Tek Başına Ölmek

Tek Başına Ölmek

18.09.2012 03:59
Güncellenme:
Takip Et:
\n

\n

Hans Falladanın Küçük Adam Ne Oldu Sanaromanından Yılmaz Onayın sahneye uyarladığı müzikli oyunu, 1981de ASTta izlemiştim. Hikâye 1930larda, Almanyada, işsizliğin arttığı, sol arayışın yaygınlaştığı, gerginliğin çatışmalara yol açtığı, buna karşın faşizmin güçlenmeye başladığı ortamda geçer. Bir işçi kızla küçük burjuva gencin aşkı ve evliliği temelinde ekonomik, siyasi, toplumsal karmaşanın sıradan insanların hayatını nasıl altüst ettiğini görürüz.

\n

Fallada, geçen yıl neredeyse unutulmuş eseri Herkes Tek Başına Ölürile yeniden gündeme geldi. Roman kimi elyazmalarının bulunmasından sonra 2011de yeniden düzenlenerek ilk kez tam metin olarak basıldı. Almanyanın ardından da hemen tüm dünyada ve bu arada Ahmet Arpadın usta işi çevirisiyle Türkçede yayımlandı. Bu 607 sayfalık kitabı yeni okudum. Başlayınca hızla akıyor. Çünkü romandaki olaylar bugün hem dünya halklarının hem de bizim yaşadıklarımıza çok benziyor.

\n

***

\n

Anna ve Otto Quangel kendi hallerinde bir çift. Tek çocukları Nazi ordusunda asker. Bir gün yaşamlarını değiştirecek acı haber gelir. Oğulları savaşta ölmüştür. Yüreği yanan Anne Quangel, mektuptaki Oğlunuz vatanı uğruna canını vermiş bir kahraman, cesur bir askerdiyolunda sözlere isyan eder: Örnek askermiş, kahramanca şehit olmuşmuş... Yalan, her şey yalan. Bunlara, lanet olası savaşa sizler neden oldunuz!

\n

Baba Quangel oğlunun ölümüne tepki olarak küçük kartpostallar hazırlamaya karar verir. Amacı halkı Nazi vahşetine karşı uyarmaktır. Karısı da katılır ona. İlk kartpostallarına Führer oğlumuzu öldürdü yazarlar. Çabalarının amacına ulaşacağından emin değildirler. Ama iki kişi de olsalar boyun eğmeyeceklerdir. Kartı alan kişilerin çoğunun hemen polise götüreceği kesindir. Yine de ister istemez okunacaktır ve insanlar herkesin Führerin peşinden gitmediğini, ona karşı çıkan, direnenler olduğunu göreceklerdir.

\n

Toplumda, büyük bir korku hâkimdir. Gerçekten de çiftin iki yıl boyunca hazırlayıp dağıttığı yüzlerce kartın tamamı polise ulaştırılır. Yaptıkları önceleri önemsemez ama sonunda yakalanıp Gestaponun eline düşerler.

\n

Sorgulamalar sırasında Ottoya; arkasına partiyi, orduyu, SS ve SAyı almış olan Führerle savaşmanın bir farenin bir fille savaşmasına benzediğini söyler polis komiseri. Öyledir. Dar gelirli, yapayalnız, yaşlıca bir ana baba, körlemesine Hitlerin peşinden gidenlerden ayrılmış, kendilerini Nazi devletinin dev çarkına karşı umutsuz bir savaşın içine atmışlardır. Ama bir süre sonra fil fareden rahatsız olmuş, uykuları kaçmıştır ya!

\n

***

\n

Küçükinsanların avukatı olarak tanımlanan Fallada, Nazilerin tehlikeli saydığı bir yazardı. Zor bir hayatı oldu, baskı gördü, parasızlık çekti ama yazarlık vicdanı hep diri kaldı. 1946’da savaş bittiğinde kısa süre içinde yazdığı ve ölümünden az önce basılan Herkes Tek Başına Ölürü, Berlinli işçi bir karı kocanın 1940-1942 arasında sürdürdüğü yasadışı eylemin Gestapo dosyalarındaki kayıtlarına dayanarak kurguladığını söylemişti. Roman, baskıcı düzenler tarafından ezilen küçük insanın ahlaki zorunluluk ve insan haklarına sahip çıkmak adına elinden gelen her şeyi yapması gerektiğini savunuyor. Öte yandan, küçük çıkarlar, duygusal şartlanmalar ve verilen yalan sözlerle büyülenen sıradan çoğunluğun zulmün egemenliğini nasıl kabullenip desteklediğini, insani duygularını nasıl olup da yitirdiğini çok iyi anlatıyor.

\n

Herkes Tek Başına Ölür / Hans Fallada

\n

Everest Yayınları, Ekim 2011

\n

\n\n

Yazarın Son Yazıları

Veda (08.01.2013)

Devamını Oku
08.01.2013
Burhan Günel

Devamını Oku
01.01.2013
Edebiyatın Sağı Solu

Devamını Oku
25.12.2012
İncelikli Bir Oyun

Devamını Oku
18.12.2012
Vejdi Raşidov

Devamını Oku
11.12.2012
Eleştiri Susuzluğu

Devamını Oku
04.12.2012
Eleştiriye Saygı

Devamını Oku
27.11.2012
Kitap Bayramı

Devamını Oku
20.11.2012
İyilik ve Kötülük

Devamını Oku
13.11.2012
Kurtlar Sofrasında Bir Şair

Devamını Oku
06.11.2012
İlginç Bir Müze

Devamını Oku
30.10.2012
Essen Kitap Fuarı

Devamını Oku
23.10.2012
Hayvan Cinayet Yasası

Devamını Oku
02.10.2012
Uganda'nın Gerisindeyiz

Devamını Oku
25.09.2012
Tek Başına Ölmek

Devamını Oku
18.09.2012
Eylülde Ölmek

Devamını Oku
11.09.2012
Eski Sevgili

Devamını Oku
04.09.2012
Hayat Yaşadığımız Şey midir?

Devamını Oku
28.08.2012
Knidos Akademisi

Devamını Oku
21.08.2012
Hayatın Anlamı

Devamını Oku
14.08.2012
Savaş Başladı

Devamını Oku
07.08.2012
Sevgi Köprüsü

Devamını Oku
31.07.2012
Maya İçin

Devamını Oku
24.07.2012
Kitaplar Sonsuzdur

Devamını Oku
17.07.2012
Şiir ve Acı Dolu Bir Hayat

Devamını Oku
10.07.2012
Sivas Yangını Sönmedi

Devamını Oku
03.07.2012
Edebiyat ve Sinema

Devamını Oku
26.06.2012
Klasikleri Niçin Okumalı?

Devamını Oku
19.06.2012
İslami Burjuvazi Var mı?

Devamını Oku
12.06.2012
Tanıklık

Devamını Oku
05.06.2012
Ne Şark Ne Garp

Devamını Oku
29.05.2012
Ölümsüz Fuentes

Devamını Oku
22.05.2012
Hulda ve Zaman

Devamını Oku
15.05.2012
Fethiye'de

Devamını Oku
08.05.2012
Köy Enstitülerinin Kapatılması (2) (01.05.2012)

Devamını Oku
01.05.2012
Köy Enstitülerinin Kapatılması (2) (01.05.2012)

Devamını Oku
01.05.2012
Bauhaus ve Köy Enstitüleri

Devamını Oku
24.04.2012
Yazma Rekortmeni

Devamını Oku
17.04.2012
'Yeşil Gece'ye Yeşil Işık

Devamını Oku
10.04.2012
Dul Kalmak

Devamını Oku
03.04.2012