Dokuz buçuk hafta

20 Nisan 2018 Cuma

Zaman görecedir.
Sizin için uzun olan bir süreç bir başkası için kısa olabilir.
Ya da sizin için hızla geçen zaman bir başkası için yerinde sayabilir.
Zamanın hızı sizin onu algılayışınıza bağlı olarak değişir.
Ve o zaman içinde ne yaptığınıza.
Önümüzdeki 65 günün bu ülke için ne anlama geldiği...
Sizin o süreci nasıl gördüğünüzle yakından bağlantılıdır.
Eğer zor ve sancılı olacağını düşünürseniz...
Paniğe kapılırsanız...
Gözünüzde büyütürseniz...
O sürece çok şey yüklerseniz...
Fazla hareket ederseniz...
Aklınız bir gider bir gelirse...
Kararsızlık içinde debelenirseniz...
Önünüzdeki dokuz buçuk hafta, dokuz buçuk gün gibi geçer gider.
Hiçbir şeye yetişemezsiniz.
Hiçbir şeyi değiştiremezsiniz.
Kendinizi ve hatalarınızı tekrarlamaktan öteye gidemezsiniz.
Ve bölünüp yönetilmiş bir halde...
Yanlış kararlar ve temkinsiz adımlar neticesinde...
Bir kez daha kaybedersiniz.
Yok eğer bu dokuz buçuk haftayı hiç paniklemeden, ne yapmanız gerektiğinin bilinciyle, sakin sakin geçirirseniz...
Kararlarınızda net, isteklerinizde ısrarcı olursanız...
Meselenin adını açık bir şekilde koyar...
Tuzakların üzerinden akıllıca atlar...
Sizden bekleneni değil beklenmeyeni yaparsanız...
Sadece bir kez birleşir tek ve ortak bir aday çıkarırsanız...
İktidarı şaşırtırsınız.
Dünyayı şaşırtırsınız.
Uygarlık tarihini şaşırtırsınız.
Ve o an...
O dokuz buçuk haftalık zaman sizin lehinize yavaşlar;
İktidarın aleyhine hızlanır.
Dokuz buçuk hafta...
İktidarın tüm hesaplarını geçersiz kılmak, bekleneni yapmamak, bambaşka
bir akılla dünyayı şaşırtacak kararlara imza atmak için mükemmel bir zamandır.
Bu fiilen çok kolay ama fikren çok zor mucizenin gerçekleşmesi için...
Daha güzel günlerin hayalini kurmak için...
İmkânsızı başarmak zorundasınız.
İktidar muhalefetin;
“Ama”larla dolu gerekçeleri sıralayacağını iyi biliyor.
Uyuşmayan prensipleri listeleyeceğinden emin.
Geçmiş üzerinden nedenler öne süre süre, herkesin birbirinden uzaklaşacağına güveniyor.
Birlikte davranamamanın bahanelerinin sonsuzluğundan medet umuyor.
İktidar işini biliyor.
Ama sadece işini biliyor.
Muhalefetin bu beklentileri boş çıkaracak ve iktidarı tepetakla kolayca
aşağıya indirebilecek mucizevi bir birleşmeyi gerçekleştirme ihtimalini hiç aklına getirmiyor.
Bu ihtimalin gerçekten hiç olmaması...
Bu ülke için bir ölüm fermanı anlamına gelir.
Bu ihtimalin gerçekleşmesiyse...
Ufukta yazılmayı bekleyen muhteşem bir kurtuluş destanı var demektir.
Şimdi açın akıl defterlerini, ilk sayfasına defalarca yazın.
Kader yoktur. Tercih vardır.
Kader yoktur. Tercih vardır.
Kader yoktur. Tercih vardır.
Dokuz buçuk hafta...
Hızla ortak bir adayda anlaşmak için yeterince geniş ve muhteşem bir zamandır.
 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yanık saraylar 4 Ağustos 2021
Patron çıldırdı 30 Temmuz 2021

Günün Köşe Yazıları