Sosyal medya iki gündür bir fotoğrafla çalkalanıyor. Fotoğrafta, Türkiye’yi ziyaret eden Norveç Dışişleri Bakanı Anniken Huidfelt ile T.C. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’nun yemek masasının yanında, deri kaplı bir “imza sümeni” ile verdiği poz yer alıyor. İki nüshadan oluşan metinde, İçişleri Bakanı Soylu ve Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’nun imzaları için yer açılmış. Çavuşoğlu bir nüshaya paraf, diğerine ise imzasını atmış. Soylu henüz imzalamamış… 

Fotoğrafın resmî bir niteliği olmadığı, gerek çekilen mekânın yersizliği, gerekse de tam çekilme anında, özellikle Çavuşoğlu’nun fotoğrafı çeken kişiye bir şeyler söylemeye çalışmasından anlaşılıyor. Bir resmî yemek öncesinde her iki taraftan birisinin diğerini yanına çağırarak, “Gel şurada tenhada, yaptığımız anlaşmayı gösterir bir fotograf çekinelim” havası seziliyor.

Fotografı ilginç kılan, Norveç vatandaşına geçici süreliğine, pasaport olmaksızın sadece kimlik ile Türkiye’ye giriş izninin verildiğini belirtir yazının, yalnızca Norveç Dışişleri Bakanı Anniken Huitfeldt tarafından sosyal medyada paylaşılması. Ne Çavuşoğlu’nun ne de T.C. Dışişleri Bakanlığı’nın resmî hesabında böyle bir paylaşım yapılmıyor.

Çavuşoğlu ve T.C. Dışişleri Bakanlığı sosyal medya hesabının, Norveç Dışişleri Bakanı’nın ziyaretine önem yüklemediği her şekilde anlaşılıyor. Norveçli mevkidaşı ile gelen İrlandalı Bakan da, yaptığı paylaşımda Birleşmiş Milletler’in Suriye’nin kuzeyindeki insanı yardımlar için çıkarılmış 2585 no’lu kararı için özellikle görüştüklerini söylerken, Türk tarafı bunu üstünkörü geçiyor…

Türk tarafınca her nedense paylaşıma gerek görülmeyen ama Norveçli Bakan’ın yayımladığı bu görüntü Türkiye sosyal medyasında tartışma yaratıyor. İnsanlar haklı olarak, Türklerin yaptığı vize başvurularını çok sık eleyip dokuyan Norveç’in, kendi vatandaşlarının bir süreliğine de olsa ülkemize elini kolunu sallayarak girecek olmalarındaki haksızlığa isyan diyor. İmzacıları onursuzlukla suçluyor.  

T.C. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü daha sonra bir yazılı açıklama gereği duyarak, Norveç pasaportlarındaki çip yetersizliği nedeniyle, böylesine geçici bir anlaşmaya gidildiğini belirtiyor. Açıklamadaki o cümle şöyle devam ediyor: ….turizm sektörünün talebi üzerine Norveçlilerin bu yıl ülkemize gelebilmeleri için…” Böylece, karşılıklılık ilkesine uymayan bu anlaşmaya gerekçe gösterilen turizm, T.C. vatandaşlarınca bir kez daha günah keçisi ilan edilmiş oluyor…

Sosyal medya kullanıcısının, “Neyin pozunu veriyor, gururla?” sorusunun yanıtı ise aslında basit: Her iki taraf da seçmenine direk poz veriyor. Dünyanın en ahlaklı insanları olduğuna inandığım Norveçliler, başta Stoltenberg gibi bir militarist düş kırıklığını başta olmak üzere, popülist politikacılar çıkarabiliyor. Bu politikacılar ülkemize turist olarak gelen vatandaşlarını “asla rejimi eleştirmemeleri gerektiği!” konusunda uyarırken, kendileri o insanlarla yararcı anlaşmalar imzalıyor. 

Çavuşoğlu ise kendi seçim bölgesi olan Akdeniz insanına yani Türkiye turizminin gözbebeği bir beldeye selam çakıyor. Böylece AKP siyasi rejiminin, işleyiş olarak karşısında olmasına rağmen döviz girdisi sağladığı için istemeyerek de olsa ayrıcalıklı gördüğü turizm sektöründen haberi olmayan sosyal medya izleyicisi isyan ediyor.

Akdeniz bölge insanı, özellikle de Çavuşoğlu’nun şehri Alanya’da ise yerel basın anlaşmayı “müjde” olarak manşete taşıyor. Şehri kuşatan, hatta teslim alan sağcı anlayış ülke gündeminden soyutlanmış olarak “onur, gurur” kelimelerini kaldırıp atarak, halkı çökmekte olan bu yönetime razı etmeye çalışıyor. Yoksulluğun karşısına onursuzluğu koyarak… Ne acınası bir ikilem…