Kültür varlıkları define değildir
Olaylar Ve Görüşler
Son Köşe Yazıları

Kültür varlıkları define değildir

22.11.2019 07:30
Güncellenme:
Takip Et:

Yazar: Prof. Dr. Sibel Özel

*M.Ü Hukuk Fakültesi Milletlerarası Özel Hukuk ABD Başkanı 

Gümüşhane merkeze 50 km. uzaklıkta, deniz seviyesinden 2140 metre yükseklikte olan 12 bin yıllık Dipsiz Göl’ün, yetkililerin izni ve katılımıyla define arama gerekçesiyle yok edilmesi, kültür ve tabiat varlıklarıyla define arasındaki farkın bilinmediği ya da önemsenmediği gerçeğini açıkça ortaya koymuştur. Yetkililerin gerekli arama ruhsatını verdiği ve ilgililerin eşlik ettiği su tahliyesi neticesi gerçekleşen kazı, iddiaya göre Roma İmparatorluğu’nun Anadolu’daki 4. büyük lejyonu olan 15. Apollinanis lejyonunun hazinesinin aranması amacıyla yapılmıştır. Hemen vurgulanmalıdır ki Roma dönemi hazineleri maddi değeri ne olursa olsun define değil, kültür varlığıdır ve böyle bir arama izninin konusu olamaz.

Kültür varlığı 2863 sayılı Kanun madde 3’e göre “tarihöncesi ve tarihi devirlere ait bilim, kültür, din ve güzel sanatlarla ilgili bulunan... yerüstünde, yeraltında veya sualtındaki bütün taşınır ve taşınmaz varlıklardır”. Olayda sualtından çıkacağı umulan Roma lejyonu hazineleri hiç şüphesiz kanun kapsamında kültür varlığıdır. Diğer yandan 2863 sayılı Kanun tabiat varlıklarını da “jeolojik devirlerle, tarihöncesi ve tarihi devirlere ait olup ender bulunmaları veya özellikleri ve güzellikleri bakımından korunması gerekli yerüstünde, yeraltında veya sualtında bulunan değerler” olarak tanımlamıştır. Dolayısıyla 12 bin yıllık krater gölünün kendisi kanun kapsamında korunması gerekli tabiat varlığıdır ve bunun için ayrıca bir tescile gerek yoktur. 

2863 sayılı Kanun madde 50 ile define aramaya izin vermiş ancak bunu çok sıkı şartlara bağlamıştır. Korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarda, tescil edilen sit alanlarında ve mezarlıklarda define aranamaz. Dipsiz Göl’ün faciadan önce sit alanı olmaması define arama izninin verilmesine gerekçe olamaz. Zira gölün kendisi kanun kapsamında korunması gerekli tabiat varlığıdır ve bu gölde define aranması mümkün değildir. 

Kanun ve yönetmeliklere aykırı

Arkeologların ısrarla kaldırılmasını talep ettikleri m. 50’ye binaen çıkarılan Define Arama Yönetmeliği m. 9, mülki amirin define aranacak yerin 2863 sayılı Kanun madde 6 uyarınca belirtilen yerler olup olmadığını ve ayrıca define aranmasında sakınca bulunup bulunmadığını en yakın müze müdürüne tespit ettireceğini öngörmüştür. Dolayısıyla define arama ruhsatnamesi kanuni şartların gerçekleştiği her durumda verilmez ve özellikle sakıncalı yerler için izin verilmesi mümkün değildir. Dipsiz Göl’ün kendisi korunması gereken tabiat varlığı olduğu ve definenin ancak gölün suyunun boşaltılmasıyla aranacağı düşünüldüğünde, arama izinlerinin verilmesi hiçbir biçimde kanuna ve yönetmeliğe uygun değildir. 

Define arama izni ancak define olarak tanımlanan objeler için sözkonusudur. Bu noktada definenin ne olduğunun açıklanması gerekmektedir. 2863 Sayılı Kanun ve Yönetmelik define tanımı yapmamıştır. Bu tanım Medeni Kanun madde 772’de yer almaktadır. Buna göre “bulunmalarından çok zaman önce gömülmüş veya saklanmış olduğu ve duruma göre artık malikinin bulunmadığı kesin olarak anlaşılan değerli şeyler define sayılır”. Bilimsel değer taşıyan eşyalara ilişkin hükümler saklıdır. Dolayısıyla bir objenin define olabilmesi için (1) uzun zaman önce bir taşınırın içinde saklanmış veya bir taşınmaza gömülmüş, (i2) ekonomik değeri haiz, (3) sahibinin bulunmadığı, (4) bilimsel değeri olmayan eşya olma olması gerekir.

Asla izin verilmemeli

Bu nedenle define arama kisvesiyle kültür varlığı (tarihi eser) kazısı kesinlikle hukuka aykırıdır. Hukuku uygulama görevini üstlenen yetkililerin de bu noktada çok dikkatli olmaları ve define arama adı altında kültür varlığı arama kazılarına izin vermemeleri gerekir. 12 bin yıllık Dipsiz Göl’ün suları boşaltılarak define araması yapılamaz. Gölün dibinde define olmaz ancak kültür varlığı olabilir. Eski uygarlıklardan kalan hazineler define değil, kültür varlığıdır. Kültür varlıkları araştırma, sondaj ve kazı hakkı Kültür ve Turizm Bakanlığı’na aittir, bilimsel ve mali yeterliliği takdir edilen Türk ve yabancı heyetlere izin verilebilir, ancak bireyler kazı izni alamaz. Bu trajik olayın bir daha yaşanmaması için yetkililerin define ile kültür ve tabiat varlığı arasındaki farkı bilmesi, hukuku doğru uygulaması ve her durumda ulusal kültür ve tabiat mirasımızın korunmasına saygı göstermesi gerekmektedir. 


Yazarın Son Yazıları

Askeri hastanelerin yeniden açılması - Dr. Süleyman Kalman

Sıkça gündeme gelen askeri hastanelerin yeniden açılması yönündeki tartışmalar, yalnızca yönetsel bir düzenleme sorunu değil, görünüşte ani ama belki de “bile bile” yapılmış bir yanlıştan dönmenin ve silinmeye yeltenilmiş Cumhuriyetin sağlık belleği ile kurulan ilişkinin de bir göstergesidir.

Devamını Oku
30.12.2025
Barış üzerine bir deneme - Av. Ekrem Demiröz

Savaş kabadır, çirkindir ve acımasızdır.

Devamını Oku
30.12.2025
Yeni bir toplumsal yalnızlık - Dr. Alper Demir

Türkiye’de son yıllarda yaşanan siyasal gerilimler, derinleşen kutuplaşma ve kamusal alanın giderek daralması, artık yalnızca güncel siyasetin değil, toplumsal yapının kendisinin sorgulanmasını zorunlu kılıyor.

Devamını Oku
29.12.2025
Yıl biterken... - Erol Ertuğrul

23 yıldır Türkiye hak etmediği acıları yaşıyor.

Devamını Oku
28.12.2025
Su kıtlığına doğru... - İsmail Özcan

Herkesin bildiği üzere yaşadığımız dünyanın insanlar ve tüm canlılar için olmazsa olmaz iki büyük nimetinden biri hava, diğeri sudur.

Devamını Oku
27.12.2025
Mustafa Kemal’in Ankara’ya gelişi: Kızılca Gün - Hüner Tuncer

Birinci Dünya Savaşı sonucunda Osmanlı topraklarını Avrupa devletleri arasında paylaştıran Mondros Ateşkes Antlaşması sonrasında, Mustafa Kemal’in öncelikli düşüncesi, “ulusal birlik” düşüncesiydi.

Devamını Oku
27.12.2025
Devlet geleneği, demokrasi ve vicdan - Halil Sarıgöz

Dün İsmet İnönü’yü aramızdan ayrılışının 52’nci yılında andık..

Devamını Oku
26.12.2025
‘Asgari’ sömürü - Aydın Öncel

Aralık ayının son günlerinde yaşanan “asgari ücret” tartışmalarında gelenek bu yıl da bozulmadı!

Devamını Oku
25.12.2025
İBB davasında yargılama süresi - Hikmet Sami Türk

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) hakkındaki yolsuzluk iddianamesiyle İstanbul 40. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 12.12.2025’te başlayan ve ilk duruşmasının 9 Mart 2026 günü yapılmasına karar verilen davada hedeflenen yargılama süresi, mahkeme tarafından en çok 12 yıl 6 ay olarak belirlendi.

Devamını Oku
24.12.2025
Menemen Devrim Şehitleri Anıtı ve Cumhuriyet -

Yunus Nadi: “Kubilay timsalini taziz için ne yapsak yerinde olacağına şüphe yoktur.

Devamını Oku
23.12.2025
Kubilay olayının anlattıkları - Osman Selim Kocahanoğlu

23 Aralık 1930 salı günü, Menemen’de insanlık tarihi- nin en hunhar cinayetlerinden bi- ri işlendi.

Devamını Oku
23.12.2025
Cumhuriyetimizin vazgeçilmez değeri - Azmi Kişnişci

“Eşitlik”, Cumhuriyetin yalnızca hukuki bir ilkesi değil; toplumsal yaşamımızın adalet duygusunu ayakta tutan temel dayanaklarından biridir.

Devamını Oku
22.12.2025
Büyüyen eşitsizlik, yaygınlaşan yoksulluk - Sıtkı Ergüney

Ekonomide; fiyatlar genel düzeyindeki; artış “enflasyon”, gerileme “deflasyon”, duraklama ile birlikte yaşanan artış da “stagflasyon” olarak tanımlanır.

Devamını Oku
20.12.2025
Yenilmezlikler ve dokunulmazlıklar - Cengiz Kuday

Tarih, bazen büyük savaşlarla değil; küçük, sessiz ve ilk bakışta sıradan görünen olaylarla yön değiştirir.

Devamını Oku
20.12.2025
Hayvancılıktaki yol ayrımı - Gülay Ertürk

Türkiye bugün hayvancılıkta çok kritik bir eşiğe geldi.

Devamını Oku
19.12.2025
Devlet ve kalkınma - Prof. Dr. Bilin Neyaptı

Bir ülkede ekonomi yönetiminin temel hedefleri verimlilik ve adil bölüşümdür.

Devamını Oku
18.12.2025
Programda işçinin adı yok - Engin Ünsal

CHP 39. Olağan Kurultayı’nda tüzük değişikliği yaptı ve iktidar programını kabul etti.

Devamını Oku
17.12.2025
Yargı öyküleri - Ziya Yergök

Yıllar önce, 5 Ocak 1982’de Çetin Altan’ın Milliyet gazetesindeki “Şeytanın gör dediği” adlı köşesinde “Eski (Mahkeme Koridorları) sütununa özlem” başlıklı yazısında yer alan, bir ceza avukatının “Oturum” adlı anı kitabından alıntılanmış ilginç bir yargı öyküsüne değinmek istiyorum.

Devamını Oku
17.12.2025
Devletçiliğe dönebilmek... - Kemal Onur

Demokratik ve laik sosyal hukuk devletimizin kurucu lideri Atatürk’ün yönetimi döneminde; ülkemizin ulusal çıkarı açısından bilimsel anlayış ve duyarlı bir bilinçle, iç ve dış sermaye şirketlerinin çıkarları için vahşi madenciliğe kesinlikle fırsat verilmemiştir!

Devamını Oku
17.12.2025
Bu çığlığı duyun! - Mustafa Gazalcı

MESEM, Milli Eğitim Bakanlığı’nın sözde mesleki teknik eğitim merkezleri uygulaması.

Devamını Oku
16.12.2025
ABD’nin esnek realist stratejisi - Nejat Eslen

11 Eylül’ün hemen sonrasında ABD, tek kutuplu dünya düzeninin verdiği cesaretle küresel egemen güç olmanın hayallerini kuruyordu.

Devamını Oku
16.12.2025
Çağdaşlık yolunda bir ömür - Hüseyin Karataş

Çağdaşlık eksikliğine ve dokunulmazlara dokunan sevgili hocam Prof. Dr. Türkan Saylan...

Devamını Oku
13.12.2025
Geleceğin savaş alanı, Türkiye ve Karadeniz - Doğu Silahçıoğlu

“Erken Cumhuriyet dönemi”nde (1923-1938) savunma sanayisindeki gelişmeler Türkiye’yi; başta uçak olmak üzere harp silah araç gereçlerinde dış satım yapan bir ülke konumuna getirmişti.

Devamını Oku
12.12.2025
Gençlik MESEM’den büyüktür - Kaan Eroğuz

AKP iktidarı tarafından 2016 yılında örgün ve zorunlu eğitim kapsamına alınan mesleki eğitim merkezleri (MESEM), çocuk işçiliğinin yaygınlaşmasında ve “kurumsallaşmasında” kritik bir rol oynuyor

Devamını Oku
12.12.2025
İnsan onuru ve demokrasi - Ayşe Atalay

TDK sözlüğünde “onur” kavramı insanın kendisine karşı duyduğu saygı olarak tanımlanıyor.

Devamını Oku
11.12.2025
Komisyonda emekçinin adı yok - Şükrü Karaman

Milyonlarca emekçinin yeni ücrete ilişkin alacağı kararı merakla beklediği Asgari Ücret Tespit Komisyonu çalışmalarına yarın başlayacak.

Devamını Oku
11.12.2025
Karadeniz’de neler oluyor? - Can Erenoğlu

Dünyanın en güvenli ve istikrarlı denizi Karadeniz dünyanın en tehlikeli deniz alanına mı dönüştürülüyor?

Devamını Oku
10.12.2025
Gelir adaletsizliği tırmanıyor! - Devrim Onur Erdağ

Türkiye'de emeğin değeri uzun zamandır siyaset meydanında sıkça dile getirilen bir konu.

Devamını Oku
10.12.2025
Erdoğan’ın 2005’teki hayalleri - Kadir Serkan Selçuk

Yıl 2005. Dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, o dönem henüz el konmamış olan Sabah gazetesinin 20. kuruluş yıldönümü için gazeteye bir yazı yazmıştı.

Devamını Oku
09.12.2025
Yeni feodal çağ ve dijital baronluk - Doğan Sevimbike

Yanis Varoufakis’in No Kings Means No Barons başlıklı yazısı, çağımızın ekonomik ve siyasal düzenini “yeni bir feodalizm” olarak niteliyor.

Devamını Oku
09.12.2025
Terörist başının ayağına gitmek... - Hatice Topçu

Ulus devletler; tarih bilinci, ortak coğrafya ve dil birliğine dayanır.

Devamını Oku
08.12.2025
‘Kırkyama’ siyaset… - Prof. Dr. Utku Yapıcı

Türk siyasetinde son yıllardaki en ilginç gelişme siyasi kimlikler düzleminde yaşanıyor.

Devamını Oku
08.12.2025
Çocuklarımız artık kimsesiz mi? - Özgür Hüseyin Akış

Cumhuriyetin kuruluş yıllarında söylenmiş bir cümle hâlâ kulaklarımızda çınlar:

Devamını Oku
07.12.2025
Çözüm mü, çözülme mi? - Ülgen Zeki Ok

Emperyalist güçlerin Ortadoğu’daki kirli emellerinin önündeki en büyük engel olan Atatürk’ü Türk halkının yüreğinden söküp atmak, yani öldürebilmek için bir gri propaganda yöntemi uyguluyor.

Devamını Oku
06.12.2025
Tek Çin ilkesi - Wei Xiaodong

Türkiye’de Çin’in Tayvan bölgesi yaygın olarak bilinse de bu bölgeye ilişkin tarihi ve siyasi bilgiler genellikle sınırlı kalmaktadır.

Devamını Oku
05.12.2025
Cumhuriyete sahip çıkma konuşması: Atatürk’ün ‘Bursa Nutku’ - Hamdi Yaver Aktan

Mustafa Kemal Paşa, 3 Şubat 1933 akşamı İzmir Kordon’daki köşkte akşam yemeği sırasında Bursa’daki olayı öğrenir.

Devamını Oku
03.12.2025
Demokraside seçilenler özgür olmalı - Hüseyin Mert

Demokrasi; çağdaş yaşamın, mutluluğun, ekonomik kalkınmanın ve her türlü gelişmenin önkoşulu, altyapısı ve temelidir.

Devamını Oku
03.12.2025
İktidarın eğitimdeki U dönüşleri - Nazım Mutlu

Siyasal yaşamının toplamı çeyrek yüzyılı bulan iktidar partisinin kısa tarihi, sayısız U dönüşleriyle doludur.

Devamını Oku
03.12.2025
Tekke ve zaviyelerin kapatılması - Doç. Dr. Hüner Tuncer

Tekkeler ve zaviyeler, İslamdaki tarikatların dinsel tören, toplantı ve eğitim yerleridir.

Devamını Oku
02.12.2025
Suyun akışını sürdürmek - Dr. Anıl Yıldırım Poyraz

“Su ateşe galiptir ancak bir kaba girerse ateş onu kaynatıp yok eder.” - Mevlana

Devamını Oku
02.12.2025