Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Kıdem tazminatı gerçeği
Dr. Engin Ünsal
Girne Amerikan Üniversitesi Öğretim Üyesi
18 milyon yakın işçiyi çok yakından ilgilendiren kıdem tazminatı sorunu uzun zamandır ülkenin gündeminde. İşverenler kıdem tazminatı yükünden kurtulma isteklerini, getirdiği yüksek maliyetten dolayı yeni yatırımlar yapamadıklarını, yeni istihdam gerçekleştiremediklerini gerekçe olarak ileri sürüyorlar. Bu gerekçe hiç inandırıcı değil, çünkü bir yıl içinde işveren kaç işçi çıkaracak veya kaç işçi emekli olacak da işveren kıdem tazminatı ödemek zorunda kalacak? Devede kulak bile olamayacak bu tür ödemelerin kıdem tazminatına gerekçe yapılması son derece gerçekdışı. İşverenler, işçiyi koruyan yasaların, örneğin İş Yasası’ndaki iş güvencesi hükümlerinin, 4447 Sayılı Yasa’daki işsizlik sigortası hükümlerinin işten çıkan veya çıkarılan işçilere yeterli güvence getirdiğini ve kıdem tazminatına gerek olmadığını ileri sürüyor. Bu gerekçeler yanıltıcı. İş güvencesi ile ilgili İş Yasası’nın 18-22. maddeleri işçiye yeterli güvence sağlayamıyor, çünkü iş mahkemeleri işe iade davalarının yoğunluğu altında boğulmuş ve iş göremez durumda. Bu yükü azaltmak için getirilen arabuluculuk sistemi işçiyi sömürmeye yarıyor. İşsizlik sigortası fonundan işsiz kalan işçinin yararlanması hem zor hem ödemeler yetersiz. Bu fondan işverenler ve kamu yatırımları daha çok yararlanıyor ve zaten bu fondaki birikimler bu yüzden dibe vurmuş durumda. Böyle olunca kıdem tazminatı işçinin tek güvencesi olarak ortaya çıkıyor. Üç işçi konfederasyonunun “kıdem tazminatı kırmızı çizgimiz” duruşu, hükümetin girişimlerinin durma noktasına gelmesine yetmemiştir.
Hükümet kararlı
Üç konfederasyonun duruşuna karşın hükümet, kendine kaynak yaratma amaçlı kıdem tazminatı fonu kurmakta kararlı. AKP hükümeti Yeni Ekonomik Program kapsamında geçenlerde yaptığı Ulusal İstidam Stratejisi İzleme ve Değerlendirme Kurulu toplantısında bireysel hesaba dayalı kıdem tazminatı sistemine yönelik mevzuat çalışması yapılacaktır kararı almıştır. Anlaşılan hükümet bu fonu mutlaka kuracaktır. Hem işverenler bu yükten kurtulmak istemekte hem de hükümet kendisine, İşsizlik Sigortası Fonu gibi, rahatça kullanabileceği bir kaynak yaratmak zorundadır, çünkü denetimsiz ve gereksiz savurganlık hükümeti çok ciddi bir finansman darboğazına sokmuştur.
Kıdem tazminatı konusunda işçi konfederasyonlarının bu ortak kararlılığı, geleceğe yönelik çok önemli bir noktayı gün ışığına çıkarmıştır. Konfederasyon başkanları bu oluşumun farkında mı bilmiyorum ama konfederasyonların ortak davranışları dağ gibi birikmiş işçi sorunlarının çözümünde çok etkili olacaktır. Hükümetler işçi hareketlerine karşı çok duyarlıdır. İşçilerin genel grev olarak nitelenebilecek ortak ve yaygın eylemleri iktidar partisinin sonunu hazırlayabilir. Bu nedenle üç konfederasyonun sergileyeceği görüşün ve güç birlikteliğinin çok önemli siyasi sonuçları olacaktır. Kıdem tazminatı konusunda konfederasyonların ortak tutumunun sonucu gelecek için bir işaret fişeği olmalı ve konfederasyonlar bundan bir ders, kendileri için bir görev çıkarmalıdır. İşçi sorunlarının çözümü için üç konfederasyonun ortak davranması çok etkili olacaktır, çünkü işçi sınıfının sosyal, ekonomik ve siyasal gücü vardır. Üç konfederasyon başkanının uzmanlar ve akademisyenler eşliğinde yapacakları toplantılarda işçi sorunlarının çözümü için hükümete iletecekleri isteklere hükümet duyarsız kalamaz. Hükümet, üç konfederasyonun ortak kararları karşısında işçi sınıfına şapka çıkarmak zorunda kalacaktır.
Vefa tazminatı da olmalı
Hükümet, kıdem tazminatının fona devrine gerekçe olarak her işçinin kıdem tazminatından yararlanamadığını bir gerekçe olarak ileri sürmektedir. Her işçinin kıdem tazminatından yararlanması için formül vardır. İşyerinde bir yılını doldurmuş işçilerinden işten ayrılmak isteyenlere on beş günlük ücret tutarında kıdem tazminatı verilmesi kıdem tazminatından yararlanmayı yaygınlaştıracak ve işçinin daha uygun koşullarla yeni bir iş bulması durumunda çalışma hakkını kullanmasının yolunu açacaktır. Demokrasilerde çare tükenmez. Konfederasyonlar ortak çalışmalar yaparak ve bu çalışmaların sonucu isteklerini hükümete ileterek işçi sorunlarını çözmek zorundadır.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Yeni Ortadoğu projesi eşbaşkanı
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Esad'a ikinci darbe
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- WhatsApp, Instagram ve Facebook'ta erişim sorunu!
- ‘Yumurtacı müdire’ soruşturması
- Polis müdürlerine gözaltı: 'Cevheri Güven' ayrıntısı
- O ülke Suriye büyükelçiliğini açıyor!
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Sette kavga çıkmıştı: Siyah Kalp dizisinde flaş ayrılık