9 Eylül 1923 tarihinde kurulan Cumhuriyet Halk Partisi bugün 96. yılını kutluyor. Dünyanın en eski ve köklü siyasi partilerinden birisi olan Cumhuriyet Halk Partisi, herhangi bir parti değildir. Kurucusu ve ilk Genel Başkanı, Kurtuluş Savaşı’nın lideri, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ve aydınlanma devrimlerinin öncüsü Mustafa Kemal Atatürk’tür.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin kökeni, Kuvayi Milliye ile Anadolu ve Rumeli Müdafaai Hukuk Cemiyeti’dir. Cumhuriyet Halk Partisi, bakanlığa verilen bir dilekçeyle değil, büyük bir bedel ödenerek kanla kurulmuştur.
Cumhuriyet Halk Partisi, antiemperyalist bir mücadelenin sonucunda kurulmuştur. Cumhuriyet Halk Partisi, aynı zamanda, Türkiye’yi ortaçağ karanlığından çıkarıp çağdaş uygarlık seviyesine ulaştırmayı kendisine misyon edinmiş bir siyasi partidir. Emperyalizme karşı mücadele ve çağdaş uygarlık seviyesini yakalamak, bir bütünün özünde olan ayrılmaz iki temel unsurdur.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin temel ilkeleri altı okta ifade bulmuştur. Bunlar cumhuriyetçilik, halkçılık, devletçilik, laiklik, milliyetçilik/milletçilik ve devrimciliktir. Cumhuriyetçilik monarşinin, halkçılık oligarşinin, devletçilik serbest piyasacılığın, laiklik teokrasinin, milliyetçilik ümmetçiliğin, devrimcilik statükoculuğun antitezidir.
Monarşinin olduğu yerde yetkilerin tek elde toplandığı dikta rejimi olur. Oligarşinin olduğu yerde belli zümrelerin diktası ve çıkarı söz konusu olur. Serbest piyasacılığın olduğu yerde sermayenin diktası geçerli olur. Teokrasinin olduğu yerde din devleti olur. Ümmetçiliğin olduğu yerde vatandaşlık ve ulus bilinci olmaz, kabile zihniyeti olur. Statükoculuğun olduğu yerde muhafazakârlık ve miskinlik olur.
Bu nedenle altı ok, halkın egemenliğini sağlayan ilkelerdir. Altı okun olmadığı yerde halkın egemenliği olmaz, padişahın, diktatörün, imtiyazlı sınıfların, sermayenin ve dinin egemenliği geçerli olur. Altı okun geçerli olmadığı yerde vesayet rejimleri doğar. Aynen bugün Türkiye’de olduğu gibi.
Yine Cumhuriyet Halk Partisi’nin temel ilkeleri arasında yer alan sosyal demokrasi ve demokratik sol, altı okla çelişen değil, altı okla bağdaşan ve altı oku tamamlayan ilkelerdir. Sosyal demokrasi ve demokratik sol, ekonomik ve sosyal adaletin sağlanması yoluyla halkın egemenliğini amaçlayan ideolojilerdir. Altı ok da, sosyal demokrasi de, demokratik sol da, din, mezhep ve etnik kimlik üzerinden siyaset yapılmasını kabul etmez.
Altı oktan ikisi olan halkçılık ve devletçilik ile sosyal demokrasi ve demokratik sol, komünizmden farklı olarak, sınıfları ve özel sektörü tamamıyla ortadan kaldırmaz, ancak sınıflar arası dengesizliği asgari seviyeye çeker, özel sektörün karşısına güçlü bir devlet ve kamu sektörünü koyar, ekonomik ve sosyal yaşamı serbest piyasaya terk etmez.
Dünyada sosyal demokrasiyi serbest piyasacı ve özelleştirmeci bir çizgiye çekmeye çalışan tüm çabalar boşa çıkmıştır. Tony Blair, Gerhard Schröder, Kemal Derviş gibi sözde sosyal demokratların politikaları iflas etmiştir. Kamucu ve halkçı anlayış, sosyal demokrat partilerin birçoğunda yeniden egemen olmuştur. Atatürk’ün gelecek vizyonu doğrulanmıştır.
Cumhuriyet Halk Partisi, kendi tarihine ve özüne sahip çıkarsa, Türkiye’de toplumsal bir dönüşüm sağlayabilir ve devrimci atılımlar gerçekleştirebilir. Sağa ve muhafazakârlığa yönelik açılımlar, sermayeci anlayışlar, popülist politikalar, laiklikten taviz veren söylemler, CHP’ye de, Türkiye’ye de hiçbir şey kazandırmaz.
Amaç, belli başlı kişilerin iktidara gelmesi değil, davanın iktidara gelmesi ise Cumhuriyet Halk Partisi, köklerinden ve onurlu geçmişinden kopmadan, Türkiye için yeni bir gelecek inşa etmelidir. Cumhuriyet Halk Partisi, makam ve mevki elde etmeyi amaç olmaktan çıkarıp, bir araca dönüştürmeli, ideolojiyi ve davayı iktidar yapmayı amaç edinmelidir.
96. yılda CHP
Yazarın Son Yazıları
Terör örgütü PKK’nin ve DEM’in talepleri, medyaya yansıyan açıklamalara göre, her ne kadar federasyon ve özerklik gibi unsurlardan söz etmese de Türkiye’nin üniter yapısına zarar verecek niteliktedir.
Demokrasi, halk egemenliğine dayalı yönetim biçimidir.
Kurtuluş Savaşı’nın lideri, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ve Aydınlanma devrimlerinin öncüsü Mustafa Kemal Atatürk’ün solcu olduğu tezi birçok kesim tarafından kabul edilmez ve genellikle tepkiyle karşılanır.
CHP’nin 39. olağan kurultayı, partinin ilkelerini, ideolojisini, kurumsal kimliğini özümsemiş olan parti üyelerinde ve seçmenlerde hayal kırıklığı yarattı.
Antik Yunan filozofları Platon’a ve Aristoteles’e göre yaşamın amacı iyi bir insan olmaktır ve iyi bir insan olmak da erdemli olmak anlamına gelmektedir.
ABD Devlet Başkanı Donald Trump ile AKP Genel Başkanı ve “Cumhurbaşkanı” Recep Tayyip Erdoğan arasında sık sık bir karşılaştırma yapılır ve ikisinin de popülist ve otoriter liderler olduğu söylenir.
CHP’nin geçtiğimiz hafta açıklanan yeni parti programı taslağında çok önemli ve doğru açılımlar olmakla birlikte, çok ciddi ve önemli eksikler de bulunmaktadır.
Kurtuluş Savaşı’nın lideri, Aydınlanma devrimlerinin öncüsü, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu ve ilk genel başkanı olduğu Cumhuriyet Halk Partisi...
Türkiye’nin Orta Asya’daki Türki devletlerle, yani Kazakistan, Türkmenistan, Özbekistan ve Kırgızistan ile tarihsel, kültürel, dilsel bağları olduğu halde, AKP iktidarı döneminde bu ülkelerle de ilişkiler geriledi.
Adından da anlaşılacağı gibi, iddianame, belli başlı iddiaları içerir, bir mahkemenin ve hâkimin hüküm veya beraat kararını içermez.
Bugün, Kurtuluş Savaşı’nın lideri, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ve Aydınlanma devrimlerinin öncüsü olan Mustafa Kemal Atatürk’ün ölüm yıldönümü.
New York ABD’nin en büyük kenti olduğu gibi, dünyanın da en büyük kentlerinden birisidir.
CHP’nin emperyalizm destekli AKP’nin baskılarına karşı direndiği bir ortamda, sosyal demokrasi ile “altı ok” arasında bir karşıtlık yaratarak, CHP’nin kurumsal kimliği ve CHP’nin kurultay tarafından belirlenen parti programındaki temel ilkeleri sorgulamak, CHP’de ideolojik bölünmeye ve emperyalizme yarar sağlar.
Britanya, Fransa, Yunanistan ve İtalya, Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Osmanlı İmparatorluğu’nun topraklarını işgal ettiklerinde, Mustafa Kemal Atatürk işgal güçlerine karşı Kurtuluş Savaşı’nı başlatırken, Osmanlı İmparatorluğu’nun padişahı Vahdettin, önce Türkleri Anadolu’da küçük bir toprak parçasına sıkıştıran Sevr Antlaşması’nın imzalanmasını, sonra da Atatürk’ün idam fermanını onaylayarak, işgalci ülkelere boyun eğmişti.
29 Ekim’de Türkiye Cumhuriyeti’nin resmen kuruluşunun 102. yılı kutlanacak.
Bir hükümetin, milletin desteğiyle değil, sözde “savcıları” ve sözde “hâkimleri” kullanarak, polisin, jandarmanın, gardiyanın, kolluk kuvvetinin, askerin ve emperyalizmin desteğiyle ayakta durması, o hükümetin tükenmişliğinin ve çaresizliğinin göstergesidir.
Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde Aydın ilinde yer alan Miletos antik kenti, felsefe ve bilim tarihi açısından, dünyanın en önemli kentlerinden birisidir.
Ortadoğu (“Middle East”) ve Kuzey Afrika (“North Africa”) bölgesi kısaca MENA olarak da anılıyor.
Emperyalizm bir komplo teorisinin ürünü değildir, bir olgudur, bir gerçektir.
Antik Yunan filozofu Platon’un dediği gibi, görünüşlerle gerçeği ayırmak, algılara aldanmamak, retoriğin esiri olmamak gerekir.
Anayasanın 34. maddesinin tanıdığı hakkı kullanarak “Gezi” protesto eylemlerine milyonlarca vatandaş katıldığı ve destek verdiği halde, onların içinden işadamı Osman Kavala, milletvekili Can Atalay, akademisyen-bürokrat Tayfun Kahraman, belgeselci-sinemacı Mine Özerden, yapımcıgazeteci Çiğdem Mater Utku, yapımcı-menajer Ayşe Barım, ne olduğu belli olmayan ölçütlere göre ayıklandılar ve tutuklandılar.
ABD Devlet Başkanı Donald Trump bu hafta içerisinde 20 maddelik “Gazze Barış Planı”nı açıkladı.
ABD Devlet Başkanı Donald Trump ile AKP Genel Başkanı ve “Cumhurbaşkanı” Recep Tayyip Erdoğan’ın karşılıklı “dostlukları” ve birbirlerine duydukları “saygı”, dillere destan olacak nitelikte gelişmeye devam ediyor.
Türkiye’de muhalefetteki siyasetçiler, belediye başkanları, belediye meclis üyeleri, bürokratlar, akademisyenler, gazeteciler, yazarlar, yayıncılar, sanatçılar, öğrenciler hukuka aykırı biçimde tutuklanırken...
İsrail devletinin onlarca yıldır Filistin’i işgal altında tutması; Batı Şeria ve Doğu Kudüs bölgelerinin işgalinden sonra, Gazze’yi yeniden işgal etmesi ve bu bölgede 60 bini aşkın insanı katletmiş olması, yüz binlerce insanı da göçe zorlaması, ABD’nin desteğinde gerçekleşmiştir.
Türkiye’de insanların birçoğunda adalet, merhamet, vicdan, insaf, sevgi duygusu kalmadı.
Türkiye Cumhuriyeti gibi laik bir ülkede, o ülkeyi yönetenlerin Müslüman olup olmadığını tartışmanın bir anlamı yoktur.
AKP iktidarının Cumhuriyet Halk Partisi üzerinde uyguladığı hukuk dışı baskılar Türkiye için birçok olumsuz sonuç doğurmaktadır.
Milliyetçi Hareket Partisi’nin milliyetçi bir parti olup olmadığı her zaman tartışma konusu olmuştur. Çünkü milliyetçi olmak tam bağımsız olmayı ve emperyalizme karşı mücadele etmeyi gerektirir.
Siyaset bir dava, ideoloji ve ilkeler bütünü doğrultusunda, toplumu ve ülkeyi iyiye doğru geliştirmek ve dönüştürmek için yapılır.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu, ana muhalefet ve birinci partisi olan CHP tarihinin en zor dönemlerinden birisini yaşıyor.
Bugün 30 Ağustos Zafer Bayramı.
Sık sık laiklik karşıtı açıklamalar yapan Diyanet İşleri Başkanlığı yönetimi, son olarak, Kuran ayetine dayanarak, kadınların miras hakkında erkekle eşit olmadığına dair bir açıklama yaptı.
Cumhuriyetin, başka bir deyişle, halkın egemenliğine dayanan bir yönetim biçiminin yıkılması ve onun yerine teokratik ve monarşik bir yapının kurulması, normal değil, anormal bir durumdur.
CHP’li Aydın Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun AKP’ye geçmesi bir ahlaksızlık ve erdemsizlik örneğidir.
CHP’de 13 Ağustos’ta başlayıp 7 Eylül’e kadar sürecek olan mahalle/ muhtarlık bölgesi kongreleri, sadece CHP’nin değil, Türkiye’nin de geleceğini etkileyecektir.
7 Ekim 2023 tarihinde köktendinci terör örgütü Hamas’ın İsrail’e yönelik gerçekleştirdiği terör saldırısından ve bini aşkın İsrailli sivilin bu saldırıda ölmesinden sonra, İsrail’deki Binyamin Netanyahu hükümeti, terörizme karşı orantısız güç ve şiddet kullanarak, Filistin’in Gazze bölgesinde, aralarında çocukların ve kadınların da olduğu, on binlerce sivil insanı katletti.
Türkiye’nin ekonomi, siyaset, laiklik, yargı, adalet, eğitim, sağlık gibi alanlardaki sorunlarına ek olarak, bir sahte üniversite diploması krizi de patlak verdi!
Hem yaşamda hem de siyasette en önemli şeylerden birisi tutarlılık ve samimiyettir. Bir kişinin tutarsız olması onun samimi olmadığının da göstergesidir. Bir kişinin samimi olmaması da tutarsızlığa yol açar.
Cumhuriyet Halk Partisi’nde mahalle, ilçe ve il kongreleri süreci başladı.