Yeni Türkiye dedikleri...

***

Cumhurbaşkanı’nın “bedelini ağır ödeyecek öyle bırakmam onu” demesini...

Yeni Türkiye hakimi’nin bırakmamasını...

Can Dündar ve Erdem Gül’ün tutuklanmasını...

***

Tutuksuz değil tutuklu yargılanmasını...

***

Ntv’nin adı ‘basın odası’ olan programına tutuklama haberi geldiğinde suratların düşmesini, ofsayta düşmemek için yuvarlak 1-2 laf edip jet hızıyla geçiştirilmesini...

Şipşak reklam’a gidilmesini...

***

Bi zamanlar Türkiye’nin en saygın haber kanalı olan Ntv’nin Yeni Türkiye’deki hazin halini..

Halkın haber alma özgürlüğü tutuklandığında 2 delikanlı cümle edememesini...

***

Tff başkanının babasının medyasında hem de Can Dündar’ın Milliyet’inde Can için sadece kibrit kutusu kadar yer ayrılmasını..

Yandaş’lığın Abdi İpekçi’nin Milliyet’ini bile ne hale getirebileceğini...

***

Akp medyasının bile ‘tarafsız medya’dan daha erkek çıkmasını...

Gazetecilik tutuklandığında Akp’nin suyundan beslenen bizim mahalle’nin gazetecilerinin tweet bile atamamasını...

Yazdık bi kenara.

Bu bir.

***

Can, Erdem için...

Sokakta aslan gibi gezebilmek gece huzurlu uyuyabilmek için...

Cv’mizde insan yazması için..

Yazmaya devam..

Aynen devam...

Bu iki.

***

Ufak tefek sağlık sorunları yaşadık.

Bi süre yazamadık.

Ama..

Davutoğlu’nun Konyası’ndan Cumhurbaşkanı’nın Katar’daki kankası’na servis edilen milli takımı..

İbb başkan vekili’nin stadındaki milli skandalı...

Maçı Acun’un tv8’inin yayınlamasını...

Tv8’in yeni ortağı Ferit bey’in ntv’sinden Rıdvan’ın yorumlamasını..

***

Ntv8’in ortak yayın yapmasını...

Unutmadık.

***

Fenerbahçe stadında başbakan protesto edildiğinde “seyirciye yakışmadı başbakan bunu haketmedi” diyen Rıdvan’ın Davutoğlu’nun misafiri Çipras hem de başbakanın yanında ıslıklanırken, Fransa’da ölenler yuhalanırken, milli maç milli rezalet olurken tek kelime etmemesini...

Sık sık “işimiz futbol sahada kalalım” diyen yorumcunun işine geldiğinde ya da “gir” dendiğinde siyasetin dibine kadar nasıl girdiğini...

Unutmadık.

***

2020 olimpiyatlarına talip olduğunda sloganı ‘bridge together’ olan, doğu ile batı, avrupa ile asya, kültürler ile inançlar arasında köprüler kurmayı vaat eden bu zihniyet’in kendi ülkesindeki din’i aynı dil’i ayrı 2 yüzde 50 arasında köprü kurmaya hâlâ teşebbüs bile etmemesini..

Unutmadık.

***

Ve de...

Final ve referandum aynı güne denk gelince (12 eylül)...

Milli takım kampını ziyaret eden Başbakana “12 eylülde inşallah çifte zafer olacak” diyen Akp’nin Turgay Demirel’ini..

Başbakandan 28 milyonu yalvar yakar kapıp Turgay’a getiren Hido’nun ceo’luğunu...

28 milyonu kafasına göre paylaştıran Turgay’ın hangi kritere göre dağıttığını hâlâ açıklamamasını...

Unutmadık.

***

Doping yapan Japon harakiri yaparken....

Akp’nin eski spor bakanı “dopinge sıfır tolerans” derken...

Akp’nin A takımı’nda olan dopingciyi ceo yapanları...

Ve bütün bunlar olurken sesini çıkarmayan yağdanlık medyayı da ...

Unutmadık.

Bu da üç...

***

Yani...

Can için Erdem için...

Özgür bir Türkiye, özgür bir basın için...

Bu ülkeyi sevdiğimiz için...

Cumhuriyet’imiz için...

İnsan olduğumuz için...

Ruhumuza iyi geldiği için...

Yazmaya devam.

***

Nokta.