Zeynep Oral
Zeynep Oral zeynep@zeyneporal.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

İşkencenin tarifi nedir?..

21 Eylül 2012 Cuma
\n

Grup Yorum’a tahammülsüzlük

\n

\n\n\n

\n\n\n

\n

1973 yılının Eylül ayıydı. Salvador Allendenin sosyalist Şilisinde Pinochet ve yandaşlarının faşist darbesi yönetime el koyar. Ülkedeki tüm sol partililer, komünistler, sosyalistler, suçlu sayılır artık Hepsi tutuklanır. Hapishaneler dolup taştığı için, tutuklananlar Şili Ulusal Stadyumuna tıkılır. Sistematik işkence orada da sürer Tutuklananlar arasında ülkesinin tiyatro ve şarkı geleneğini, çağdaş direniş müziğine ve şarkılarına dönüştüren Victor Jara da vardır. Stadyuma getirildiğinde gitarı hâlâ elindedir. Çok hırpalanmıştır ama gitarını çalmakta ve Unidad Popuların (Halk Cephesinin) şarkısıVenceremosu söylemeye çalışmaktadır. Tutuklular ona eşlik eder. Bir subay gitarı alır parçalar, askerler Jaranın parmaklarını kırar Victor Jara devam eder memleketinin direniş şarkılarına Sonra, sonra başına inen dipçikler, sonra, sonra bedenine saplanan 44 kurşun, sonra tutuklulara ders olsun diye ellerinin kesilip tribünlerin önüne asılması Sonra Jaranın ölümsüzlüğe kavuşması Victor Jara ve şarkıları hâlâ yaşıyor. Ölümünün 30. yıldönümünde stadyuma onun adı verildi. Pinochet ise çoktan lanetlendi.

\n

Son zamanlarda sık sık Victor Jarayı düşünmem neden acaba? Yok canım bizim ülkemizde böyle şeyler hiç olur mu? Elbette ki olmaz! Ne askeri darbede ne de sivil darbede!

\n

İçinizdeki kimi kötü niyetliler (!) Grup Yoruma yapılanlar nedeniyle Victor Jarayı düşündüğümü sanacak! Haşaa! Durun henüz kimsenin kulaklarını, ellerini kesmediler.

\n

Topu topuna katıldıkları bir yürüyüş sırasında derdest edilenler arasında Grup Yorum üyesi iki sanatçı da çevik kuvvet aracına tıkıldı. Orada artık Allah ne verdiyse, polis copu, polis tekmeleri, polis yumruklarıyla karşılandılar. 14 saat o aracın içinde artık ne olduysa

\n

Grup Yorum direnişi

\n

Sonuçta, Grup Yorumun keman çalan Dilan Balcının bedeni morluklar içinde, zor yürüyor, kolunu zor kullanıyor; grubun solisti Selma Altının bir kulağı duyma yetisini yitirdi iddialarına karşılık, emniyet müdürlüğünden zinhar işkence yoktur açıklamaları yağdı, tam tersine polislerde morluklar oluştu, şapkaları ezildi diye ayrıntılı bilgiler verildi

\n

Diyeceksiniz ki Adli Tıp var! Yaa öyle mi? Siz güveniyor musunuz Adli Tıpa? Ben hayır!

\n

Ben Grup Yorumu kuruldukları günden beri izlerim. 12 Eylül faşizminin, üzerimizden silindir gibi geçtiği dönemde, bir avuç genç, müzik yapan benzerleri, yaşıtları arasından sıyrılmış, “Grup Yorumu kurmuştu. 1985ti.. O korkunç sindirilmişliğin içinde direnişe öyle büyük bir açlık vardı ki, şarkıları, türküleri hemen kulaktan kulağa, ağızdan ağıza yayıldı. Dirençleri sonsuzdu ve birçok çevreye örnek oluşturuyordu. Kuruluşlarından bir iki yıl sonra ilk plaklarıSıyrılıp Gelen yayımlandı, ardından diğerleri O gün bugün elemanları hep değişti. Ama baskıya, haksızlığa direnişleri değişmedi. O gün bugün müziklerini, sınıf bilinciyle, dillerin kardeşliği ve demokratik mücadeleyle bütünlediler. O günden beri nice zulüm, işkence, yasaklama ve baskılardan geçtiler ama yılmadılar. Yüz binleri bir araya getiren konserleri olay oldu.

\n

Ama son günlerde hak hukuk öyle bir yola girdi ki, Grup Yorum konserine alınmış biletler bile mahkemelerde suç unsuru olarak delil bile sayıldı.

\n

İşkence nasıl ölçülür?

\n

Bir müzisyenin tekme tokat kulak zarının patlatılması işkence midir, değil midir? Yani parmakları kırılmadı, kulakları kesilmedi, organlarına elektrik verilmedi diye işkence yok mu diyelim?

\n

Birkaç gün önce Ankarada 4+4+4e karşı bir yürüyüşe gitmek için evinden çıktığında 20 yaşındaki Eylem Ataş sapasağlamdı. Etkinlik alanına girerken polis copu gözüne indi, ardından biber gazıŞimdi bir gözünde yüzde 80 görme kaybı

\n

Bu işkence mi, değil mi?.. İşkence, kiloyla, tonla tartılamaz, metreyle ölçülmez. Hele hele her söylemi bir hadise olan birileri işkenceye sıfır tolerans diyerek caka sattı diye, işkence ortadan kalkmaz!

\n

Ama bakın bunun bir ölçüsü var:

\n

Eğer siz işkenceciliği ve tecavüzcülüğü saptanmış, kanıtlanmış, kitaplarla, tanıklıklarla, yazılı belgelerle ortaya konmuş, işkenceden hüküm giymiş birini (S.Selim Ay) ödüllendiriyor, yüceltiyor, terfi ettiriyorsanız Böyle birini terörle mücadeleden sorumlu emniyet müdür yardımcılığına atıyorsanız O zaman tüm kolluk görevlilerine, İşkenceye devam! mesajı vermiş olursunuz!

\n

Tüm kadın örgütleri Biz bu katili, işkenceciyi tanıyoruz pankartları taşıyarak Emniyet önünde gösteri yapıp görevden alınıp yargılanması için kampanya açmışken, siz yok öyle şey, adamımı kimseye yedirtmem diyorsanız Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Türkiyeyi bu adam yüzünden mahkûm ettiği halde, siz televizyonda millete yok böyle bir şey diyebiliyorsanız O zaman baş işkenceci siz olursunuz

\n

zeynep@zeyneporal.com

\n

\n\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Her daim Yaşar Kemal 27 Şubat 2025
Maria ve Ötekiler 23 Şubat 2025

Günün Köşe Yazıları