Galatasaray, Antalyaspor’u farklı yendi, daha zengin bir skorla da bitirebilirlerdi 90 dakikayı. Ne var ki maçın tartışmasız yıldızı Sarı-Kırmızılı ekibin Urugaylı kalecisi Muslera’ydı.
Evet, yanlış okumadınız, sahasında Antalyaspor’u 5-0 yenen ve şampiyonluk iddasını sürdüren Galatasaray’ın en iyisi kaleci Muslera’ydı. Demek ki, farklı skora karşın iyi gitmeyen bir şeyler var takımda. Yoksa, maç 0-0 giderken Doğukan’ın, sonrasında yine Doğukan, Bahadır, Doukara ve birkaç kez de Diego’nun vuruşlarını çıkarmasa deneyimli kaleci, çok farklı yerlere sürüklenebilirdi Ali Sami Yen’deki 90 dakika.
Öncelikle Emre Akbaba’yı oynatma uğruna dönülen 4-1-4-1 sistemine adapte olamamış takım henüz. Diagne, orta dörtlüden kopuk oynadı, pas alamadı, baktı yerini Mitroglou’ya kaptıracak o da kenarlara inip arkadaşlarına pozisyon yarattı. Feghouli’nin golünde de böyle bir pozisyonda geldi!
Galatasaray öne geçmişti belki ama işler iyi gitmiyordu ki Fatih Terim, Donk-Emre Akbaba değişikliği ile orta alanın mücadele gücünü yükseltti. Hollandalı ile Ndiaye önlü arkalı oynamaya başlayınca Antalya’nın kilidi açıldı. Sonrasında golü atana kadar sahanın en kötüsü olan Onyekuru çıktı sahneye. Belhanda’nın milimetrik olduğu kadar da asimetrik pasını ağlara gönderen genç Nijeryalı Antalya’nın umudunu kıran isim oldu.
Sonrasında Ndiaye, bir kez daha Onyekuru, Diagne derken 5-0’lık skor Galatasaray’ı şampiyonluk yarışında tuttu.
Ne var ki, iç saha maçında kaleciniz 7 kurtarış yapıyorsa durup düşünmeniz gerek; biz nerede yanlış yapıyoruz diye! Mesela, milyon Avrolar verilen Diagne’nin ağır kalışı, yine Senegalli yıldız oynarken kenar ortaların önemsenmemesi dikkate alınmalı. O yüzden 5-0’lık skor, Galatasaray’ın dört dörtlük oynadığı izlenimi yaratmasın. Elbette, standardının üzerine çıkan Belhada, Feghouli ve Marcao’nun katkılarını da unutmayalım!