bir şey olmayan takımına gol için izin verince kalesinde bir anda golleri gördü. Gökhan Töre’nin ve özellikle Oğuzhan’ın golü çok güzeldi. Beşiktaş 3-0’dan sonra dahi, defansif hata nedeniyle gol yediği gibi ikinci yarı başında direkten dönen bir şutun sıkıntısını gördü. Gecenin süsü efsane Başkan Süleyman Seba’ya vefa borcunu ifade eden pankarttı. Son yarım saatte Holosko, Pektemek ve Muhammed’in oyuna girmesiyle farkı artırmak isteyen Bilic yine de futbolcularının belki de onun kadar istekli olmaması nedeniyle gole giden net pozisyonları yakalayamadılar.
Özetlersek yılın zor şartlarında karşılaştığı olayların da etkisiyle son derece inişli çıkışlı oynayan Beşiktaş beklenen sonucu alırken daha sonraki haftalara umut veren bir neticeyle 3 puanı kazandı. Cüneyt Çakır için kolay maçtı. Çünkü soğuğa karşın futbolcular iyi niyetli bir mücadele verince problemsiz 90 dakika Beşiktaş adına az seyirci de olsa galibiyetle tamamlandı. Maçta dikkatimizi çeken görüntülerden en önemlisi bana göre zaman zaman şaşkınlık geçiren Beşiktaş savunmasının oyunu son dakikada galibiyeti riske eden hatalı ve amatörce davranışlarıydı. Kalede iki Tolga olsa da bu kötü görüntüyü gelecek maçlarda ortadan kaldırmaya yetmeyebilir