AKP artık ‘eski Türkiye’

AKP artık ‘eski Türkiye’

11.05.2018 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Cumhurbaşkanlığı adayları kesinleşti, ittifaklar resmileşti, kampanya rotaları da yavaş yavaş netleşiyor. Adaylar, liderler ve partiler nasıl sloganlarla, hangi hedeflere ilerleyeceklerini ortaya koyuyorlar. Canlı olacağı anlaşılan ama şimdilik beklendiği gibi sertleşmeyen bir seçim havası yaşanıyor.
Seçim atmosferinin tahmin edilen ve beklenenden biraz farklı gelişmesi de ilginç tablolar oluşturuyor. Bazı siyasi aktörler için yeni fırsatlar ortaya çıkıyor, şaşırtıcı hamleler daha kolay kabul görüyor. Bazı aktörler ise bu yeni atmosfere uyum sorunları yaşıyor, yol kazalarıyla boğuşuyor.
Son yıllarda Türkiye’nin içine girdiği kutuplaşma iklimi ve sert siyaset dili, iktidar açısından önemli avantaj yaratıyordu. Cumhur ittifakının kurulduğu dönemde de muhalefeti “şer cephesi” olarak işaret eden, seçmeni yerli - milli olanlar ve olmayanlar diye ayıran bir dilin hâkim olacağının güçlü işaretleri vardı.
Seçim sürecine girildiğinde bu yaklaşımın iktidar için alışılmış sonuçları vermemesi, beklenen karşılıkları bulmaması ihtimali güç kazandı. Savaş benzetmeli, “beka davası” göndermeli olağanüstü zorlamaların, anormal düzenlemelerin yarattığı tepki, verilmek istenen “kesin galibiyet” havasını bozdu.
Aday tartışmaları ve ittifak görüşmeleriyle siyasi gündemde daha belirleyici hale gelmek, tabanını stratejik düşünmeye alıştırmak muhalefeti avantajlı hale getirdi. Başta ekonomi olmak üzere konjonktürel gelişmelerin yarattığı zorluklar ve seçmende pozitif beklenti oluşturacak hedefler üretilememesi de iktidarın aleyhine işledi.
Hazırlıklarını ve temel tercihlerini çok erken oluşturan iktidar, stratejisini kurmakta, hayata geçirip kabullendirmekte başarılı olamadı. Strateji değişimi için yapılan manevralar da ya ivme kaybına ya da iletişim kazalarına yol açtı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendisine oy verecek dindar muhafazakâr seçmenlerin cumhurbaşkanı ve parti tercihi konusunda farklılaşan tercihlerini “münafıklık” olarak tanımlaması, son derece sönük manifesto sunumu ve başarısızlık itirafına dönüşen vaatler, muhalefete hediye edilen T A M A M sloganı, AKP’li Bekir Bozdağ’ın 24 Haziran galibiyetlerinin muhalefet seçmenleri için kâbus olacağını söylemesi... Bu siyasal iletişim skandalları, biraz yeni atmosfere adaptasyon sıkıntısının, biraz da kolay ezberlerin bozulmasının sonucu.
Muhalefet cephesinde ise kurulan “millet ittifakında” eski kalıpların hâlâ geçerli görünmesine, bütün partilerin kendi seçmenine göre aday çıkartmasına rağmen normalleşmenin işaretleri belirginleşiyor: Muharrem İnce’nin Selahattin Demirtaş’ı hapishanede ziyaret etmesi, ardından Erdoğan ile buluşması, Saadet Partisi’nin imza sürecinde CHP ile işbirliği yapıp Kürt meselesine dönük rapor açıklaması, muhalefet adaylarının rövanştan, intikamdan değil barıştan, uzlaşmadan bahsetmesi, en önemlisi de seçmenlerin bu temaslar ve taktik hamleler karşısında kalıplaşmış tepkileri vermeyip açık ve örtülü rıza göstermesi, desteklemesi.
Normalleşmeye daha kolay uyumlanacağını gösteren muhalefette tablo şu: İttifak dışında kalsa bile HDP daha çok gündemde, denklemin daha içinde. Normalleşmeye çok açık destek vermekten kaçınan İYİ Parti ise ittifakta olmasına rağmen gündemin biraz daha dışında. Yan yana durarak iktidarın saldırılarına açık hale geleceği düşünülen muhalefet, tek pakette olmasa da farklı formlarda kurulan ilişkilerle normalleşme engellerini zorluyor. Birkaç ay önce daha zor kurulacak ilişkiler ve cümleler, rahatça gündeme giriyor ve kabul görüyor.
Seçim atmosferinin, daha önceki seçimlerden farklı bir seyir izlemesinde, yukarıda saydığımız bilinçli tercihler, taktik hamleler ve siyasi yönlendirmeler önemli pay sahibi. Fakat kutuplaşmadan, gerilimden ve anormalliklerden yorulan kamuoyunun, aşağıdan yukarıya doğru başka bir siyasi iklimi talep etmesi, bunun işaretlerini desteklemesi ve normalleşme talebinin destek bulmasının payı da hiç küçümsenmemeli.
AKP iktidarının ilk yıllarında çok kullanılan bir kavram vardı; “eski Türkiye”. AKP kendisini yeni Türkiye olarak tanımlıyor ve muhalefeti eski Türkiye olarak işaret ediyordu.
Seçim atmosferi, artık AKP döneminin “eski Türkiye” haline geldiği bir “yeni Türkiye” beklentisinin ağırlığını hissettirdiğini gösteriyor. Aşırı iyimserliğin sinir bozucu tarafları var ama sıkı muhalifliğin de iflah olmaz kötümserlikle ölçülmesi çok doğru değil. 

Yazarın Son Yazıları

Eyvallah

Eyvallah

Devamını Oku
10.09.2018
Ödenmemiş fatura yığını

Ödenmemiş fatura yığını

Devamını Oku
07.09.2018
Ekonomiyi siyasetle, siyaseti sertlikle idare

Ekonomiyi siyasetle, siyaseti sertlikle idare

Devamını Oku
03.09.2018
Lütufla başlamayan yasakla bitmez

Türkiye kaybedilenlerin açık seçik göründüğü, kazanılması gerekenlerin berraklaştığı günlerden geçiyor. Dünkü Cumhuriyet’in 1. sayfası, özellikle de Vedat Arık, Hayri Tunç ve Ahmet Şık fotoğrafları bunun özeti gibiydi: “Bitmeyen zulüm” ve bitmemesi gereken direniş.

Devamını Oku
27.08.2018
Partilerin yerel seçim ufku

Partilerin yerel seçim ufku

Devamını Oku
24.08.2018
Lütuf düzeni

Lütuf düzeni

Devamını Oku
20.08.2018
Kayıp bölüştürmek

Kayıp bölüştürmek

Devamını Oku
17.08.2018
Neyin mücadelesi kimin savaşı?

Neyin mücadelesi kimin savaşı?

Devamını Oku
14.08.2018
Krizi karşılama stratejisi

Krizi karşılama stratejisi

Devamını Oku
13.08.2018
Her şey algıdan

Her şey algıdan

Devamını Oku
10.08.2018
Göstermeye ihtiyaç yok, her şey zaten ortada

Göstermeye ihtiyaç yok, her şey zaten ortada

Devamını Oku
06.08.2018
Kim kimi idare ediyor?

Kim kimi idare ediyor?

Devamını Oku
03.08.2018
Diklenerek eğilmek

Diklenerek eğilmek

Devamını Oku
30.07.2018
Akşener gerçekten dönmezse?

Akşener gerçekten dönmezse?

Devamını Oku
27.07.2018
İyi Parti’de ne olacak?

İyi Parti’de ne olacak?

Devamını Oku
24.07.2018
Ne yaptınız da yoruldunuz?

Ne yaptınız da yoruldunuz?

Devamını Oku
23.07.2018
Sarsıntı kaçınılmazdı

Sarsıntı kaçınılmazdı

Devamını Oku
23.07.2018
‘Dağılma’ hevesi

‘Dağılma’ hevesi

Devamını Oku
16.07.2018
Kötü siyaset iyisini kovar

Kötü siyaset iyisini kovar

Devamını Oku
13.07.2018
Başkanın adamları

Başkanın adamları

Devamını Oku
10.07.2018
Yeni dönem başlarken

Yeni dönem başlarken

Devamını Oku
09.07.2018
Muhalefet neden dağıldı?

Muhalefet niçin dağıldı?

Devamını Oku
06.07.2018
Soruları bitmeyen seçim

Soruları bitmeyen seçim

Devamını Oku
02.07.2018
Değişim bir tercih değil

Değişim bir tercih değil

Devamını Oku
29.06.2018
MHP oylarının anlamı

MHP oylarının anlamı

Devamını Oku
26.06.2018
24 Haziran’ın iktidar tablosu

24 Haziran’ın iktidar tablosu

Devamını Oku
25.06.2018
Tek adamlık artık zor

Tek adamlık artık zor

Devamını Oku
25.06.2018
Bozgun görüntüsü

Bozgun görüntüsü

Devamını Oku
22.06.2018
Son düzlük notları

Son düzlük notları

Devamını Oku
18.06.2018
İttifaklar tablosu

İttifaklar tablosu

Devamını Oku
11.06.2018
Metal paslanması

Metal paslanması

Devamını Oku
08.06.2018
Rehavete yetmeyen ama cesaret veren bir umut

Rehavete yetmeyen ama cesaret veren bir umut

Devamını Oku
04.06.2018
Münafık dinamiği

Münafık dinamiği

Devamını Oku
01.06.2018
Başkasının oyu Dimyat’taki pirinç

Başkasının oyu Dimyat’taki pirinç

Devamını Oku
28.05.2018
Görev erteleme beyannamesi

Görev erteleme beyannamesi

Devamını Oku
25.05.2018
Seçimin arka plan senaryoları

Seçimin arka plan senaryoları

Devamını Oku
21.05.2018
Görev, ihtiyat, sürpriz

Görev, ihtiyat, sürpriz

Devamını Oku
18.05.2018
İyimserlik ve kötümserlik

İyimserlik ve kötümserlik

Devamını Oku
14.05.2018
AKP artık ‘eski Türkiye’

AKP artık ‘eski Türkiye’

Devamını Oku
11.05.2018
Muhalefete hediye

Muhalefete hediye

Devamını Oku
09.05.2018