Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Tutuk Adalet...
“Avukat tutma hâkim tut!..”
Tam on yıl önce yazılan bir yazıydı.
Tavsiye mi yoksa içeriği mi nedir, Hürriyet refikimiz yayımlandıktan epey sonra yazıya büyük bir ilgi gösterdi...
Yazıdan alıntı yapıp manşete çekti…
Oktay Ekşi bir de başyazı yazmıştı.
Ertesi gün de Ertuğrul Özkök devam etti:
“İçimizde en cesur Ahmet Tan çıktı..” diye...
Oysa o yazı için ne cesaret gerekiyordu ne de feraset..
Sadece vatandaşın “Allah düşürmesin!” diye dua ettiği mahkeme kapılarında, adliye koridorlarında bir süre dolaşmak ve konuşmalara kulak vermek yetiyordu.
Yıl 2003. Aylardan mart idi.
Tayyip Erdoğan yeni işbaşı yapıyordu.
Mahkeme kapılarından, hapishanelerden geçerek göreve gelmiş birisi olarak yargıya da el attı.
Hâlâ da atmayı sürdürüyor.
Anayasa defalarca madde madde değiştirildi.
Referanduma gidildi.
Şimdi sil baştan yenisi yapılmakta!..
Yüksek Yargı’dan Sulh Hukuk Hâkimliklerine, el atılmayan adli makam kalmadı.
Kadrolar ve yapılar altüst edildi.
Cep telefonu şirketlerinin her gün yenisini piyasaya sürdüğü konuşma paketleri gibi...
Her fırsatta yeni bir “Yargı Paketi” ortaya atılıyor!
Enver Paşa’nın “Yok kanun yap kanun!” ilkesi hâlâ esin kaynağı!
TBMM Başkanı Cemil Çiçek bile “Meclis, kanun fabrikası oldu!” diye yakınıyor!
Ve ne yazık ki...
“Avukat tutma hâkim tut!” öğüdü hâlâ geçerliliğini koruyor..
Kanıt yine dünkü Hürriyet’ten:
“Hayali ihracatçıların yargı problemlerini rüşvetle çözdükleri iddiasıyla Danıştay eski 9. Daire Başkanı Ali Cengiz Divanlıoğlu, Yargıtay-Danıştay üyesi 3 kişi ile 2 savcı olmak üzere.. 41 kişi hakkında dava açıldı!..”
Davaların beş-on, bazen de onlarca yıl sürdüğü bir ülkede vatandaşın birbirine önerdiği “Avukat değil hâkim tut” bir tür “her derde şifa kocakarı ilacı”…
İlkel görünse de demek netice veriyor ki...
Hâkim ve savcı tutanların önü bir türlü alınamıyor.
Ama daha da beteri var:
Vatandaşın değil, iktidarın hâkim ve savcı tutması!
Mübarek Koçlar!!!
“Yaşam koçluğu” diye yeni bir meslek var.
Hayattan keyif almanın, başarılı olmanın yollarını gösteriyor.
Bir tür moral hocalığı yani.
Başbakan da insan...
Onun da morale ihtiyacı var.
Ama “yaşam koçu” tutması dedikodulara yol açabilir.
Onun bu ihtiyacını çevresi karşılıyor.
Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, soyadının hilafına Başbakan için tam bir “yaşam koçu”.
Anayasayı ve yasaları Başbakan’ın keyfine göre nasıl rahatça eğip bükebileceğinin yollarını gösteriyor. Fetva veriyor.
Onu ruhen ve kanunen rahatlatıp duruyor.
Dışarıdan lider yardımcılığına transfer edilen sanal DP liderliğinden erken emekli Sayın Süleyman Soylu ise verdiği demeçlerle koç gibi bir Yaşam Koçu olduğunu kanıtlayıp duruyor:
Her hafta bir ile, ilçeye gidip..
“Tayyip Bey’i kimse bizim elimizden alamaz!” diye nutuk atıp duruyor.
Belli ki böyle bir ihbar aldı!
Başbakan’a en orijinalinden sahip çıkmak suretiyle yaşam koçluğu yapıyor.
Ancak “koçların” en koçu en etkilisi öyle anlaşılıyor ki…
Baş Müzakereci Bakan Egemen Bağış...
O yaşam koçluğunu kentler üzerinden ve en “mübarek” manada yapmaya soyunmuş görünüyor..
İstanbul’a belediye başkanı adayı olup Kadir Topbaş’a şandelden gol atmak istediği için eleştirenler var.
Oysa son derece yaratıcı, orijinal bir kafaya sahip...
Son demecine bakar mısınız?
“Kahramanmaraş, Gaziantep, Şanlıurfa tamam.. Ama Siirt, Rize, İstanbul niye unutuluyor?
Bu üç ilimiz de ‘mübarek’ unvanına layık. Çünkü liderimiz Recep Tayyip Erdoğan’ı ortaya çıkaran bu iller!!”
Bu üç yaşam koçu, koçlar gibi Başbakan’ın morali için çabalıyor.
Ama bu arada İdris Naim Şahin’i de boş yere harcadığı ortaya çıkıyor.
Onunla da millet moral buluyordu...
Süreç…
İmralı sürecinde neler oluyor.?
MİT Müsteşarı suskun. Çünkü devlet memuru, emir kulu.
Öcalan’ın eli ve ağzı bağlı.
Başbakan’dan ve iktidar yetkililerinden ise çıt çıkmıyor.
Süreç ve gidişat konusunda, çok şükür kamuoyuna saygılı, açık sözlü, ilkeli davrananlar sadece BDP’liler.
Kanıt, dünkü gazete başlıkları:
- “Yolumuz Özerk Kürdistan’dır.” (Gülten Kışanak - BDP Genel Başkan Yrd.)
- “Barış, ancak Öcalan serbest kaldığı gün gelir!” (Pervin Buldan - BDP Grup Başkanvekili)
- “Taleplerimiz AKP’ye yakın!” (Selahatin Demirtaş - BDP Eşbaşkanı)
Ne diyelim?
Teşekkürler BDP!
Teesüfler AKP!
Proje...
Başbakan’ın, Ergin Saygun Paşa’yı ziyaret etmesine şaşıranlar var.
Herhalde, Ergenekon ihbarcısı Tuncay Güney’in Kanada’dan yaptığı açıklamayı duymadılar:
“Ergenekon bir projeydi, bitti!”
\n\n
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
-
Mezhep çatışması değil insanlık suçu
-
Emekliye bayram ikramiyesi ne kadar olacak?
-
Alfa Romeo'nun ilk elektrikli modeli: Junior Elettrica
-
'Kayyum atamaları, hukuksuzluk ve kontrollü kaos'
-
AKP’de kongre öncesi hazırlığı devam ediyor: Prof. Kalay
-
Emeklilerin Gözü Bayram İkramiyesinde: Beklentiler Karşı
-
Hutbelerde Bunlara Dikkat Edin!
-
Ekonomist Atilla Özkan'dan Şok Eden Enflasyon Yorumu!
-
Trump döneminde ABD ve dünya nereye gidiyor?
-
Yurttaşın Ekonomi Çığlığı:
En Çok Okunan Haberler
-
'Son kabadayı' olarak biliyordu: Koğuşunda ölü bulundu
-
İmamoğlu farkı açıyor!
-
Nereden çıktı bu ‘kurucu önder’ lafı?
-
İsrail Şam'ı vurdu!
-
Oyuncu Şinasi Yurtsever hayatını kaybetti
-
MSB'den açıklama geldi!
-
İmamoğlu’nun şansı
-
Özgür Özel istifasını istemişti: Yusuf Özcan istifa etti
-
AKP'li başkanın eşine ‘kritik’ atama
-
Kanserle mücadele eden Tanyeli'den kötü haber!