Yılmaz Şipal

'Eğitimin Kapıları' Nereye Açılacak?

23 Nisan 2012 Pazartesi
\n

\n

Üç bilinmeyenli bir denkleme dönüşen “ 4+4+4” eğitim sisteminin kapılarının nereye açılacağı tartışılmakta.\n

\n

Konuyla ilgili tartışmalar sonucunda, 4+4+4 eğitim sisteminin olumlu bir yönü gösterdiğini söylemek oldukça zor.\n

\n

Bu nedenle, 1954 yılına kadar varlığını sürdüren ve Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütünün (UNESCO) dünyaya örnek bir eğitim sistemi olarak gösterdiği, 17 Nisan 1940 tarihli, 3903 sayılı yasayla kurulan ve eğitimin aydınlığa açılan kapılarıolan Köy Enstitülerini anımsamakta yarar vardır.\n

\n

Okuma yazma oranı, Cumhuriyet ilk kurulduğu yıllarda yüzde 5 bile değildi. Bunun yanında nüfusun yüzde 80lik bölümü köylerde yaşıyordu.\n

\n

Köy Enstitüleri, Milli Eğitim Bakanı Hasan Âli Yücel ile İsmail Hakkı Tonguçun büyük çabalarıyla oluşturulmuş bir eğitim devrimidir.\n

\n

Kentsel ve kırsal alanlar arasındaki eğitim eşitsizliğini kaldırmak amacıyla, 1936 yılında dönemin Milli Eğitim Bakanı Saffet Arıkan, Köy Eğitmeni Yetiştirme Projesini uygulamaya koyar.\n

\n

Askerlikleri sırasında başarılı olan gençler, gelişen tarımsal teknolojiyi önce öğrenip sonra da öğretmek üzere, Ziraat Bakanlığının desteği ile eğitilip yetiştirilir ve öğrendikleri modern tarım teknikleriniköylülere aktarmak için köylere gönderilir. Bu gençler ayrıca öğretmenlikgörevini de üstlenir.\n

\n

İsmail Hakkı Tonguçun yönetip, yönlendirdiği bu proje çok başarılı olur. Kısa bir süre sonra çıkarılan yasalarla köy eğitmeniyetiştirilmesi giderek yaygınlaşır. Bu uygulama gelecekte kurulacak Köy Enstitüleri için çok başarılı bir deneme olmuştur ve Türkiyenin aydınlığa açılan kapılarıolan Köy Enstitülerinin kurulması için uygun ortamı da oluşturmuştur.\n

\n

Hasan Âli Yücel, Cumhuriyet tarihinin en uzun süre görev yapmış ve en çok iz bırakan Milli Eğitim Bakanıdır.\n

\n

Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO), doğumunun 100. yılı olan 1997 yılını Hasan Âli Yücel Yılıolarak duyurmuştur. Nitelikli eğitim vermek kamunun öncelikli, temel bir göreviydi. Hasan Âli Yücelin bakanlıktan ayrılmasından sonra eğitim, kültür ve sanat politikalarından verilen ödünler, Cumhuriyetin önemli kazanımlarını tersine çevirmiştir...\n

\n

Cumhuriyet gazetesinde çalışmaya başladığım 1956 yılında tanıdığım Hasan Âli Yücel, milli eğitime büyük hizmetler vermiştir.\n

\n

Kitaplıklardaki Milli Eğitim Bakanlığının yayımladığı Dünya Klasiklerionun Türkiyeye armağanıdır.\n

\n

Onun bakanlık yaptığı dönem, Milli Eğitimin en parlak dönemi olmuştur. Bu dönemde:\n

\n

Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi kurulur.\n

\n

Yüksek Mühendis Okulu, İstanbul Teknik Üniversitesine dönüştürülür ve Ankara Tıp Fakültesi kurulur.\n

\n

Türkiyenin aydınlığa açılan kapılarıolan Köy Enstitüleri kurulur.\n

\n

Dünya edebiyatının ve düşün dünyasının klasik eserleri, en yetkin çevirmenler aracılığıyla Türkçeye çevrilir. \n

\n

Devlet Konservatuvarı kurulur.\n

\n

Onun çabaları sonucunda Türkiye UNESCOya (Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü) üye olur.\n

\n

Toprak ağaları, ve dini siyasete alet edenler el ele vererek 1954 yılında Türkiyenin aydınlığa açılan kapılarıolan Köy Enstitülerini kapatırlar.\n

\n

Türkiyeye büyük hizmetler veren büyük aydınlanmacıHasan Âli Yüceli saygıyla anıyorum.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

'Bedava' Yaşamak 22 Ekim 2012

Günün Köşe Yazıları