Yuh Mektubu

07 Ocak 2014 Salı

Sayın Cumhurbaşkanı, Abdullah Gül Beyefendi,
Anladığım kadarıyla mektup arkadaşlığını seviyorsunuz.
Uzak kıtalardan kendinize ilginç mektup arkadaşları edinmişsiniz.
Onlar size içtenlikle ne yapıp yapmamanız gerektiğini söylüyorlar ve siz de yine içtenlikle onların sözünü harfi harfine dinliyorsunuz.
Bu bilgiye istinaden kabul ederseniz ben de naçizane sizin mektup arkadaşınız olmak istiyorum.
Ama benim sizden yapmanızı isteyeceğim herhangi bir şey yok.
Ben mümkünse sizden bazı şeyleri yapmamanızı istirham edeceğim.
Malum, ülkemizin ve milletimizin huzurunu kaçıran bu hadiselerin şeytan üçgeninin bir köşesinde de siz varsınız.
Aslında Cumhuriyet rejimiyle yönetilen bir ülkenin cumhurbaşkanısınız.
Ama devleti kuşatan ve “Hizmet”, “Hareket”, “Cemaat” veya “Câmia” gibi farklı isimlendirmelerle anılan ve okyanus ötesinde konuşlanan bir grubun lideri olan, bir dudağı yerde bir dudağı gökte o Dev’in vezir-i âzamı gibi davranmakta bir sakınca görmüyorsunuz.
Kendinizi Peri Padişahı gibi hissetseniz de şimdilik vezir makamından uzaklaşmamaya özen gösteriyorsunuz.
Bu arada mektup arkadaşlığını sevdiğiniz gibi, posta güvercini beslemeyi de seviyorsunuz.
Sonra o güvercini bir öpücükle avucunuzdan okyanus ötesine uçuruyorsunuz.
Hayvancağız kıtalar aşıyor, denizler üzerinden uçuyor, verilen adrese konuyor.
Oradan gagasında bir mektupla dönüyor.
Ne o?
Okyanus ötesinde yaşayan Dev, meğer size bir “sulh” mektubu göndermiş.
İçi tehditlerle dolu.
Bunları diyor, git diyor, Başbakan’a diyor (ki o şahıs bu hikâyede bundan sonra Peri Padişahı’nın üvey oğlu olarak anılacaktır) bir bir söyle diyor.
O ve etrafındakiler ayaklarını denk alsınlar diyor.
Yoksa diyor, ben de benim yüzde elliyi zor tutuyorum diyor.
Sonra size kanunlardan söz ediyor.
Hizmet hareketinin önünün kesildiğinden falan bahsediyor.
Okyanus ötesinde yaşayan o bir dudağı yerde bir dudağı gökte Dev, siz Peri Padişahı’na, “Diyaloğa açığız, git üvey oğluna bunu da söyle!” diyor.
Siz Peri Padişahı da emri ikiletmiyor, bu mektupta yazılanları üvey oğlunuza uçuruveriyorsunuz.
O üvey oğlan da “Hop! Top bende şimdi!” diye bu mektubu kendi güvercinlerine fısıldıyor.
Onlar da cik cik bize anlatıyorlar.
Yaşadığı ülkeyi seven ve bu toprakları sizlerin (Siz dediğim Dev, Peri Padişahı ve Peri Padişahı’nın üvey oğlu) hiç de hayırlı olmayan hırs ve emelleriniz yüzünden terk etmeyi asla düşünmeyen bir kardeşiniz olarak bütün samimiyetimle ifade etmeliyim ki, size “Yuh” diyorum. İster kendinizi Cumhurbaşkanı,
ister
Peri Padişahı gibi hissedin; her ikisi de, gözümüze soka soka, bir dudağı yerde bir dudağı gökte, ayakları okyanus ötesindeki Dev’in vezir-i âzamı gibi davranmanın ayıp/ yanlış/suç olduğunu bilir.
Siz bilmiyor, ya da bildiğiniz halde bundan gocunmuyorsunuz.
Ama biz, bu ülkenin vatandaşları, çok gocunduk. Haberiniz olsun.
Bu vesileyle, zât-ı âlilerinize, saygıdeğer Hayrünnisa Hanımefendi’ye ve saadetli ailenizin diğer fertlerine selam ve hürmetlerimi sunarım.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yanık saraylar 4 Ağustos 2021
Patron çıldırdı 30 Temmuz 2021

Günün Köşe Yazıları