Büyümeyi büyütmeyin

03 Aralık 2021 Cuma

Türkiye üçüncü çeyrekte ne kadar büyüdü? TÜİK, Türkiye’nin temmuz, ağustos ve eylül aylarında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 7.4 büyüdüğünü açıkladı. Öyle şeyler yaşanıyor ki, rakamlar kimsenin umrunda değil.

Ekonomik uygulamaların tamamına sahip çıkmayan, bunun için kendi partisi ve ittifak ortaklarından eleştiri alan Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan da büyüme rakamlarına sevinmişti. Ancak çarşamba gece yarısından sonra görevden alındı yerine Nureddin Nebati getirildi. Artık kabinede ekonomik uygulamalara “içinden de olsa karşı çıkan” kimse kalmadı.

Büyümeye dönersek, 2020’nin temmuz, ağustos ve eylül aylarında salgın nedeniyle tüm dünyada üretim büyük oranda yavaşlamıştı. Bu dönemi temel alarak 2021 için yükseliş açıklamak doğru değil. Peki büyümeyi ne kadar büyüteceğiz?

Dolar kuru son dönemde her hafta 1 TL arttı. Önce 12 TL’yi, sonra 13 TL’yi geçti. Ekonomistler, günlük hareketlilikte oluşan farkın ekonomiye ve TL’ye güvensizliği artırdığını söylüyor. Günlük iniş çıkışlardan kazanç sağlayanlar var mı, bilinmiyor.

BAŞKA NELER BÜYÜYOR?

İktidar medyası, TÜİK verilerini abarttı. Ancak bazı büyüyen rakamlar var ki, can yakmayı bırakın önümüzdeki yıllarda beslenme sorununu gündeme getirebilir. Bu noktada tarımın önemli bir girdisi olan gübre fiyatlarına bakmak yeterli. Son 16 ayda gübreye öyle zamlar geldi ki, üretici halen şoktan çıkabilmiş değil. Neredeyse her ay ortalama iki olmak üzere toplam 37 kez gübre fiyatları zamlandı. Son zam 21 Kasım’da yapılmış. Türkiye’de üreticiler genellikle iki tür gübre kullanıyor. Bunlardan birisi taban gübresi. Diğeri ise “üre” olarak adlandırılan gübre. Üreticilerin tam ekim yaptığı dönemde yapılan son zamla DAP olarak da adlandırılan taban gübresinin ton fiyatı 16 ayda 2 bin 200 TL’den dün itibarıyla 14 bin 200 TL’ye çıkmış durumda. Bahar aylarında tarlalara atılan üre gübresinin fiyatı ise bin 800 TL’den 14 bin 250 TL’ye yükseldi. Bu rakamları Ziraat Mühendisi Faik Toy anlık izliyor ve motorindeki artışı da ekleyerek 1 kilogram buğdayın maliyetini hesaplıyor. Toy, bir ay önce kilo başına 3 TL civarında olan buğdayın maliyetinin şu anda 5.8 TL’ye çıktığını söylüyor.

Zamlar yüzde 700 oranına ulaşınca çiftçi büyük oranda gübresiz ekim yaptı. Yeni zamların gelmesi kaçınılmaz. Bu durumda bahar aylarında üre ya da can gübresinin de atılması olanaksız. Yalnızca gübresiz tarım nedeniyle ürün miktarı yarı yarıya azalacak. Yeterince yağmur düşmeme olasılığı ise hububat üretimi yapanların bir başka karabasanı. Üretim ile tüketim arasında oluşan açık nedeniyle dış alım ve maliyetler büyüyecek. Beslenmemizdeki dışa bağımlılık oranı artacak. Neyse ki 19 yıldır ülkeyi yöneten deneyimli bir iktidar, kocaman bir Tarım ve Orman Bakanlığı ve bir bakanımız var…


SEÇİM HAVASI

Önceki dönemlerde sandık kararı alınmasının ardından bir süre, “daha seçim havasına girilmedi” değerlendirmeleri yapılırdı. Şimdi ortada erken seçim kararı yok, iktidar ortakları inatla seçimin zamanında yapılacağını söylüyor, ancak partiler seçim havasına girmiş durumda. Meral Hanım hiç durmadı. Kemal Bey, Mersin’den mitingleri başlatıyor. MHP heyetleri Anadolu’yu turlarken AKP de elini açtı: Doktorlara zam, asgari ücrete “bugüne kadar olmuşun çok çok fevkinde” artış, öğretmenlere vaatler. Bu sefer seçim havası önden geldi.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Papağan sayıklaması 19 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları