Yılbaşında uygulamaya konulan Bireysel Emeklilik Sistemi’ne (BES) otomatik katılım uygulaması, ekonomi yönetimi açısından murat edileni vermemiş olacak ki, önceki gün Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, biraz şikâyet ederek durumu net bir biçimde ortaya koydu: “Bireysel emeklilikte yeterince başarılı olduğumuzu söyleyemem, cayma oranı yüksek, dizaynı gözden geçirmemiz lazım; bu konuda çalışacağız.” Neden böyle diyor Şimşek, onu da açıklıyor: “Cayma oranları öngörülerimizi aşmış durumda, BES’ten çıkış yüzde 52’ye ulaştı.” Ne umulmuştu otomatik katılımdan, 14 milyon civarı çalışan katılacaktı. Tabii ki bir miktar cayma olacaktı, ama bu Şimşek tarafından dillendirilen ve hayal kırıklığı yaratan yüzde 52’ler değil, yüzde 15-20’ler hadi bilemediniz yüzde 25’ler civarında olabilirdi. İlk aylarda, sistem başladığı andan biraz sonra, çünkü caymalar ancak iki ay sonra yapılabiliyordu. Çıkışlar başladı ancak yılbaşında öncelikli olarak 1000 kişi ve üzeri çalışan özel sektör şirketleri girecekti ki bunların büyük bölümü kurumsal şirketler ve finans kurumları idi. Buralarda çalışanların da zaten büyük bölümünün daha önceden yaptırdığı BES’i olduğu için caydığı, bunun da normal karşılanabileceği ileri sürüldü. Nisandan itibaren de memurlar ve 250-1000 arası çalışanlar BES’lendi. İlk zamanlar kamunun BES’lenmeyi sevdiğine dair haberler çıksa da toplamda gelinen tablonun, çıkışları yüksek olması nedeniyle kamu idaresini memnun etmediği görülüyor.
Nefesi yetmedi
Bugün gelinen noktada, 10 yılı aşması sistemde 6.8 milyon katılımcı, otomatik katılımla sisteme girmiş 2.6 milyon katılımcı söz konusu. Bir de maaşları, aldıkları yıllık zam ilk üç ayda erimiş memurlar, enflasyon karşısında çaresiz kalmış ve maaşının neredeyse 100 lirasını ilk beş ayda enflasyona yedirmiş asgari ücretli, sendikalı olan ama grevleri yasaklandığı için toplu iş sözleşmelerini istedikleri gibi yapamayan özel sektör çalışanları, yıllık yüzde 8-10 zam alan diğer çalışanlar... Ve zaten geliri gerek Avrupa Birliği gerekse OECD ülkeleri arasında en düşükler arasında yer alan bir kitle... Sonuç olarak, tasarruf yapmak istese bile buna bütçe ayıramayan, nefesleri buna yetmeyen bir çalışan kesim... Evet, Şimşek diyor ki, “Sistemi belki de yeniden kurgulamak lazım” çok doğru sistem kesinlikle yeniden kurgulanmalı. Ya otomatik olmaktan çıkarılmalı ancak gelirler artırılarak gönüllü bir tasarruf sağlanmalı. Bu olmuyorsa, özel sektör için mutlaka ve mutlaka işveren, kamu da çalışanlar için devlet katkısı sağlanmalı...
AvivaSA’dan 5 ayda 190 milyon TL üretim
Eğitmenliğini Yasemin Selak’ın yaptığı Şile Bezinden Giyim ve Aksesuar Yapımı kursunu başarıyla tamamlayan 25 kursiyer, 13 Mart 2017’de başlayan kursta üç ay 256 saat eğitim görerek birer usta adayı haline geldi. Anadolu Sigorta’nın kaybolmaya yüz tutan geleneksel mesleklere ilgiyi artırmak ve bu meslekleri yeniden canlandırmak amacıyla, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın teknik danışmanlığında yaptığı “Bir Usta Bin Usta” Projesi İstanbul Şile Bezinden Giyim Aksesuar Yapımı kursu, 7 Haziran’da Şile’de yapılan törenle tamamlandı. Anadolu Sigorta Kurumsal İletişim Müdürü Berna Ergüntan, projenin İstanbul’un yerel değerlerinden biri olan Şile Bezi kültürünü devam ettirmek açısından önemini vurguladı. Halka açık sigorta şirketleri yılın ilk 5 ayına ait prim üretimlerini açıklamaya başladı. BES ve hayat sigortacılığının önde gelen şirketlerinden Aviva- SA Emeklilik ve Hayat, yılın ilk 5 ayında prim üretiminde 190 milyon lirayı aştı. AvivaSA’dan yapılan açıklamada, “Şirketimizin 01.01.2017-31.05.2017 dönemine ait prim üretimi; hayat dalı 161.581.250 TL, hayat dışı 29.058.687 TL olmak üzere toplam 190.639.937 TL olarak gerçekleşmiştir” denildi.
