ABD: Ambargo koyarım! AKP: Olur, ambara koyalım!

13 Haziran 2019 Perşembe

Hafta başında televizyonlarda, “Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’ndan sert açıklama” diye başlayan altyazı geçince, “Hah işte” dedik, Bakan cevap veriyor! İkinci başlığı görünce anladık ki; cevap, ABD Savunma Bakan Vekili Shanahan’ın mektubuna değil, İzlanda’ya!
6 Haziran tarihli mektuba henüz resmi bir açıklama yok. Kıyısından köşesinden, “Aslında müttefikimiz şunu demek istemiş” gibi çeviriler var.
Anlaşılan, AKP katlarında farklı bir dil kullanılıyor.
ABD diyor ki:
“Seni tehdit ediyorum...”
AKP çeviriyor ki:
“ABD, sorunları teşhis ediyor...”
ABD diyor ki:
“Dediğimi yapmazsan ekonomin çöker, çok kırılgan...”
AKP çeviriyor ki:
“Müttefikimiz ekonomimize kıyamayacağını söylüyor...”
ABD diyor ki:
“Ambargo koyarım...”
AKP çeviriyor ki:
“Haklısın, ambara koyalım...”
İngilizceden Türkçeye bu kadar güzel çeviri olur!
AKP iyi çeviriyor vesselam...

***

Konunun kara mizah tarafı bir yana; AKP, Amerikan Savurma Bakanlığı, affedersiniz Savunma Bakanlığı tarafından gönderilen, Trump yönetiminin üslubuyla kaleme alınan mektuba nasıl bir karşılık verecek?
Yukarıdaki “çeviri” ölçeğinde bir mektup bekliyoruz. Bu mektuptan önce perde gerisinde görüşmelerin olmaması mümkün değil.
Şöyle bir öneri götürülürse şaşırmayız:
“Bu S-400’leri sota bir yere koyalım... Ne istiyorsanız onu yapalım. Şu aşamada alımı zaten ileri bir tarihe erteledik... Ancak kamuoyu önünde size kafa tutmuş, verdiği karardan dönmemiş gibi cümleler kuralım...”
Gidiş bu yönde görünüyor...
Daha geniş ölçekte bakıldığında dış politika ve savunma alanında da tıpkı ekonomide, eğitimde, sağlıkla, kısacası tüm iç konularda olduğu gibi denemeyanılma yöntemiyle hareket ediliyor. İç konularda yaptığınız hatalar, deyim yerindeyse içte kalır. Ancak dış politika öyle değildir, er geç önüne konur.
Maddi-manevi bedeli de ağır olur...
100 adet almayı planladığımız F-35 uçaklarının henüz ilk 4’ü hazır, onu da vermeyiz, diyorlar. Maliyet konusunda net açıklama olmasa da ödediğimiz para 2 milyar doların üzerinde...
S-400’ler için de Rusya’ya yapılan ödeme de 2 milyar doların üzerinde...
Birini ötekiliyle çarpıp milyar dolarları heba etmenin hiç sorumluluğu olmayacak mı?

***

Türkiye’nin kendisini dünyaya kabul ettirmesi için salt Kurtuluş Savaşı yetmemiştir. Uluslararası alanda yer alması için kolay olmayan bir süreç geçmiştir. 1923’te Cumhuriyetin ilanından sonra başta ABD, İngiltere, Fransa olmak üzere batı yıllarca Ankara’ya büyükelçilik açmadı.
Emperyalist ülkeler şöyle düşündü:
“Mustafa Kemal, cephede kazandı, ama devlet kurmak için bu yetmez. Uluslararası meşruiyeti sağlayamaz. Kurduğu devlet birkaç yılda çöker.”
Bu düşünceyle Ankara’ya taşınmadılar. Ancak 6 yıl sonra 1929’dan itibaren, Türkiye’nin uluslararası saygınlığının arttığını kabul ederek başkente geldiler.
Sözün özü, tam bağımsızlığını emperyalizme her alanda meydan okuyarak elde etmiş Türkiye’yi temsil edenler, bunun bilinciyle hareket etmelidir.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

ABD gezisi iptal gibi! 25 Nisan 2024
ABD ile Hamas gerilimi! 24 Nisan 2024
Istakozgiller! 23 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları