Türkiye İktisat Kongresi 102 yaşında - Serdar Şahinkaya
Olaylar Ve Görüşler
Son Köşe Yazıları

Türkiye İktisat Kongresi 102 yaşında - Serdar Şahinkaya

18.02.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Üç buçuk yıl süren çetin mücadelelerle dolu Kurtuluş Savaşı, yoksulların zaferiyle sonuçlanmıştır. Zaferden sonra İktisat Vekili Mahmut Esat’ın (Bozkurt) İzmir’den telgrafla yaptığı kongre önerisi, TBMM Reisi Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın olurlarını alınca hazırlıklar başlatılmıştır. Bir düşünerek hatırlayalım mı?

1 Kasım 1922’de halifelik ve saltanat birbirinden ayrılıp saltanat kaldırılmış ve İsmet Paşa başkanlığındaki Lozan heyeti 7 Kasım’da İstanbul’dan uğurlanmıştır.

Gazi Paşa’nın 14 Ocak 1923’te Ankara’dan harp coğrafyasına doğru tren seyahati 27 Ocak 1923’te İzmir’de noktalanır. 2 Şubat 1923’te İzmir’de Kadınlar Kongresi, 500’ü aşkın kadın izleyici ile birlikte toplanır. Mustafa Kemal’in buradaki nihai mesajları; “kadın ve erkek eşittir” ve “kurulacak halk idaresinde kadınlar ve erkekler birlikte bu toprakları yeniden yurt yapacaklar” şeklindedir.

Bundan 15 gün sonra yine İzmir’de, 17 Şubat - 4 Mart 1923 tarihlerinde Türkiye İktisat Kongresi 1135 delege ile toplanır. Dönemin bütün üretici ve yaratıcı güçleri; sanayiciler, çiftçiler, tüccarlar ve işçiler 16 gün 36 oturumda geleceğe dair sözleri ve fikirlerini masaya yatırarak 302 adet karar alırlar. Bu kararlar kongre sonrasında “İktisad Esaslarımız” adı ile basılarak dağıtılır.

Kongre kararları; Misak-ı İktisadi Esasları 12 madde, Tüccar Grubunun İktisadi Esasları 125 madde, Çiftçi Grubunun İktisadi Esasları 95, Sanayici Grubunun İktisadi Esasları 26 ve İşçi Grubunun İktisadi Esasları 34 ile Yabancı Sermaye Hakkında Hükümete Sunulan Esaslar, 10 maddedir.

Kurulacak halkçı devletin bir anlamda iktisadi programına esas teşkil edecek 302 karar özetlenerek 34 gün sonra 8 Nisan 1923’te Gazi Paşa tarafından TBMM’ye 9 Umde Bildirisi olarak takdim edilir. Bu bildiri, kurulacak ve devleti de kuracak olan Cumhuriyet Halk Fırkası’nın ilk programıdır.

Kongreye katılan delegelerin armaları

KRİTİK BİR AYRINTI

İlginç ve sonraki yıllarda örneklerini artıracak olan bir girişim, İzmir’de dört mesleki temsil grubundan ikisi olan sanayici ve tüccarların (ötekiler çiftçi ve amele grupları) kongreye başkanlık yapması için Kâzım Karabekir’e teklif götürmeleri ve bunu Paşa’nın memnuniyetle kabulüdür. Gerçekçi bir göz burada henüz ergenliğe geçmekte olan sermaye sınıfının siyasal duyargalarının ekonomik kapasitesinin (ekonomik yetersizliğinin de diyebiliriz) çok ötesinde gelişmiş olduğunu görecektir. Sermayenin iki kolu olan sanayi ve ticaret, kendilerinin dışında ivme kazanan devrim sürecini okuma yeteneğine sahiptir. Buna savunma pozisyonu almak da diyebiliriz, gelişmelerin direksiyonuna sahip olabilmek de diyebiliriz; sınıfsal refleksleriyle adam seçeceklerdir. (Henüz partileşme meselesini tartışamıyorlar. İttihat ve Terakki deneyimi bitmiştir. “Adam” arayacaklardır.)

Bilemiyoruz ama Karabekir’e “Paşam, başımıza sen geç!” demiş olmaları uzak bir olasılık sayılmaz. Sonraki yıllarda Karabekir’in, aynı çevrelerin desteğiyle başını çektiği “Terakkiperver Fırka” deneyimi düşünülünce, 1923’te İzmir’de, Mustafa Kemal’in yürüttüğü devrim süreci yerine, “içeride” uslu ve Osmanlılığın çizgisini pek bozmadan sürdürebilecek bir modelin sermaye tarafından aranmakta olduğu da bir kenara yazılabilir.

Gözden kaçırmamak gerekiyor ki kongrenin kapanışında sanayi ve ticaretin sözcüleri Karabekir’e (sadece ona) şükran ve saygı ifade etmişlerdir. Mustafa Kemal’e (sadece ona) teşekkür ise “İşçi Kadınlar Murahhası İzmirli Rukiye Hanım”dan gelecektir. Emekçilerin ve özellikle kadınların kendine has sezgileriyle, gelmekte olan Cumhuriyetin “unsuru asli”si olduklarını göstermiyor mu?

SERDAR ŞAHİNKAYA

İKTİSAT TARİHÇİSİ

Yazarın Son Yazıları

Hayvancılıktaki yol ayrımı - Gülay Ertürk

Türkiye bugün hayvancılıkta çok kritik bir eşiğe geldi.

Devamını Oku
19.12.2025
Devlet ve kalkınma Okan Toygar’ın - Bilin Neyaptı

Bir ülkede ekonomi yönetiminin temel hedefleri verimlilik ve adil bölüşümdür.

Devamını Oku
18.12.2025
Programda işçinin adı yok - Engin Ünsal

CHP 39. Olağan Kurultayı’nda tüzük değişikliği yaptı ve iktidar programını kabul etti.

Devamını Oku
17.12.2025
Yargı öyküleri - Ziya Yergök

Yıllar önce, 5 Ocak 1982’de Çetin Altan’ın Milliyet gazetesindeki “Şeytanın gör dediği” adlı köşesinde “Eski (Mahkeme Koridorları) sütununa özlem” başlıklı yazısında yer alan, bir ceza avukatının “Oturum” adlı anı kitabından alıntılanmış ilginç bir yargı öyküsüne değinmek istiyorum.

Devamını Oku
17.12.2025
Devletçiliğe dönebilmek... - Kemal Onur

Demokratik ve laik sosyal hukuk devletimizin kurucu lideri Atatürk’ün yönetimi döneminde; ülkemizin ulusal çıkarı açısından bilimsel anlayış ve duyarlı bir bilinçle, iç ve dış sermaye şirketlerinin çıkarları için vahşi madenciliğe kesinlikle fırsat verilmemiştir!

Devamını Oku
17.12.2025
Bu çığlığı duyun! - Mustafa Gazalcı

MESEM, Milli Eğitim Bakanlığı’nın sözde mesleki teknik eğitim merkezleri uygulaması.

Devamını Oku
16.12.2025
ABD’nin esnek realist stratejisi - Nejat Eslen

11 Eylül’ün hemen sonrasında ABD, tek kutuplu dünya düzeninin verdiği cesaretle küresel egemen güç olmanın hayallerini kuruyordu.

Devamını Oku
16.12.2025
Çağdaşlık yolunda bir ömür - Hüseyin Karataş

Çağdaşlık eksikliğine ve dokunulmazlara dokunan sevgili hocam Prof. Dr. Türkan Saylan...

Devamını Oku
13.12.2025
Geleceğin savaş alanı, Türkiye ve Karadeniz - Doğu Silahçıoğlu

“Erken Cumhuriyet dönemi”nde (1923-1938) savunma sanayisindeki gelişmeler Türkiye’yi; başta uçak olmak üzere harp silah araç gereçlerinde dış satım yapan bir ülke konumuna getirmişti.

Devamını Oku
12.12.2025
Gençlik MESEM’den büyüktür - Kaan Eroğuz

AKP iktidarı tarafından 2016 yılında örgün ve zorunlu eğitim kapsamına alınan mesleki eğitim merkezleri (MESEM), çocuk işçiliğinin yaygınlaşmasında ve “kurumsallaşmasında” kritik bir rol oynuyor

Devamını Oku
12.12.2025
Komisyonda emekçinin adı yok - Şükrü Karaman

Milyonlarca emekçinin yeni ücrete ilişkin alacağı kararı merakla beklediği Asgari Ücret Tespit Komisyonu çalışmalarına yarın başlayacak.

Devamını Oku
11.12.2025
İnsan onuru ve demokrasi - Ayşe Atalay

TDK sözlüğünde “onur” kavramı insanın kendisine karşı duyduğu saygı olarak tanımlanıyor.

Devamını Oku
11.12.2025
Karadeniz’de neler oluyor? - Can Erenoğlu

Dünyanın en güvenli ve istikrarlı denizi Karadeniz dünyanın en tehlikeli deniz alanına mı dönüştürülüyor?

Devamını Oku
10.12.2025
Gelir adaletsizliği tırmanıyor! - Devrim Onur Erdağ

Türkiye'de emeğin değeri uzun zamandır siyaset meydanında sıkça dile getirilen bir konu.

Devamını Oku
10.12.2025
Erdoğan’ın 2005’teki hayalleri - Kadir Serkan Selçuk

Yıl 2005. Dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, o dönem henüz el konmamış olan Sabah gazetesinin 20. kuruluş yıldönümü için gazeteye bir yazı yazmıştı.

Devamını Oku
09.12.2025
Yeni feodal çağ ve dijital baronluk - Doğan Sevimbike

Yanis Varoufakis’in No Kings Means No Barons başlıklı yazısı, çağımızın ekonomik ve siyasal düzenini “yeni bir feodalizm” olarak niteliyor.

Devamını Oku
09.12.2025
‘Kırkyama’ siyaset… - Prof. Dr. Utku Yapıcı

Türk siyasetinde son yıllardaki en ilginç gelişme siyasi kimlikler düzleminde yaşanıyor.

Devamını Oku
08.12.2025
Terörist başının ayağına gitmek... - Hatice Topçu

Ulus devletler; tarih bilinci, ortak coğrafya ve dil birliğine dayanır.

Devamını Oku
08.12.2025
Çocuklarımız artık kimsesiz mi? - Özgür Hüseyin Akış

Cumhuriyetin kuruluş yıllarında söylenmiş bir cümle hâlâ kulaklarımızda çınlar:

Devamını Oku
07.12.2025
Çözüm mü, çözülme mi? - Ülgen Zeki Ok

Emperyalist güçlerin Ortadoğu’daki kirli emellerinin önündeki en büyük engel olan Atatürk’ü Türk halkının yüreğinden söküp atmak, yani öldürebilmek için bir gri propaganda yöntemi uyguluyor.

Devamını Oku
06.12.2025
Tek Çin ilkesi - Wei Xiaodong

Türkiye’de Çin’in Tayvan bölgesi yaygın olarak bilinse de bu bölgeye ilişkin tarihi ve siyasi bilgiler genellikle sınırlı kalmaktadır.

Devamını Oku
05.12.2025
Cumhuriyete sahip çıkma konuşması: Atatürk’ün ‘Bursa Nutku’ - Hamdi Yaver Aktan

Mustafa Kemal Paşa, 3 Şubat 1933 akşamı İzmir Kordon’daki köşkte akşam yemeği sırasında Bursa’daki olayı öğrenir.

Devamını Oku
03.12.2025
Demokraside seçilenler özgür olmalı - Hüseyin Mert

Demokrasi; çağdaş yaşamın, mutluluğun, ekonomik kalkınmanın ve her türlü gelişmenin önkoşulu, altyapısı ve temelidir.

Devamını Oku
03.12.2025
İktidarın eğitimdeki U dönüşleri - Nazım Mutlu

Siyasal yaşamının toplamı çeyrek yüzyılı bulan iktidar partisinin kısa tarihi, sayısız U dönüşleriyle doludur.

Devamını Oku
03.12.2025
Tekke ve zaviyelerin kapatılması - Doç. Dr. Hüner Tuncer

Tekkeler ve zaviyeler, İslamdaki tarikatların dinsel tören, toplantı ve eğitim yerleridir.

Devamını Oku
02.12.2025
Suyun akışını sürdürmek - Dr. Anıl Yıldırım Poyraz

“Su ateşe galiptir ancak bir kaba girerse ateş onu kaynatıp yok eder.” - Mevlana

Devamını Oku
02.12.2025
21.yüzyılda Türkiye’de sosyal demokrasi - Halil Sarıgöz

Sosyal demokrat partilerin tarihsel serüvenine baktığımızda, parti programlarının yalnızca birer teknik metin değil; toplumun yönünü, siyasal aklın niteliğini ve iktidar imgelemini belirleyen kurucu belgeler olduğunu görürüz.

Devamını Oku
01.12.2025
Gıda güvenliği sistemimiz alarm veriyor - Adnan Serpen

Gıda yaşam için olmazsa olmazdır ancak kirlenirse hastalığa, hatta ölüme bile neden olabilmektedir.

Devamını Oku
01.12.2025
Buğra Gökce, Silivri'den Cumhuriyet'e yazdı

Otuz altıncı pazar...

Devamını Oku
29.11.2025
İhanetin adı barış olamaz… - Erol Ertuğrul

Güzel yurdumuzda 23 yıldır uygulanan politikalarla, üniter devlet yapımıza ve Cumhuriyetimizin kuruluş anlayışına uymayan görüşler seslerini yükseltmeye başladı.

Devamını Oku
29.11.2025
İmralı ziyareti ve TBMM - Hüseyin Özkahraman

Türkiye’de “Kürt meselesi”, etnik kimlik tartışmalarını aşan; devlet-toplum ilişkilerini, siyasal katılım biçimlerini, demokratikleşme dinamiklerini ve meşruiyet tartışmalarını doğrudan etkileyen çok katmanlı bir olgudur.

Devamını Oku
28.11.2025
İddianame hukukla bağlı mı? - Doğan Erkan

İmamoğlu iddianamesi başından beri hukuk dili yerine tercih edilen siyasal retoriğiyle, delil boşluğuyla, rivayet anlatımlarıyla tartışılıyor.

Devamını Oku
28.11.2025
Kurucu felsefeye dönüş - Mehmet Tomanbay

Son açıklanan TÜİK verileri enflasyon, işsizlik ve derinleşen yoksulluğun gittikçe büyüyen sorunlar olduğunu göstermektedir.

Devamını Oku
27.11.2025
Seçimin sakatlanması - Cihangir Dumanlı

Anayasamızın 2. maddesine göre Türkiye Cumhuriyeti demokratik bir devlettir.

Devamını Oku
27.11.2025
İmralı vesilesiyle CHP dövmek - Esat Aydın

İmralı vesilesiyle CHP dövmek - Esat Aydın

Devamını Oku
26.11.2025
Eğitim sürecinde öğretme ve öğrenme - Cihat Karaali

Geçmişte eğitimciler yalnızca öğretmen değillerdi.

Devamını Oku
26.11.2025
Düzensiz dünya nereye gidiyor? - Nejat Eslen

Yeni bin yılın ilk yüzyılının ilk çeyreği yakında bitecek.

Devamını Oku
26.11.2025
Radbruch formülü ve Türkiye bağlamı - Başar Yaltı

Daha önce bu sütunlarda yayımlanan “Adaletsizliği Görmek” (Cumhuriyet, 07.11.2025) başlıklı yazımızda; adalete giden yolun adaletsizliği görmekten geçtiğini, bir hukuk düzeninde karar veren konumundaki tüm görevliler ile hukuk normlarını uygulayan tüm yetkililerin adaletsizliği görmek, önlemek ve adaleti yerine getirmekle görevli olduklarını, adaletsizliği görme yetisine sahip olmayanların yargıç ve savcı yapılmaması gerektiğini belirtmiştik.

Devamını Oku
25.11.2025
Türkiye Araf’ta - Gani Işık

Şimdilerde Türkiye’ye bir hal oldu; Cumhur İttifakı, İmralı ile hemhal oldu.

Devamını Oku
25.11.2025
Öğretmenim, canım benim! - Duran Güldemir

24 Kasım Öğretmenler Günü’nün anlamını ve önemini anlatmak için söylenecek çok söz var elbette ancak Ceyhun Atuf Kansu’nun “Dünyanın Bütün Çiçekleri” şiirinin bu dizeleri sanki bir başka söze gerek yoktur der gibi derin bir duygusallık içine sürüklemektedir bizi.

Devamını Oku
24.11.2025