Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
ABD’yi çıldırtan, Rusların stratejik belirsizliği - Pepe ESCOBAR
Antik Yunan’da tanrıların elçisi olan Hermes'in Slav muadili Mariya Zaharova, tarihe geçen şu sözlerle tarif etti gerçeği: “15 Şubat 2022, Batı savaş propagandasının başarısız olduğu gün olarak tarihe geçecek. Tek kurşun bile atılmadan aşağılanıp yok edildiler...” Moskova yönetimi, taleplerini ve kırmızı çizgilerini ayrıntılandırırken, Çinli kumandan ve filozof Sun Tzu'nun yaklaşımından bir an bile olsun sapmadı ve bir kez daha onun “savaşmadan kazan” ilkesini uyguladı.
SON BİR ŞANS
Duma Putin’den, Donetsk ve Luhansk halk cumhuriyetlerini “ayrı, egemen ve bağımsız” birer devlet olarak tanımasını talep etti. Nihai karar, konuşmasında kararının hangi yönde olacağını ima eden Putin'e ait. Putin, geçen sekiz yılda Donbass'ta yaşananları “soykırım” olarak nitelendirirken bile “Donbass'ın sorunlarını çözmek için her şeyi yapmalıyız, ancak yapacaklarımız Minsk Anlaşması’nın uygulanmasına bağlıdır” dedi. Bu sözler Kiev'e, BM Yasası olarak kabul edilen ve Amerikalıların 2015'ten beri fiilen sabote ettiği Minsk Anlaşmasını uygulama konusunda bir şans daha verildiğini düşündürüyor. Ayrıca, Rusya Güvenlik Konseyi, "Donetsk ve Luhansk'a karşı devreye sokulacak muhtemel provokasyonlardan Avrupa ülkelerinin sorumlu tutulacağını" açıkladı. Açıklama, Rusya Güvenlik Konseyi Sekreteri Nikolay Patruşev'e aitti; araba farına yakalanmış bir geyiği andıran Jake Sullivan'a değil.
10 MİLYAR DOLARLIK ORDU
Rusya Federasyon Konseyi Sözcüsü Valentina Matviyenko, Rusya'nın olası “müdahalesinin” tek şartını açıkladı: “Ukrayna silahlı kuvvetlerinin Donetsk ve Luhansk'ı işgal etmesi durumunda, Rusya'nın tepkisi, saldırganlığın boyutu ölçüsünde orantılı olacaktır.” Bu noktada Şansölye Scholz bile çekingen bir tavırla, Rusya'nın Donbass’ta milyonlarca Rus pasaportu sahibini neo-Nazi şok mangalarından kurtarmak için “Koruma Sorumluluğu” (R2P) protokolünü devreye sokma hakkına sahip olacağı konusunda hemfikir.
Bu şok mangaları arasında, Avrupa'nın dört bir yanından neo-Nazi toplayan, üniformalarında SS Wolfsangel kol yamaları kullanan ve şimdilerde Ukrayna Ulusal Muhafızları’na dahil olan Azak Taburu da var. Hedef elbette, ABD merkezli Academi (Blackwater) ve Birleşik Arap Emirlikleri merkezli Lancaster 6 özel savaş şirketleri ile CIA kontrolündeki Ukrayna istihbaratı ile işbirliği halinde 10 milyar dolarlık bir “lejyoner ordusu” kurmak.
Pepe Escobar
İKİ ÖNEMLİ GELİŞME
Amerikan psikolojik harp aygıtı, son birkaç gün içinde yaşanan gerçekten önemli iki gelişmeyi perdelemeyi başardı.
1) ABD'ye ait Virginia sınıfı bir denizaltının Rus karasularını fiilen işgali
2) Hemen akabinde Rus MIG-31K savaş uçaklarının nükleer kapasiteli hipersonik Kinzal füzeleri ile donatılmış şekilde Kaliningrad'a gidişleri Rus stratejist Andrei Martyanov'a göre “Rusya'nın stratejik belirsizliği ABD için oldukça ürkütücü, zira ABD olası bir sahte bayrak operasyonundan sonra kendisini neyin beklediğini bilmiyor...” Temas hattının hemen önünde, ölümcül 120 mm Grad roketleri ile donatılmış 150 binden fazla askerin; Blackwater tarafından eğitilmiş binlerce lejyonerin ve savaş başlıklarının parçalara ayrılarak havaya uçtuğunu düşünün.
ÇARE ‘BİYOLOJİK SAVAŞ’
Rus basını, Şoygu tarafından sözü edilen, Hokkaido ve Kamçatka arasındaki Kuril Adaları’nda gerçekte ne yaşandığı epey tartıştı. İlk yorumlar, bir Rus gemisinin Amerikan denizaltısına uyarı torpidoları fırlatmış olabileceği yönündeydi. Gerçekte olan şuydu: ABD denizaltısı bir Rus denizaltısı tarafından tespit edilmiş, bir tarama yapılmış ve ardından Mareşal Şapoşnikov fırkateyni, davetsiz misafiri uzaklaştırmak için bir sonar kullanmıştı. Bu oldukça kibar bir tavırdı. Aksi halde ABD denizaltısı batmış olabilirdi. İşte, ABD’nin denizlerdeki üstünlüğünü kaybettiğine dair bir örnek daha.
Uluslararası raporlara göre, ABD ordusu uzay, hipersonik ve siber gibi kilit alanlarda bir durgunluk yaşıyor. Buna paralel olarak, birbirine bağlı üç alanda ise “ilerleme” var: Yapay zekâ, C3 ve mikroelektronik. Bunların yanı sıra bir alanda daha ilerleme var: biyoteknoloji. Bu da gerileyen imparatorluk cephesinde umutsuzluğun arttığına işaret ediyor: Biyolojik savaş son seçenekleri. 4 Şubat'ta Rusya ve Çin tarafından yapılan ortak açıklamada, ABD'nin biyolojik silah laboratuvarlarına işaret edilmesi hiç de şaşırtıcı değil.
‘TAOCU KEŞİŞLER GİBİ...’
Moskova, taleplerini ve kırmızı çizgilerini ayrıntılandırırken “Sun Tzu'nun yaklaşımından bir an olsun sapmadı” demiştik: Gerekli mercileri, Washington ve Brüksel’in kontrolündeki paralı askerlerin Donbass'a saldırması durumunda, söz konusu askerlerin yanı sıra tüm NATO güvenlik sistemlerinin de paramparça edileceği konusunda kesin bir dille uyardılar.
Ruslar şimdilerde tıpkı Taocu keşişlerden oluşan bir ordu gibi bekliyorlar; “Teknik ve askeri” yanıtları ise hazır. Ve Amerikalıları çıldırtan, bir kez daha Rusların stratejik belirsizliği. Batı yavaş yavaş, Doğu Avrupa'nın güvenliği ve füze konuşlanması gibi konuların müzakere edilmesi gerektiğinin farkına varıyor. Çünkü Putin, Şoygu ve Gerasimov'un bundan sonra neler yapabileceği gerçekten bilinmiyor.
YAZAN: PEPE ESCOBAR, STRATEGIC CULTURE
ÇEVİREN: M. BİROL GÜGER
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
-
Mezhep çatışması değil insanlık suçu
-
Emekliye bayram ikramiyesi ne kadar olacak?
-
Alfa Romeo'nun ilk elektrikli modeli: Junior Elettrica
-
'Kayyum atamaları, hukuksuzluk ve kontrollü kaos'
-
AKP’de kongre öncesi hazırlığı devam ediyor: Prof. Kalay
-
Emeklilerin Gözü Bayram İkramiyesinde: Beklentiler Karşı
-
Hutbelerde Bunlara Dikkat Edin!
-
Ekonomist Atilla Özkan'dan Şok Eden Enflasyon Yorumu!
-
Trump döneminde ABD ve dünya nereye gidiyor?
-
Yurttaşın Ekonomi Çığlığı:
En Çok Okunan Haberler
-
İmamoğlu farkı açıyor!
-
Oyuncu Şinasi Yurtsever hayatını kaybetti
-
İsrail Şam'ı vurdu!
-
MSB'den açıklama geldi!
-
Yeni Akit yazarı görevinden uzaklaştırıldı
-
Özgür Özel istifasını istemişti: Yusuf Özcan istifa etti
-
Erdoğan, 92 yaşındaki yurttaşa el öptürdü
-
Kanserle mücadele eden Tanyeli'den kötü haber!
-
'CHP'ye ve bana açılan davaların savcılığına soyundu'
-
Sergen Yalçın'dan Galatasaray'a uyarı