İstanbul
Müjdat Gezen
Son Köşe Yazıları

İstanbul

03.10.2022 05:00
Güncellenme:
Takip Et:

Ne gözlerim kapalı seni dinliyorum.

Ne sana dün bir tepeden baktım.

Ben doğduğum gün

Sana abayı yaktım.

Bu şehir bana çok dokunur. En büyük dedemin çocukluğundan başlayarak 80’ine yaklaşan benim için hep efsunlu olmuştur bu şehir. Dünyanın beş kıtasında nice şehirler gördüm, beni bu kadar büyüleyeni hiç olmadı. Sidney’deyim, Tokyo’dayım, New York’tayım, Paris’teyim... 

Hep İstanbul’u özlemişimdir. Trafiğine, pahalılığına, kalabalığına, gürültüsüne ve lodosuna rağmen ben bu şehre âşığım. Hiç kuşkusuz bir Edirneli bir Ağrılı için de durum böyledir. Onlarda doğup büyüdükleri kenti severler. 


- Bak Cemal, mahallenin altını üstüne getirdin. Her şeye karışıyorsun. Mahalle halkının yaşam biçimine müdahale ediyorsun. Yetti artık. 

- Abi kim bu Cemal?


ŞİİR

Leyla adlı şiir kitabımdan ara ara sizlere örnekler aktaracağım. 

*

Kasvetli günlerin

Eseridir şiir.

Üzülürsün bazen 

Memleketin haline

Sıkılırsın

Karışır çarşı.

Kasvetli günlerin

Eseridir şiir.

Yoksa “Korkma” diye

Başlar mıydı

Bir ulusun milli marşı. 

*

“1960”

Yıl bin dokuz yüz altmış olsa

Erdek’te kamp yapsak.

Malta Madalyon Sineması’nda

“Piknik” filmi oynasa

Kim Novak’a âşık olsak.

Savaş Dinçel dese ki;

“Burası açık hava sineması

Renkli film oynamaz.

Eğer yağmur yağarsa

Filmin boyaları akar”

Yıl bin dokuz yüz altmış olsa

Bol bol kitap basılsa okusam

En sevmediğim şey;

Eskiye özlemdir.

Ama yine de moruk

Yıl bin dokuz yüz altmış olsa,

Ve o güzel yıllarda

Takılıp kalsak.

İki binli yıllar hiç olmasa...


İKTİDAR NEREYE KOŞUYOR?

Atletizmde pek çok koşu vardır. 100 metre, 110 engelli, 200 metre, 400 engelli, 800 metre, 5.000 metre, 10.000 metre. 

Maraton, en çok dayanıklılık isteyen koşu türüdür. 42 km ve küsuratı vardır. 100 metre en teknik koşu türüdür. Anlayacağınız saymakla bitmez. Hayat da bir koşudur. Siyasete gelince o bambaşka bir koşu tekniği ister. En zayıf sandığınız rakibiniz çok dişli çıkabilir. Hele hele aklınızda hileli oyunlar varsa (rakibinin önünü kapatmak, topuğuna basmak, çelme takmak gibi) işiniz daha da zorlaşır. İktidarlar namuslu yarışmak zorundadırlar. Aksi halde savrulur durursun. İktidar bir yarışa girdiği zaman namuslu, dürüst ve centilmen olmak zorundadır. Aksi halde 804 bin oy farkı yer. Feleğini şaşırır.


SARAY

Shakespeare’in ünlü “Hamlet” oyununda İngiltere’den, Danimarka sarayına bir tiyatro kumpanyası gelir. Hamlet, vekilharcı Polonius’a der ki: “Rica ederim efendim. Oyunların rahatını temin edin. Kendilerine iyi muamele edilsin, anladınız mı? Zira onlar zamanımızın perdesi, günümüzün aynasıdırlar. Sağlığınızda adınız onların diline düşeceğine, öldükten sonra mezar taşınıza kötü şeyler yazılsın daha iyi.”

Dört yüzyıl önce bile tiyatrocular sarayı eleştirebiliyormuş. 

Ne günlere kalmışız. 


SANATSAL...

Picasso en sevdiğim ressamlardan biridir. Guernica adlı resmini sanırım daha önce yazdım. Ama zararı yok. Ben unuttuğuma göre siz de unutmuş olabilirsiniz. Sergisini gezen diktatör Franco’nun bir generali o tabloya çok kızıyor. Çünkü diktatör Franco’nun yaptığı Guernica katliamını anlatıyor resim. General o sırada sergide bulunan Picasso’ya soruyor: “Bunu siz mi yaptınız?” Picasso yanıtlıyor: “Hayır siz yaptınız.”

Ünlü Fransız heykeltıraş Rodin, heykellerinin bir bölümünü eksik bırakırmış. Nedenini sormuşlar, “Heykel oldukları anlaşılsın diye” demiş. Özgüvene bak. 

Bernard Shaw çok büyük bir yazardı. Ayrıca hazırcevaplığı ile ünlüydü. Çok güzel bir hanımla dans ediyor koca ihtiyar. Kadın diyor ki: “Mr. Shaw, sizinle evlensek, bir çocuğumuz olsa, aklını sizden güzelliğini benden alsa...” Üstat kadıncağızı kırmadan ama hafif acıtarak yanıtlıyor: “Bir de bunun tam tersini düşünün.”


YAŞAM

Hayat için “Şimdi burada” derler. Ne kadar doğru. Beş dakika sonrasını bilen yok. “Olumlu düşün” de derler. Bundan iyisi yoktur. Hep öyle bakmaya çalıştım hayata ve hayatıma. Asla tekrar yapma derler hata için. Çünkü hata ilk yapıldığında hata olmayabilir. İnsan onun hata olduğunu bilse yapmaz. Diyeceksiniz ki: Bile bile de yapar. İnsanoğlu bu. Böyle de bakabilirsiniz. Ben diğer şekilde bakmayı tercih ediyorum. Diyorum ki: “Yahu bu iyi adamdır, yaptığının hata olduğunu bilseydi yapmazdı.” Diyebilirsiniz ki: “Yapardı.” Öyle de olabilir. Her şeyde birden fazla seçenek olmalı. Benim tercihim hep olumlu tarafından bakmak.


GENÇLİĞİMİZ

Unkapanı Köprüsü ve Galata Köprüsü sabah beş ile altı arasında açılır, Haliç’e geçecek olan tekneler bu bir saat içinde geçerler sonra köprü tekrar kapanırdı. Biz o saatlerde Kulüp 27’den çıkmış olurduk. İstiklal Caddesi’nden Tarlabaşı’na inen yollardan birinde solda bulunan eski bir Bizans mahzeni, on beş basamakla inersiniz. Burası Kulüp 27’dir. Tosun da derdik. Eski sahibinin ismi olsa gerek. Adam başı üç liraya çıkılırdı oradan. Çorba, mantı, patates gayet ucuzdu. Biz genellikle Muammer Karaca Tiyatrosu’ndaki oyunumuzun sonunda Yaman, Savaş, ben giderdik oraya. Tabiidir ki yanımızda kız arkadaşlarımız olurdu. Adamo’yu ilk kez orada Türkçe bir şarkıyla dinlemiştik: “Her Yerde Kar Var”. Sabah beşe doğru çıkardık kulüpten ve Unkapanı’na kadar yürürdük. Köprü o sırada açık olurdu veya açılıyor olurdu. Sandalcılar müşteri beklerdi karşı kıyıya geçirmek için. Binerdik sandallara, geçerdik İstanbul yakasına. Oradan yürürdük. Yaman Davutpaşa yönüne, Savaş Horhor’a, ben de biraz daha öteye Hırkaişerif’e. 

Gençliğe bak. İstiklal Caddesi’nden Unkapanı’na, oradan Fatih’e yürü. Ertesi sabah prova için kalk. Gençlikte neler yapabiliyor insan. Aydın Boysan (yazar, mimar, iyi rakıcı) ile 90. yaşını kutluyoruz. Bana “Gençliğinin kıymetini bil” dedi. “Aydın Abi, 70’e geldik” dedim. “Ben 90’ı bitirdim” dedi. Ona göre biz genç oluyorduk. Ama gençliğimin kıymetini bildiğimi rahatlıkla söyleyebilirim. Hâlâ da biliyorum.

Yazarın Son Yazıları

‘Acayip Şiirler’den

Fazıl Say bu kitaptaki şiirlerimi bestelemek istemişti. Şimdi yeniden okuyup buraya aktarmalar yaparken “İyi ki yapmamış, tutuklanırdı” diyorum.

Devamını Oku
19.05.2025
Dedem

Dedem

Devamını Oku
12.05.2025
Ekonomi

Ekonomi

Devamını Oku
05.05.2025
Mektup

Mektup

Devamını Oku
28.04.2025
Şeytanın aklına gelmez

Şeytanın aklına gelmez

Devamını Oku
21.04.2025
Müjdat Gezen yazdı...

İmamoğlu’na mektup

Devamını Oku
14.04.2025
Unutulanlar

Unutulanlar

Devamını Oku
07.04.2025
Fıkralar

Fıkralar

Devamını Oku
31.03.2025
Ergin

Ergin

Devamını Oku
24.03.2025
Celal Sururi

Celal Sururi

Devamını Oku
17.03.2025
Celal abi

Celal abi

Devamını Oku
10.03.2025
Vehbi Koç Ödülü

Vehbi Koç Ödülü

Devamını Oku
03.03.2025
Yoruldum

Yoruldum

Devamını Oku
24.02.2025
‘AB’

‘AB’

Devamını Oku
17.02.2025
Adalet

Adalet

Devamını Oku
10.02.2025
Hale

Hale

Devamını Oku
03.02.2025
Toprağını sevsin!

Toprağını sevsin!

Devamını Oku
06.01.2025
Eğri oturalım, doğru konuşalım

Eğri oturalım, doğru konuşalım

Devamını Oku
30.12.2024
Menderes

Menderes

Devamını Oku
23.12.2024
Atatürk mavisi

Atatürk mavisi

Devamını Oku
16.12.2024
Elif

Elif

Devamını Oku
09.12.2024
Hastaneler

Hastaneler

Devamını Oku
02.12.2024
Hiç mi insan biriktirmediniz?...

Hiç mi insan biriktirmediniz?...

Devamını Oku
25.11.2024
Süalp Tansan

Süalp Tansan

Devamını Oku
18.11.2024
Baylan günleri

Baylan günleri

Devamını Oku
11.11.2024
Açık açık söyle

Açık açık söyle

Devamını Oku
04.11.2024
Biz ne zaman böyle olduk?

Biz ne zaman böyle olduk?

Devamını Oku
28.10.2024
Ottoman

Ottoman

Devamını Oku
21.10.2024
Dümbüllü

Dümbüllü

Devamını Oku
14.10.2024
Selam

Selam

Devamını Oku
07.10.2024
Resim

Resim

Devamını Oku
30.09.2024
Siz yaptınız

Siz yaptınız

Devamını Oku
23.09.2024
Fiyaskom

Fiyaskom

Devamını Oku
16.09.2024
‘Halkalar’

‘Halkalar’

Devamını Oku
09.09.2024
Irkçılık ve...

Irkçılık ve...

Devamını Oku
02.09.2024
Kendini sorgulamak

Kendini sorgulamak

Devamını Oku
26.08.2024
Süveyda

Süveyda

Devamını Oku
19.08.2024
Teknik direktör

Teknik direktör

Devamını Oku
12.08.2024
Geçen haftadan devamla...

Geçen haftadan devamla...

Devamını Oku
05.08.2024
Abdi İpekçi

Abdi İpekçi

Devamını Oku
29.07.2024