Alev Coşkun

12 Eylül faşist bir darbedir

13 Eylül 2021 Pazartesi

Dün 12 Eylül askeri darbesinin 41. yıldönümüydü. 41 yıl önce Genelkurmay Başkanı Kenan Evren ve dört kuvvet komutanı darbeyi gerçekleştirdiler. Bu darbe, ABD kaynaklı emperyalist, gerici ve faşist bir darbedir. Önce Atatürk’ün kurduğu TBMM’yi, Atatürk’ün kurduğu CHP’yi ve diğer siyasal partileri kapattılar.

Faşist yönetim yurtseverleri cezaevine doldurdu. 650 bin kişi gözaltına alındı. 230 bin kişi sıkıyönetim askeri mahkemelerinde yargılandı. Binlerce kamu görevlisi görevinden alındı. 1 milyon 680 bin kişi fişlendi. Tutukevlerinde bulunan kişilerden 300’ü öldü. Bunun 171’inin işkence sonucu öldüğü tespit edildi. 50 vatandaş idam edildi.

KÜRESELLEŞME İÇİN

12 Eylül cuntası küreselleştirmeyi gerçekleştirmek, neo-liberal ekonomi politikalarını uygulamak için ilan edilen 24 Ocak 1980 kararlarını yürütmek hedefini taşıyordu. Bunun için Turgut Özal’ı görevlendirdi.

12 Eylül öncesi Türkiye’nin dört bir yanında her gün görünen terör hareketi 13 Eylül’de bir anda durdu. Böylece terör olaylarının kontrgerilla tarafından planlandığı ortaya çıktı.

Askeri cunta, toplumu depolitize etti. Atatürk’ün aydınlanma devrimlerinin temel ilkesi laiklik ve eğitim birliği tahrip edildi. Devlet başkanı olan Kenan Evren Anadolu’nun dört bir yanında yaptığı mitinglerde asker üniforması ile halkın karşısına çıkıyor ve elinde taşıdığı Kuran’dan ayetler okuyordu. Dinin siyasete alet edilmesi devlet başkanı tarafından gerçekleştiriliyordu. Bununla da yetinilmiyor tarikatların güçlenmesi için ortam yaratılıyordu.

AKP İKTİDARININ TEMELLERİ

Cumhuriyetin temel ilkeleri, Atatürk devrimleri bir devlet politikası olarak çiğnenmeye başlandı. Bugünkü AKP iktidarının temel ortamı cuntanın kararlarıyla yaratılıyordu.

12 Eylül askeri yönetimi Türk siyasal yaşamında uygulanan demokratik kuralları da altüst etti. Kabul edilen Siyasal Partiler Kanunu demokratik kuralları ve gelenekleri yozlaştırdı. Genel seçimlerde uygulanan önseçim kuralı kaldırıldı. Siyasal parti liderlerine güçlü olanaklar sağlandı. Adeta parti lideri sultası yaratıldı.

12 Eylül 1980’den bir yıl önce 2. Ordu Komutanı Bedrettin Demirel Genelkurmay Başkanı Evren’e gelerek terörden şikâyet etmiş, ciddi önlem alınmasını önermişti. Evren, Demirel’e henüz kamuoyu hazır değil, olayların gelişimini bekleyelim diye yanıt verdi. Bu durum, askeri harekete kamuoyu onayını sağlamak için teröre göz yumulduğunu gösteriyordu. Bu somut konuşma askeri darbenin çok önceden planlandığının göstergesidir.

12 Eylül öncesinde, Meclis’te o günleri yaşamış bir parlamenter olarak her gün gerçekleşen terör ve özellikle Çorum olaylarının ortaya çıkmasıyla askeri darbe planının kontrgerilla tarafından yürütüldüğünü duyumsuyorduk.

12 Eylül döneminde 400 gazeteciye 3 bin yıl hapis cezası verilmiş, 300 gün gazete yasağı getirilmiş, 39 ton gazete, dergi, kitap imha edilmiş (yok etmek), 24 bin dernek kapatılmış, 14 bin kişi vatandaşlıktan çıkarılmıştır.

12 Eylül’le yüzleşme tam anlamıyla ne yazık ki gerçekleşmedi. 12 Eylül faşist yönetiminin kararları ve sonuçları bugün her açıdan sürmektedir.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Atatürk ve karşıdevrim 10 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları