Ülkemizin WADA (World Anti-Doping Agency) tarafından tanınan tek kuruluşu olan Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi’nin (TMOK) Dopingle Mücadele Komisyonu görevlileri Atletizm Federasyonu’nun İzmir ve Ankara’da düzenlediği Süper Lig yarışmalarına gönderilmişler.

İzmir’de düzenlenen organizasyonun örnek (idrar) alımında pek sorun çıkmamış. Ancak, federasyon yetkililerinin rahatsız oldukları kolayca hissedilmiş. Mırın kırın edenler kendilerini gizleme gereği duymamışlar. Durum Ankara’da yapılan yarışmalar sırasında rahatsızlıktan öteye geçmiş. Dopingle mücadele konusunda en yetkili bilim insanlarının arasında yer alan Prof. Dr. Rüştü Güner ile ekip üyeleri beklemedikleri tepkiyle karşılaşmışlar.

Atletlerin yanlarına gittiklerinde milli takımlar başantrenörü Muharrem Or engel olmuş. “Alamazsınız. İzin vermiyorum” demiş. Bildirimde bulunulmak istenmiş, “Hayır, bildirim de yapamazsınız” cevabını vermiş. Prof. Dr. Rüştü Güner’e hitaben “Rüştü Bey, ben engelleyeceğim. Beni Ceza Kurulu’na verin, istediğinizi yapın. Benim federasyonda görevim sona ersin isterse” ifadelerini kullanmış ve eklemiş “Ben sizinle savaşacağım.” Görüntüler webtv.hurriyet.com.tr’de mevcut.

Olay gazetelere “Doping Krizi” manşetiyle yansıdı. HaberTürk’ün alt başlığında yazılı “Nasıl emin olacağız tuzak kurmadıklarından” cümlesinin kendisine ait olup olmadığını sordum “Evet söyledim” dedi başantrenör Or. Milliyet gazetesine ise sokaktan geçen herkesin gelip sporculardan numune alamayacağını anlatmış. Belgesi olmayan insanın niyetinden şüphe edeceğini belirtmiş. Ancak, görüntülerde açık ve net olarak fark ediliyor ki Prof Dr. Rüştü Güner’e ismiyle hitap ediyor ve hangi amaçla orada olduğunu iyi biliyor.

Dopingle Mücadele Komisyonu’nun Başkanı Türker Arslan ise federasyonlara birer yazı gönderdiklerini, önceden haber vermeksizin yarışma içi ve yarışma dışı doping kontrolleri yapılacağını bildirdiklerini belirtti. Numune alım işleminin doping kontrol görevlilerinin isimlerinin bulunduğu görev belgesinin yarışma yetkilisine sunularak yapıldığını söyledi. Gelişmeleri WADA ve IAAF’e bildireceklerini açıkladı.

Önümüzdeki tehlikenin farkında değiliz. Resmi sıfatlı görevlilerin dopingle mücadele kurallarına aykırı davranmaları durumunda IOC, WADA ve uluslararası federasyonlarca ülkeye uygulanacak yaptırımların camiaya anlatılması gerekiyor. Ayrıca, verdikleri her örneğin 8 yıl boyunca saklı tutulacağını ve teknolojideki gelişmelere göre tekrar analiz edilebileceğini bilmeli sporcularımız.

Yakın geçmişte yapılan hatanın neden olduğu zararı ve yarattığı olumsuz algıyı biliyoruz. Ancak bu durum, kimseye akredite bir komiteyi ve maddi karşılık beklemeden çalışan bilim insanlarını tuzak kurmakla suçlama hakkını vermiyor. Ve hiçbir şey, federasyon yetkilisinin dopingle mücadeleye karşı savaş ilanını anlayışla karşılamayı mümkün kılmıyor.

Çocuklarımızı koruyacağım derken mimlenmelerine neden olmayacak, Türk sporunu ve sporcusunu uluslararası platformda zor duruma düşürmeyecek, ilim kadar irfan sahibi yöneticilere ihtiyacımız var.