Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Tepkisizliğin Dayanılmaz Ağırlığı...
Bu topraklarda yetişebilmiş ender ‘Rönesans’ insanlarından biri olan Doğan Kuban, geçen cuma gazetemizin Bilim ve Teknoloji ekinde çıkan “Soru Sormayan Cahil Kalabalıklar” başlıklı yazısına şu satırlarla başlamış: “Bu yazıyı akıllı, okumuş ve sorumlu insanlara yazıyorum. Hiçbir soru sormadan ve hiçbir soruya yanıt aramadan patates çuvalı gibi yaşayanlara değil! Türkiye’de son birkaç aydır işittiğimiz olaylar nasıl bir devlet sistemi içinde yaşadığımızı düşündürüyor mu acaba insanlara?”
Hayır. Büyük çoğunluğa düşündürmüyor. Ve düşündürmediği içindir ki ülke çoktandır bir ülkeden çok patates çuvalları ile dolu bir depoyu andırıyor. Ve düşündürtmediği, sordurtmadığı içindir ki, Doğan Kuban’ın yazısının bir başka yerinde yaptığı şu saptama da bu ülke bağlamında acı gerçeğin ta kendisi: “Ortada hiçbir ciddi tartışma yok. Hiçbir ciddi yorum yok! Hiçbir toplumsal analiz yok! Herkes röportaj yapan gazeteci gibi. Toplumun beyni tümüyle boşaltılmış olamaz. Bütün değişikliklere karşın cehaletin mirasçısı olmakta nasıl devam edilebilir?” Yalnızca saptamanın sonundaki soruya verilecek yanıt bile durumun, durumumuzun ‘vahametini’ sergilemeye yeterli. Evet, epey uzun zamandır gidilmekte olan yol, ancak cehaletin, hem de gittikçe daha derinlere kök salan, kök salması için her şeyin yapıldığıbir cehaletin yolu. Üçüncü bin yılın başında, ancak olguların ve gerçeklerin yerine tarihin çöplüklerini eşeleyip ortaya çıkartılan dogmaları geçirmekle, düşünce karşısında inançların egemenliğini ilan etmekle ulaşılabilecek bir ‘derin’ ve ‘yaygın’ cehalet! Evet, özellikle ‘yaygın’ bir cehalet, çünkü başka türlü olması da beklenemez. “Ortada hiçbir ciddi tartışma yok. Hiçbir ciddi yorum yok! Hiçbir toplumsal analiz yok! Herkes röportaj yapan gazeteci gibi...” diyor Kuban.
Burada televizyon kanalları aracılığıyla her gün ‘maruz’ kaldığımız röportajları ve açık oturumları gözümüzün önüne getirip bazı soruları dürüstçe yanıtlamaya çalışalım. Acaba kullandığı üç Türkçe sözcükten birini, yabancı sözcüklerin ve adların da neredeyse tümünü yanlış söylemeyen, başka deyişle kanallarını birer ‘yanlış Türkçe konuşma’ okuluna çevirmeyen kaç sunucumuz var? Açık oturumlara katılan konuşmacılardan kaçı kendini göstermek için ağzına geleni geldiği gibi söylemek yerine ‘ciddi’ tartışmaların veya yorumların kapısını açabiliyor? Bu sorulara dürüst yanıtlar verdiğimiz takdirde ortaya çıkacak fotoğrafta herhangi bir ‘toplumsal analiz’in neden hiçbir zaman yer alamayacağı da kendiliğinden ortaya çıkar!
Ve son olarak ‘soru sormama’ meselesi - “Hiçbir soru sormadan...” diye başlamış cümlesine Doğan Kuban. Bunu okuyunca, yıllar önce Türk tiyatrosunun en büyüklerinden Ayla Algan’ın bir sözünü hatırlamadan edemedim: “Sorusu olmayan insanlar, beni hep korkutur…” Korkmakta elbet haklı sevgili Ayla Algan. Çünkü ‘soru sormak’, ancak düşünen insan’ın harcıdır. Düşünmek ve soru sormak ise insana yakışacak bir hayatın iki temel taşıdır.
Mademki üç bininci yılın başına layık değiliz, o halde iki bin beş yüz yıl geriye gidip Sokrates’ten medet umalım: “Üzerinde düşünülmeyen bir hayat, yaşanmaya değer bir hayat değildir!”
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması
- '100 yılda bir görülebilecek akımın başlangıcındayız'
- Restoranlarda 'harcama limiti' uygulaması başladı