Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Bayramımızı Olsun Bize Bırakın
İkinci Meşrutiyet’le birlikte, gazeteler üzerinde uygulanmakta olan sansürün kalktığı 24 Temmuz 1908’in yıldönümlerini bizler yıllardan beri “Gazeteciler Bayramı” olarak kutlarız.
\nAma nedense bir yanılgı içinde olduğumuzu da düşünmek istemeyiz.
\nZira 104 yıl öncenin matbuatından resmi sansürü kaldıran Padişah Fermanı, isim ve biçim değiştirmiş olarak, sık sık kapımızı çalmıştır.
\nAma hakkını vermek için söyleyeyim: Nefes aldığımız kısa süreler de olmuştur.
\n14 Mayıs 1950 seçimleri ile çok partili parlamentoya adım atıldığı zaman, kısa bir dönem de olsa gazeteciler özgürlüğün tadını tatmışlar, sonra o tadışlar yeni ve çağdaş padişahların buyrukları ile burunlarından getirilmiştir.
\nDevlet eliyle dağıtılan resmi ilanların, siyasi iktidara yandaş gazetelere destek amaçlı olarak kullanılması, baskı için gerekli kâğıdın muhalif basından esirgenmesi gibi uygulamalar birbirini izlemiştir.
\nBu baskılara direnerek, hâlâ ifade özgürlüğünü sınırsız olarak kullanmakta ısrar eden meslektaşlarımız için birbiri ardınca açılan davalar sonunda başkentte Ulucanlar, İstanbul’da Sultanahmet cezaevleri Hüseyin Cahit Yalçın, Metin Toker, Yusuf Ziya Ademhan, Ratıp Tahir Burak, Şahap Balcıoğlu gibi meslektaşlarımıza ev sahipliği yapmıştır.
\n27 Mayıs 1960’ı gerçekleştiren dönemin Silahlı Kuvvetleri, gazetecileri de cezaevlerinden çıkarmış; ancak kısa bir süre sonra mesela İlhami Soysal, gözdağı verilmek amacıyla bir albayın görevlendirdiği askerler tarafından kaçırılmıştır.
\n12 Mart darbesi, İlhan Selçuk’u, Çetin Altan’ı tutuklamakla yetinmemiş; işkence uygulatmaktan da geri kalmamıştır. Turhan Selçuk gözaltına alınmış ve tartaklanmıştır.
\n12 Eylül cuntasının bu alandaki sabıkası ayrı bir yazı konusu olacak kadar zengin örnekler içermektedir.
\nSözü dolandırmadan, eveleyip gevelemeden söyleyelim; 92 meslektaşımızın Silivri, Diyarbakır cezaevlerinde yıllardır tutuklu bulundukları günümüzde “Özgür Basın”dan söz edilebilir mi?
\nSevgili İlhan’ı, İçişleri Bakanlığı’nın emrindeki polislerle alacakaranlıkta evini basma eyleminin neden olduğu travma sonucunda ilahların keyfi için kurban vermedik mi?
\n27 Temmuz’da Silivri’deki mahpusluğu tam beş yılı dolduracağı halde duruşmasına bir türlü başlanmayan Ergun Poyraz’ın, yayımladığı Musa’nın Çocukları adlı bir kitap nedeni ile Başbakan’a hakaret suçlaması ile tutuklanıp, zindanda unutulduğundan kaçımızın haberi var?
\nSoner Yalçın, Barış Pehlivan, Barış Terkoğlu, Yalçın Küçük, Doğu Perinçek, Mehmet Perinçek, Silivri’de Balyoz, Ergenekon, Odatv davaları nedeni ile tutuklu olarak yıllar dolduruyorlar!
\nSavcılar, kimi beş, kimi en az dört yıldır tutuklanmış olan arkadaşlarımız hakkında hâlâ yeterli delil ve kanıt toplayamadı ise kabahat kimindir? Yerleri yurtları belli olan meslektaşlarımız demir parmaklıklar arkasındayken, bir bakıyorsunuz asıl görevi medyaya verilen kamu ilanlarına aracı olmak için 195 sayılı kanun ile kurulan Basın İlan Kurumu adlı bir kamu kuruluşu, 24 Temmuz nedeni ile etkinlikler düzenlemeye kalkışıyor.
\nBaşbakan Yardımcısı Sayın Arınç ve İçişleri Bakanı Sayın İdris Naim Şahin’i içeren söyleşiler düzenliyor. Sahura kadar sürecek eğlenceler yaptığını “Bu Bayram Marmara Kıraathanesi’ndeyiz” başlıklı bir davet duyurusu ile ilan ediyor!
\n1961’de Türkiye Gazete Sahipleri Sendikası’nın temsilcisi olarak 195 sayılı yasayı hazırlayan dört kişilik ekipte görev yapmış olan bir gazeteci olarak sözü edilen yasa ile oluşturulan ve dört yıla yakın bir süre Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı da üstlendiğim Basın İlan Kurumu’na böyle bir misyon verildiğini anımsamıyorum.
\nGenel kurulunda Cumhurbaşkanlığı’nın, Başbakanlığın, Adalet, Şehircilik ve İmar, Gümrük ve Ticaret, İçişleri, Kültür ve Turizm, Maliye, Milli Savunma Bakanlıklarının, Basın Yayın Genel Müdürlüğü’nün, TRT’nin toplam 12 temsilcisinin yer aldığı bu kamu kurumunun görevleri arasında hiçbir zaman mesleğimiz ile ilişkilerde, “gazetecilere borç para vermek, sosyal gereksinimler gereği tatil köyü oluşturmak” dışında bir işlev yer almadı.
\nNe zaman ki siyasi iktidar, medyaya otosansür uygulama telkinleri, yayımlanmayan gazeteyi toplama gibi acayip denilecek kararlar almayı âdet haline getirdi... O alışkanlık giderek hoşlanılmayan meslektaşlarımıza terör örgütü oluşturmak türünden davalar açtırılarak tutuklamalarla sürdürüldü.
\nSiyasal iktidarın öteki yüzünün devreye girmesi gibi bir yöntemler dizisi uygulanmaya başlanıldı. Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı günümüzde Vakıflar Genel Müdürü’nün üstlendiği Basın İlan Kurumu’nun başında, CV’sinde spor yazarlığı da bulunan Sayın Mehmet Atalay var.
\nSayın Atalay’ın kişiliğine hiçbir itirazım yok. Ama başında bulunduğu kamu kurumunun asıl işlevi medyada resmi ilan ve reklamların dağıtımını sağlamak olduğu için, mesleğimizin özel günlerinde bize öncülük etme isteği gibi hassas bir görevden uzak olmasını düşünürüm.
\nNasıl, tutuklu meslektaşlarımıza bugün gerçekleştirmeyi düşündüğüm cezaevi ziyareti için katılma özgürlüğüne sahip değil ise, bıraksın üç gün üç gece Fehmi Koru’nun da solist olarak katılacağı fasıl etkinlikleri ile “sözde” Özgür Basın’ın 24 Temmuz’unu kutlamayı.
\n22 Temmuz Pazar akşamüstü İstanbul Valiliği önünde başlayan bir konvoy buluşmasını üç gün üç gece sürdüren etkinlikleri üstlenen böyle bir kamu kurumu, olsa olsa Kuzey Kore medyasında bu türlü törenlerde bakanların konuşmalarına ev sahipliği yapar.
\nKeşke vaktim olsaydı da Sayın Arınç’ın, hele hele İçişleri Bakanı İdris Şahin’in yaptığı söyleşileri izleyip şu anda Balbay’ın, Soner’in, Barış’ların, baba oğul Perinçek’lerin, hele hele kendisini duruşma yargıçlarına potansiyel sanık olarak tanıtan Yalçın Küçük’ün demir parmaklıklar arkasında geçirdikleri Gazetecilere Özgürlük Bayramı için parlak görüşlerini öğrenebilseydim.
\nSansürün çeşidini kullanıp, 2012 medyasında korku yayarak otosansürü uygulayanlar, o uygulamalara destek çıkanlar...
\n24 Temmuz’u olsun bize bırakın. Alıştığımız şekilde Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin geleneksel gecesinde bu yıl da bir araya gelip halleşelim.
\nGölge etmeyin. Başka ihsan istemiyoruz.
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
-
Alfa Romeo'nun ilk elektrikli modeli: Junior Elettrica
-
'Kayyum atamaları, hukuksuzluk ve kontrollü kaos'
-
AKP’de kongre öncesi hazırlığı devam ediyor: Prof. Kalay
-
Emeklilerin Gözü Bayram İkramiyesinde: Beklentiler Karşı
-
Hutbelerde Bunlara Dikkat Edin!
-
Ekonomist Atilla Özkan'dan Şok Eden Enflasyon Yorumu!
-
Trump döneminde ABD ve dünya nereye gidiyor?
-
Yurttaşın Ekonomi Çığlığı:
-
'Erken kaos bekliyorum' Fatih Ergin açıkladı!
-
Türkiye’de siyasi ve toplumsal baskı artıyor
En Çok Okunan Haberler
-
Cübbeli Ahmet'ten 'çakarlı araç' savunması
-
Mansur Yavaş Cumhurbaşkanlığı seçim anketini paylaştı
-
'İmralı' sürecinde amaç açığa çıktı!
-
Saray'dan çok konuşulacak 'Yavaş' çıkışı
-
Edip Akbayram hayatını kaybetti
-
Ayşe Barım'ı tahliye eden hakim hakkında flaş gelişme
-
ABD'de aşağılanan Zelenski aradığını orada buldu
-
Edip Akbayram'dan kötü haber
-
Tüm kredi kartlarında limitler değişiyor!
-
İddia: Bahçeli'den, Demirtaş'a telefon