Olaylar Ve Görüşler

Mağduriyetle geldiler, mağdur ederek gidecekler

10 Mayıs 2019 Cuma

Toplum vicdanında tedavisi asla mümkün olmayan, tarihimize kara bir leke olarak geçen üç fidanın darağacına gönderildiği gün, YSK İstanbul seçimlerini iptal ederek 23 Haziran’da seçimlerin yenilenmesi kararını verdi. Denizl’er, Yusuf’lar; bundan tam 50 yıl önce, yine bir 23 Haziran gününde tam bağımsız Türkiye’de; özgürlük, eşitlik, demokrasi, hakça paylaşım talepleri ile fikir kulüplerini kurmuşlardı. O günden bu güne bizler açısından taleplerimizde değişen bir şey yok. Yine üretimin yaygınlaştırılması, işsizliğin azaltılması, yoksulluğun önlenmesi, sosyal adalet, hakça paylaşım, hukukun üstünlüğü, özgür basın, herkese ücretsiz sağlık hizmeti, akılcı bilimsel eğitim diyerek seçmenden oy isteyeceğiz.

En önemli parametre, yine ekonomi olacak
YSK’nin iptal kararının akşamında, Sayın İmamoğlu’nun şartları kendi lehine çeviren, psikolojik üstünlüğü ele alan, haklı talepler ve toplum vicdanındaki mağduriyete seslenen “Anamın ak sütü kadar helaldir” konuşmasının yarattığı moral ve motivasyonla 23 Haziran’da sandığa gidiyoruz. Yenilenen seçimde de yurttaşlarımızın tercihini belirleyecek en önemli parametre, yine ekonomi olacak. Bir siyasi liderin dediği gibi “Tencere hükümet devirir.’’ Ekonomik koşulların daha da ağırlaştığı bir süreçte seçimleri daha yüksek bir oy oranı ile kazanacağımıza yürekten inanıyoruz. Fakat kendi aramızda da konuştuğumuz bazı endişeleri de göz ardı edemeyiz... Haziran sonunda ya seçmen tatile giderse? Ben buna kesinlikle katılmıyorum. Değil tatile gitmek evde oturup sandığa gelmemek bile söz konusu olamaz, düşünülemez. Çocuklarımızın, torunlarımızın huzur içinde bir Türkiye’de gönül rahatlığı ile güneşli güzel günlerde tatile çıkabilmeleri için biz 10 milyon seçmen, 16 milyon İstanbullu tatile çıkmayacağız.

Geniş bir sandık ittifakı
Bir diğer endişe sandıklarda hile olabilir mi? Bundan önceki seçimlerde olduğu gibi sandıklara sahip çıkacak, tüm tutanakları alacak, sandık başı manipülasyonlara asla izin vermeyeceğiz. Seçmen iradesinin sandığa tam yansıması için her türlü demokratik çabayı göstererek, propaganda sürecinde sağduyulu olacak, tahriklere kapılmayacağız, kışkırtmalara alet olmadan, kimseyi karşımıza almadan, Sayın İmamoğlu’nun özlediğimiz o kucaklayıcı dilinin samimiyeti ile farklı siyasi görüşlere saygılı, geniş bir ittifakla sandığa gideceğiz. Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun oluşturduğu ittifakı daha da genişleterek; sahillerin işgaline direnen, beton yığınlarından şikâyet eden, kuzey ormanlarının, su havzalarının tüketilmesine baş kaldıran geniş halk yığınları ile sandıkta buluşacağız. İhtişama, kibre, lükse, israfa isyan eden AKP seçmeni ile bu cepheyi daha da genişleterek, kurumsal ittifaklardan öte milletle ittifak yapacağız.

Umudu inançla başarıya çevirmek
Büyük kitlelerin umudu haline gelen İmamoğlu’nun 19 günlük İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı süresinde yerine getirdiği su, ekmek, ulaşımda indirim, gençlere, kadınlara ve dezavantajlı gruplara yönelik destekleyici adımların çok daha fazlasını yapacağını, verdiği her sözü eksiksiz yerine getireceğini anlatacağız. Her birimiz birer İmamoğlu olacağız, alacakaranlıkta kalkacağız, her eli sıkacak, her eve gireceğiz. Bu siyasi ve hukuki krizi, Türkiye’nin önünü açmak için çoğulcu demokrasiye olan inancımızla fırsata dönüştüreceğiz. İmamoğlu’na oy değil, gönül veren sade seçmen Sonuç olarak kazanacağımıza inancımız tam. 31 Mart seçimlerinde İmamoğlu’na oy değil, gönül veren sade seçmen de İmamoğlu’nun açık ara farkla kazanacağına inanıyor. Kapalı kapılar ardında AKP’li yöneticiler bile sonun başlangıcını görüyor, çünkü mağduriyetle geldiler, mağdur ederek gidecekler.

Dr. Bülent Kerimoğlu
Bakırköy Belediye Başkanı  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları