Hutbe... Ama kimin için?

Hutbe... Ama kimin için?

26.07.2020 07:00
Güncellenme:
Takip Et:

Kuran’ın ilk emri “İkra-Oku”dur.

(Oku- Rabb’inin adı ile oku -İkra bismi rabbike- Alak suresi)

O da elde kılıç, tarihe geçmiş olmanın özgüveniyle okuyor.

Ama “lanet” okuyor.

Atatürk’e...

Ama korkarak..

Fatih Sultan Mehmet isminin arkasına saklanarak okuyor.

Fatih, burayı kıyamete kadar cami olarak kalması için vakfetmiştir.

Vakfedileni çiğneyen lanete uğrar” diye okuyor.

Oysa Vakfiye’de böyle bir kayıt, böyle bir ifade yok. (Vakfiye Metni-25.7.2020 Habertürk-Murat Bardakçı)

Ama olsun.

Hutbeler Allah rızası için okunur.

Ama bu belli ki Ali Riza’lar için okuyor.

*

İslam dini akla mantığa aykırı değil” denir.

Fatih, Ayasofya’nın çanlarını söküp attı. Peki NEDEN, fresklere, kubbenin dört yanındaki dört melek tasvirine, İsa ve Meryem fresklerine imparator ve imparatoriçe mozaiklerine dokunmadı.

Üstlerini ince bir badana ile örtmekle yetindi.

Neden mi?

567 yıl sonra bir tarih profesörü (Ebubekir Sofuoğlu) çıksın da “Camide fahişe resmi günah. Kazınıp atılmalı!” diye demeç versin diye mi?

Yoksa Reyiz dahil herkese, Fatih Sultan Mehmet’ten daha öz Müslüman olduğunu hatırlatsın diye mi?

*

Hutbeyi elde kılıç en son kim okudu?

İslam Ansiklopedisi’nde bir kayıt yok.

1453’te fethedilen İstanbul’un (Ayasofya’nın) özgürlük ve egemenliği 13 Kasım 1918’de İtilaf Devletleri’nin eline geçti. Türkler için tarihin akışı kesildi.

Sonu felakete açılan bir “ara dönem” başladı.

I. Dünya Savaşı ertesi imzalanan Mondros Antlaşması sadece Çanakkale ve Boğaziçi’ndeki tahkimatı denetlemeye izin veriyordu. Fakat büyük bir müttefik donanması ani bir baskınla İstanbul’u işgal etti.

Mondros’u imzalayan İngiliz Amiral Calthorpe İstanbul’a Yüksek Komiser (Genel Vali) olarak tayin edildi.

Fransız ve İtalyanlar da kendi temsilcilerini atadılar. Bunlar ortak bir karar ve kontrol mekanizmasıyla İstanbul’un tüm kurumlarını egemenlikleri altına aldılar.

Buna elbette büyük kalabalıklara mekân olan camileri de dahil ettiler.

Kurtuluş Savaşı’yla köyler, şehirler teker teker geri alındı.

Sondan bir önceki aşama genç Cumhuriyetin sınırları idi.

Cephede sonuç alamayacağını gören işgalciler sonunda masada sonuç almayı denediler. Uzun müzakereler sonunda 24 Temmuz günü imzalar atıldı.

Genç Cumhuriyetin sınırları kesinleşmişti.

23 Ağustos 1923’ten itibaren İtilaf kuvvetleri İstanbul’dan ayrılmaya başladı.

6 Ekim 1923’te ise Şükrü Naili Paşa komutasındaki 3. Kolordu İstanbul’a girdi ve işgal resmen sonlandı.

*

Çok şükür Reyiz, merhum bazı “özel dostları” gibi, “Yunan galip gelseydi!” falan demiyor. Şimdilik açıkça “Lozan hezimettir!” diye de buyurmadı.

Belki 24 Temmuz kendisi için de bir “zafer” olduğu için hiçbir zaman demeyecek. Zira bu tarih, 119 günlük hapislikten kurtulup tahliye olduğu kutlu gün.

*

6 Ekim’lerde İstanbul’un Kurtuluş Günü törenlerine de hiç katılmadı, katılmıyor. Basın danışmanlarının hazırladığı mesajları göndermekle yetiniyor.

Bunun hikmetini de önceki gün, kılıçlı hutbe sayesinde anladık.

6 Ekim 1923’ü bayram saysa, 29 Mayıs 1453 gölgelenecek diye düşünüyor.

Bu nedenle, Ayasofya’nın mübarek minberinden “Kılıç Hakkı”mızı dünya âlemin gözüne soktuk.

Yunan arsızlığına karşı en keskin, en kestirme mesaj belki de bu.

567 yıl öncesinin Konstantinopolis hayaliyle her fırsatta bayrağımızı yakıp duruyorlar,

Oysa Selanik’te de adı Ayasofya olan eski kiliseden dönme bir Osmanlı camisi var. Minaresi yakın zamana kadar ayakta idi. Orayı yeniden kiliseye çevirebilirler.

Minareye de kılıf geçirebilirler.

Biz mozaiklere, fresklere perde taktık. Onlar da minareye kılıf geçirebilirler.

**

İktidar medyasının ağzından “Kılıç Hakkı” düşmüyor.

Ya Mustafa Kemal’in hakkı?

Düşman orduları İstanbul’un her yerine karargâh kurmuş. Yalnız Ayasofya değil tüm kutsal mekânlar elden çıkmış. Halk yoksul, bezgin ve çaresizdi.

Ayasofya’da dilenip Sultanahmet’te sadaka vermek lafı o dönemde çıkmıştı. Kendisine Müslüman süsü veren işgal güçlerinin ajanları Ayasofya’yı tercih ediyorlar.

Sn. Erbaş’ın kafası belli ki çok dolu. Ama öteki eli boştu.

Atatürk için, bir kılıç daha tutmasa bile duada adını anabilirdi.

Korktu ise haklı.

Hepimiz gibi, Reyiz, onun da “ita amiri”.

İstanbul’un kurtarıldığını kabul etmiyor ki, kurtarıcısına dua edilmesine razı olsun.

Yazarın Son Yazıları

Meşrubat Trump'tan meşruiyet...

Meşrubat Trump'tan meşruiyet...

Devamını Oku
30.11.2025
Risk-almak vermek

En dehşetengiz proje nedir?

Devamını Oku
23.11.2025
Abalar Feda Muazzez Hanım'a

Abalar fena Muazzez Hanım'a

Devamını Oku
16.11.2025
10 Kasım sırtlanlığı

10 Kasımlarda “Atam sen rahat uyu!” sloganını duyamaz olduk: Biliyoruz ki “Saygı duruşu, sap gibi durmaktır” diyen zihniyet iktidar olduğundan beri Atatürk’e rahat uyu demenin manası yok.

Devamını Oku
09.11.2025
Kasım notları

Kasım notları

Devamını Oku
02.11.2025
Durumlara rağmen doğa yasası şaşmaz

Para politikalarının mucidi ünlü ekonomist Milton Friedman (1912-2006) sanki bizimki için söylemiş: “Bir hükümet, bazen bir sorunu çözmeye kalkınca o sorun daha da büyük bir sorun haline gelir!”

Devamını Oku
26.10.2025
Şeytan-ı Racim-10.10.10

Ankara Tren Garı, Cumhuriyetin belleğinde bir istasyondan fazlasıdır.

Devamını Oku
12.10.2025
Trump ile trampa

Meşruiyet değildir AKP’nin en müşkül işi, müşkül odur ki meşruiyet ararken kördüğüm eder memlekette her işi.

Devamını Oku
28.09.2025
Amerikan açık pokeri

ABD’nin değil, dünyanın da tek adamı (!) Trump, sonunda bizim tek adamımız Erdoğan’ı bu perşembe günü Beyaz Saray’ında kabul edecek. Yaşasın.

Devamını Oku
21.09.2025
Kemal Bey... Tarihi ve talihi

Yarın 15 Eylül, tarihi bir gün.

Devamını Oku
14.09.2025
Baba-oğul ilişkisi

“Hırsızlık oğuldan babaya değil, babadan oğula geçer. R.T. Erdoğan 1994”.

Devamını Oku
07.09.2025
Babadan numarasız selefe...

Tayyip Bey’in bekası için mesai harcayan etkili-yetkili külliye başdanışmanlarının 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in konuşmalarını da inceledikleri biliniyor.

Devamını Oku
31.08.2025
Erdal İnönü ve Kürt ittifakı...

TBMM tatilde, malum komisyon salı günü yine de toplanıyor.

Devamını Oku
17.08.2025
Kutlu olmayasıca Sevr!

Bugün 10 Ağustos 2025.

Devamını Oku
10.08.2025
Komisyonun yazgısı!

Şu satırlara bakar mısınız?..

Devamını Oku
03.08.2025
Yapay zeka Bodrum'da

Bodrum'da yabancı turistler ayrılırken okudukları kitapları otel lobilerindeki kitaplıklara “armağan” ediyorlar.

Devamını Oku
27.07.2025
Altan abisiz gazetecilik...

“Gazeteci olunmaz. Gazeteci doğulur” gerçeğine inanan kuşaktandı...

Devamını Oku
20.07.2025
Paşa gönül ittifakı...

Günlerdir tonlarca laf, demeç, açıklama, nutuk...

Devamını Oku
13.07.2025
Sessiz sabotaj...

İktidar belli ki geceleri meydanlardan caddelere taşan on binlerin, yüz binlerin anaforuna kapıldı.

Devamını Oku
06.07.2025
Keşke mutlak butlanlansa...

Tayyip Bey'e siyasette ikbal yolunu açanlar onu milletvekili bile değilken Beyaz Saray’da ağırlayanlardı.

Devamını Oku
29.06.2025
Bir yıldız kaydı...

Bugün Çetin Altan’ın 98. doğum günü. Kemal Gür’ün ölümünün de 4. günü. H Çetin Altan’ın sadık okurlarındandı.

Devamını Oku
22.06.2025
TERÖR ÇÖPLÜĞÜ ORTADOĞU...

Komisyonumuz 'yağmasa da gürlemeye' kararlı!

Devamını Oku
15.06.2025
Hepimiz bir tür kurbanız bayramı...

Kutlu olsun! Bayram gönüllere de gele, daha da gitmeye.

Devamını Oku
08.06.2025
MHP’nin ‘görünmez el’i

Tüm siyasal partiler kurulurken fabrika ayarına sahiptir. Zamanla ve/veya parti yönetimleri el değiştirdikçe bu ayar değişir, bozulur, tanınmaz hale gelebilir.

Devamını Oku
01.06.2025
Başbuğdan Bahçeli’ye vasiyet mi?

Bu bir “belge” yazı.

Devamını Oku
25.05.2025
Gitanjali ve Ecevit

Bugün 18 Mayıs 2025.

Devamını Oku
18.05.2025
Notre Dame’ın değil, TC’nin iki kamburu

Notre Dame’ın değil, TC’nin iki kamburu

Devamını Oku
11.05.2025
Nermin... Bir Cumhuriyet şarkısı

Nermin... Bir Cumhuriyet şarkısı

Devamını Oku
27.04.2025
Baharlar tekin değil!

Baharlar tekin değil!

Devamını Oku
13.04.2025
Ucuz üyelik yahnisi

Ucuz üyelik yahnisi

Devamını Oku
06.04.2025
Meydan bayramı

Meydan bayramı

Devamını Oku
30.03.2025
Beyaz Türk olarak bir Kürt portresi

Beyaz Türk olarak bir Kürt portresi

Devamını Oku
23.03.2025
‘Kurucu önder’in kaleminden

‘Kurucu önder’in kaleminden

Devamını Oku
16.03.2025
Biri ötekine ihanet ederse...

Biri ötekine ihanet ederse...

Devamını Oku
09.03.2025
Tek tabanca Kürt’ü arzımdır

Tek tabanca Kürt’ü arzımdır

Devamını Oku
02.03.2025
Muamma ve Doruk ile Nehir

Muamma ve Doruk ile Nehir

Devamını Oku
09.02.2025
Tekerrür ve tashih

Tekerrür ve tashih

Devamını Oku
02.02.2025
Monşersiz diplomasi

Monşersiz diplomasi

Devamını Oku
19.01.2025
Maziye bak ileriyi gör

Maziye bak ileriyi gör

Devamını Oku
12.01.2025
Aklımızdaki meret soru...

Aklımızdaki meret soru...

Devamını Oku
05.01.2025