İktidarın Sel ile İmtihanı!

06 Temmuz 2012 Cuma
\n

Bu kez, o Karadeniz türküsünde olduğu gibi Çarşambayı değil, bu şirin ilçemizin de bağlı olduğu Samsunun merkezini sel aldı.

\n

Ve o selden sonra 6sı çocuk 10 yurttaşımızı da, kurtaramadığımız için seylap afetine kurban verdik!

\n

Ama nasıl? Sel, kentin eski gecekondularının yerine Toplu Konut İdaresi tarafından yapılmış olan çok katlı binaları vurmuştu. TOKİnin dere yatağını toplu konut yapımı için seçmesi, böylesine bir seylap olduğu zaman bu ölümleri kaçınılmaz hale getirmeyi devlet olarak peşinen kabullenmek demekti.

\n

Öyle de oldu.

\n

Oysa bizzat Başbakanın İstanbulda İkitellideki taşkınlar sırasında, dere yataklarına konut yapılmasının yanlışlığının altını çizmiş olmasına rağmen, dönemin Toplu Konut İdaresi Başkanı, günümüzde Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar tarafından yaptırılmıştı.

\n

Bayraktarın gayretli çalışmalar ile büyük kentlerin varoşlarındaki gecekonduların yerini TOKİ tarafından yaptırılarak ihtiyaç sahiplerine ölçülü bedellerle satılması kuşkusuz beğeni ile karşılanır.

\n

Ancak bu olay nedeni ile gözlerin Toplu Konut İdaresine ve özellikle idarenin o dönemdeki başkanına çevrilmesini politik bir eylem olarak görmemek gerekmektedir.

\n

Dere yatağını üstelik çok katlı binalar için seçerken TOKİ, ileri sürüldüğü gibi ucuz bir arsayı değerlendirmiş ise bilerek o ölümlere kapı aralamıştır.

\n

Ulusal haber kanallarımızdan birisinin olay yerindeki muhabiri, o çok katlı 2 bina ile dere arasındaki mesafeyi adımlıyor ve sadece 15 metre olduğunu belgeliyor.

\n

Haberi izlememiş ise Sayın Başbakan, videosunu getirtsin ve Erdoğan Bayraktarı da makamına çağırarak birlikte izledikten sonra ne yanıt vereceğini öğrensin.

\n

Sorunu Samsun milletvekili olan Gençlik Spor Bakanı Suat Kılıç gibi partizanca çabalarla örtmeye çalışmanın da hem ayıp, hem de gereksiz olduğunu da kendisine usulcacık bildirsin.

\n

O dokuz yitik canın yakınları Başbakana, bu işin sorumlularının nasıl hesap vereceklerini sormazlar mı?

\n

2002’den önceki Türkiye Cumhuriyeti hükümetleri zamanında böylesine felaketlerde bir bakanın kusuru görülürse, o bakan vurdumduymaz değilse istifa denilen bir siyasi hakkı kullanırdı.

\n

Şayet Erdoğan Bayraktar gibi bir vurdumduymaz bakan söz konusu olmuşsa, önce üyesi olduğu partinin meclis grubunda sorguya çekilir, tartışmalar büyürse kendisi iktidar milletvekillerince istifaya çağırılırdı.

\n

Yok iktidar partisi üyeleri olayı bir kedi pisliği olarak görüp kapatma yoluna gitmek istemişlerse, Millet Meclisinin öteki grupları harekete geçer, Meclis kürsüsüyle de yetinmeyerek olayı kamuoyuna mal etmek amacıyla sokağa taşırlardı.

\n

Bana sakın Bugün de ülkemizde çok partili demokratik parlamentomuz var ya!” demeyin.

\n

Size cevabım, O sizin söylediğiniz bir zamanlardı. O dönemlerde gerçekten çok partili parlamenter yaşam vardı.

\n

Ama günümüzde o yaşamın tüm kurallarını ve geleneklerini AKP seli almış önüne katmış, bilinmeyen bir yerlere doğru sürüklüyor olur.

\n

Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar Bey Zamanınızda o dere yatağına yapılan bu çok katlı binalarda bir sel sonunda sular altında ölen o 10 yurttaş, gece uykularınızı kaçırmıyor mu?

\n

Yoksa sahiden başınızı yastığa koyduğunuzda horul horul uyuyabiliyor musunuz?

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları