Elçin Poyrazlar

İspanya’da neler oluyor?

24 Şubat 2021 Çarşamba

İspanya’da Katalan rap şarkıcısı Pablo Hasel’in hapse atılmasıyla başlayan siyasi türbülans durulmuyor. 

Bu hem İspanya’nın hem de Avrupa’nın siyasi istikameti açısından önemli işaretler taşıyan bir gelişme. 

Hasel, sosyal medya paylaşımları ve şarkılarında monarşiye hakaret ettiği ve terörizmi övdüğü gerekçeleriyle geçen hafta hüküm giyerek zorla cezaevine götürülmüştü. 

12 Şubat’ta cezaevine girmesi gereken Hasel, mahkemenin kararına uymayacağını açıklamış ve 15 Şubat akşamı bir grup öğrenciyle birlikte kendisini Katalonya’daki Lleida Üniversitesi’nin rektörlük binasına kapatmıştı.

Polis zoruyla binadan çıkarılan ve cezaevine gönderilen Hasel’e destek için sokaklara dökülen protestocular ile güvenlik güçleri arasında günlerce süren çatışmalar çıktı. 

"Terörizm övgüsü, monarşi ve devlet kurumlarına iftira" suçlamaları sonucunda dokuz ay hapis cezası alan Hasel, protestoları "İspanya'nın faşist kurumlarına karşı bir öfke patlaması" diye niteliyor. 

Hasel’in tutuklanması İspanya’da hem sol koalisyon hükümeti içinde hem de ülke genelinde ifade özgürlüğü tartışmalarına neden oluyor. 

Koalisyonun parçası Unidos Podemos Partisi, Sosyalist İşçi Partisi’ne yeterince ilerici olmamak ve demokratik normalliği sağlayamamak konularında eleştiri getiriyor. 

Aralarında ünlü yönetmen Pedro Almodovar ile Holywood yıldızı Javier Bardem’in de bulunduğu 200’den fazla sanatçı Hasel’in tutuklanmasına itiraz eden bir imza kampanyasında yer aldılar. 

Bugün İspanyol Ceza Kanunu’nda ‘terörizme övgü, dini duygulara saldırı, krallığa hakaret’ gibi suç teşkil eden bazı konuların kapsamının oldukça geniş ve muğlak olduğu tartışması var. 

İspanya hükümeti bu suçlarla ilgili hapis cezalarının kaldırılmasını öngören bir çalışma başlatılacağını duyursa da bu tür bir yasa tasarısının içeriği ve sınırı konusunda belirsizlik sürüyor. 

İspanya’da Hasel’in davasına benzer davalar daha önce de yaşanmıştı. 2018’de rapçi Valtonyc şarkı sözleri nedeniyle ceza aldıktan sonra Belçika’ya sığınmıştı. 

İspanya’daki tartışma aslında ülkedeki demokratik kültürün geleceği ve ruhuyla ilgili bir tartışma. 

14 Şubat’ta Katalonya bölgesel seçimlerinde bağımsızlık isteyen partiler mecliste en fazla sandalyeye ulaşmayı başardılar. Ayrıca merkezi hükümetin bir uzantısı olarak görülen Katalan Sosyalist Partisi ise en yüksek oy oranıyla önemli bir zafer elde etti. 

Ancak aşırı sağcı, göçmen karşıtı Vox Partisi ise ilk defa Katalonya bölgesel meclisine 11 üye ile girerek dördüncü siyasi güç olarak yer aldı. 

Bir tarafta daha fazla güç bulan aşırı sağcılar, diğer tarafta tam demokratik kurumlar ve modern yasalar için tabandan yükselen kuvvetli bir talep ve Katalanların bağımsızlık arzuları…

İspanya ilginç siyasi bir dönemeçten geçiyor. 

Kırılgan dengeler üstünde ayakta kalmaya çalışan sol koalisyon hükümeti ülkenin faşist geçmişinin gölgelerini iyice silmeyi başararak Avrupa’nın bir başarı öyküsü olmayı sürdürebilecek mi?

Yoksa İspanya, yükselen milliyetçiliğe ve aşırı sağ görüşlere teslim bayrağını mı çekecek?



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları