Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
RTÜK ne yapıyor? - Erol Türk
Seçimler yaklaşırken, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) bağımsız yayın yapan muhalif kanallara peş peşe verdiği ekran karartma ve ağır idari para cezaları halkın haber alma hakkına vurulan bir darbedir. RTÜK Yasası’nın amaç ve kapsam başlıklı birinci maddesi radyo, televizyon yayın hizmetlerinin düzenlenmesi ve denetlenmesine, ifade ve haber alma özgürlüğünün sağlanmasına ilişkin usul ve esasları belirlemiştir.
Sansür aygıtı
RTÜK üyelerinin seçimi de anayasaya ve yasanın birinci maddesinin amacına aykırıdır. Çünkü radyo ve televizyon yayınlarını denetleyecek ve düzenleyecek kurulun üyelerini siyasi partiler değil, yayıncı kuruluşların kıdemli yöneticileri ve programcıları, yani mesleğin ustaları seçmelidir. Siyasi partilerin seçtiği üyeler kendilerini seçen siyasi iradenin istekleri doğrultusunda karar vermek zorundadırlar. Bu da ifade ve haber alma özgürlüğünün kısıtlanması hatta tamamen yok olması sonucunu doğurur. Nitekim yaşadığımız ekran karartma, program durdurma ve ağır idari para cezaları RTÜK’ü iktidarın sansür aygıtı haline getirmiştir.
İktidarın, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın, iktidara ait belediyelerin eleştirilmesi ekran karartma, program durdurma veya ağır idari para cezası olarak yayıncı kuruluşa geri dönmektedir. Bu kabul edilebilir bir uygulama değildir. Gelişmiş demokratik ülkelerde radyo ve televizyon yayınlarını denetleyen kurumlar yasalarla tanınmış ifade özgürlüğü ve basın yayın özgürlüğüne saygılıdır. Halkın haber alma hakkına asla engel olamaz. Özellikle bağımsız yayın yapan kuruluşlara sansür uygulayamaz.
Yetki gaspı
Anayasaya göre hiçbir organ, makam veya merci kaynağını anayasadan almayan bir yetkiyi kullanamaz. RTÜK Yasası’yla kurumca uygulanacak yaptırımlar belirlenmiştir. Ancak RTÜK yargıya ait yetkileri gasp ederek, kendini yargı makamı yerine koyarak, orantısız yaptırımlar uygulayarak yoluna devam etmektedir. İktidarın seçtiği üyeler yargısız infaz yapmaktan çekinmemektedirler.
Verilen haberler gerçekdışı ise habere konu olan kişi veya kurum mahkemeden tekzip kararı alabilir. Ancak iktidar ve yandaşlarına mahkemeden tekzip kararı alınması uzun bir yol olarak görünmekte, devreye RTÜK girmekte, yargıya ait yetkileri kullanarak yayıncı kuruluşlara ağır yaptırımlar uygulamaktadır.
Anayasaya göre basın hürdür, sansür edilemez. Fakat RTÜK iktidara sırtını dayadığı için anayasanın emredici hükmüne rağmen yayın durdurma, ekran karartma cezaları verebilmektedir. İktidarlar gelip geçer ama kurumlar kalıcıdır. RTÜK’ün de demokratik ülkelerde olduğu gibi ifade özgürlüğünü, halkın haber alma hakkını koruması gerekir.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
-
Alfa Romeo'nun ilk elektrikli modeli: Junior Elettrica
-
'Kayyum atamaları, hukuksuzluk ve kontrollü kaos'
-
AKP’de kongre öncesi hazırlığı devam ediyor: Prof. Kalay
-
Emeklilerin Gözü Bayram İkramiyesinde: Beklentiler Karşı
-
Hutbelerde Bunlara Dikkat Edin!
-
Ekonomist Atilla Özkan'dan Şok Eden Enflasyon Yorumu!
-
Trump döneminde ABD ve dünya nereye gidiyor?
-
Yurttaşın Ekonomi Çığlığı:
-
'Erken kaos bekliyorum' Fatih Ergin açıkladı!
-
Türkiye’de siyasi ve toplumsal baskı artıyor
En Çok Okunan Haberler
-
İmamoğlu'ndan YÖK raporuna suç duyurusu!
-
Hukuksuzluk bitti, gazetecilik beraat etti
-
İktidarın 'anayasa' hesapları
-
Okuyan'dan kritik değerlendirme
-
Özel'den TBMM Başkanı Kurtulmuş'a 'süreç' çağrısı
-
Çakarlı cipin sahibi ne kadar vergi ödedi
-
O şartı sağlayanların aylıkları artacak!
-
Yılmaz Erdoğan'dan Bahçeli'ye 'teşekkür' telefonu
-
Beykoz Belediye Başkanı Alaattin Köseler tutuklandı!
-
Alaattin Köseler görevden uzaklaştırıldı!