Verilerle soyulan halk
Veysel Ulusoy
Son Köşe Yazıları

Verilerle soyulan halk

14.07.2024 04:01
Güncellenme:
Takip Et:

Ülkemizin istatistiki verileri sunan kurumuna göre işsizlik düşüyor, sanayi cılız da olsa büyümeye devam ediyor, milli gelir hiçbir ülkede olmadığı kadar yukarılara çıkıyor ve halkın geliri Cumhuriyet tarihinde olmadığı kadar iyi seviyelere geliyor.

Dahası ilgili bakanlarımız Türkiye’nin çok yakında Dünya Bankası’nın tanımıyla yüksek gelirli ülkeler arasında yerini alacağını belirtiyor. Diğer bir ifadeyle, artık kişi başına gelirimiz 14 bin doların üstüne çıkıyor. 

Belki inanmayabilirsiniz ama bunu yapmak, insanların gelirini bu seviyenin üstüne çıkarmak çok kolay.

İlk aklımıza geldiği gibi üretimi artırıp refahı yukarılara taşımayla ilgili değil burada bahsettiğim. Aksine üretimde azalma olsa bile, onu artıyormuş gibi göstermekle, yani küçük bir kalem oynatmakla her şeyi düzenlemek olası.

Eskiden beri yaptığımız gibi milli gelir verilerini revize etmeye ve onun metodolojisini değiştirmeye de gerek yok.

Ortada bu amaca ulaşmak, Türkiye’yi yüksek gelirli bir ülke yapmak için mükemmel bir istatistik, daha doğrusu istatistik illüzyonu var: Enflasyon ve onun sunumu...

Türkiye İstatistik Kurumu’nun sunduğu enflasyon oranı.

TÜİK ASLİ GÖREVİNDEN SAPIYOR

Refah ve gelir seviyesindeki değişimin esas ölçüsü gayrisafi üretim yani milli gelir verileridir. Bu istatistik, diğer yaklaşımları sabit tuttuğumuzda, temel olarak iki açıdan hesaplanır: Belirli bir yılın fiyatlarına göre sabitlenmiş bir endeks veya her yıl değişen tüketim alışkanlıkları ve fiyatlara göre zincirleme olarak hesaplanan diğer endeks.

Her iki yöntem tüm istatistik kuruları tarafından uygulanır ve halka sunulur. 

Türkiye’nin yüksek gelirli ülkeler arasına gireceği savının temelinde bu endeks hesaplaması yatıyor.

Endekslerde enflasyon oranı ya da onu belirleyen fiyat endeksleri reel ekonomik atılımı en çok etkileyen unsur olarak karşımıza çıkıyor.

Yapısı itibarıyla, olduğundan düşük gösterilen enflasyon oranı ulusal geliri bu endeklerin marifetiyle yükseltir, halkı olduğundan fazla varlıklı gösterebilir. Öyle ki üretimde önceki dönemlere göre düşüş olsa da enflasyon verileri ile bunu yukarılara taşıma sadece bir tuşa bağlı olarak değiş(tiril)ebilir.

SON 15 YILDA YAPILAN BUDUR

Türkiye’de özellikle son 15 yılda yapılan budur. Metot değişimi, yanlış ve taraflı istatistiklerle fakirleşen toplumu, büyümeyen ülkeyi refah seviyesi yüksek bir yere konumlandırmanın dayanılmaz hafifliğini tecrübe ediyor ülkemiz. 

Yüzde 5’lik sürekli bir büyüme oranı ile her 14-15 yılda yüzde geliri katlamak mümkünken biz bunu fakirleşirken TÜİK eliyle yapıyoruz.

Bunun sonucunu TÜİK’in basına dağıttığı son sunumlarda görüyoruz. İçeriği, siyasi yapıya bağımlılığı, dedikodu kokan ortamı ve bizimle dalga geçen niteliği ile sunum, tam anlamıyla ülkenin belki de en önemli kurumunun ne kadar bozulduğunun, ne kadar gerçeklerden koptuğunun resmini çiziyor bize.

Sunduğu sahte verilerle halkın bilerek, isteyerek, planlı bir şekilde soyulmasına zemin hazırlayan TÜİK’e karşı en sert karşılığı vermelidir halk.

Yazarın Son Yazıları

Vasat siyaset tuzağı

Bir ülkede orta gelir seviyesine ulaştıktan sonra, teknolojik gelişme için yapılan harcamaların birim maliyetleri düşürmemesi ve diğer girdi maliyetlerdeki artışın getirdiği ekonomik yavaşlamaya paralel olarak büyüme modellerinin uygulanmasında aksaklıklar ortaya çıkar.

Devamını Oku
30.11.2025
Hukukun üstünlüğü, ekonomik büyüme... Osimhen ve Mario Lemina örneği

Bir ülke adının veya devletin önüne sıfat koyup onu tanımlarken çok dikkatli olmak gerekir.

Devamını Oku
16.11.2025
Yapısal değişim ve ithal ikamesi: Açık ama korumacı bir model

Türkiye’de kendini sadece öğretici değil, aynı zamanda topluma karşı sorumlu hisseden ekonomistler uzun zamandan beri yapısal değişimin gerekliliğini vurguluyor.

Devamını Oku
02.11.2025
Enflasyon normalleşmedi, tabelası değişti

Son aylarda Türkiye’de enflasyonun düşme trendine girmesine dair anlatı daha çok ölçüm ve etiketlemedeki değişimle ilgilidir.

Devamını Oku
19.10.2025
Türkiye ekonomisinde fiyat düzeyi-gelir uyumsuzluğu: Pahalı ama fakir paradoksu

Enflasyon ülkemiz dışında çoğu ülkede artık bir sorun olmaktan çok uzaktadır.

Devamını Oku
05.10.2025
Bir ekonomi politikası hikâyesi...

Ekonomi politikaları toplumun sosyal refahını daha yukarılara çıkarmak ya da sıkıntılı zamanlarda piyasa dengelerini yeniden ayarlamak için kullanılır.

Devamını Oku
21.09.2025
Yapısal çürüme

Devletteki çürüme kurumsal çöküş ile son noktaya evrilir.

Devamını Oku
07.09.2025
Bir temiz vurgun: döviz kuru korumalı mevduat

Ekonomimizde tarif edilemez bir yalancı mutluluk yaşanıyor bugünlerde. Yanlış anlamayın...

Devamını Oku
24.08.2025
Sahte profesör, sahte ekonomi

Ahlaki çöküntü toplumsal bir olgu haline geldiğinde onun elinden kurtulmak yıllar alır.

Devamını Oku
10.08.2025
Sözde büyüme, gerçekte fakirleşme: Bir derecelendirme hikâyesi

Sizi yönetenlerin ülke notumuz yükseldi kelimesi kapsamında sevindiklerine bakmayın.

Devamını Oku
27.07.2025
KTV-karbon tüketim vergisi, terörsüz Türkiye ve eğitim kalitesinin ortak noktası

Ekonomik ve siyasal sürecin sanki önümüzdeki pazar günü seçim olacak fikri üzerine kurulu olduğu ülkemizde yeni proje diye yapılan tanıtımların sayısında ivme artışı gözlemliyoruz son günlerde.

Devamını Oku
13.07.2025
Asgari ücret ve enflasyon… ya döviz kuru!

Asgari ücretteki artış enflasyon oranını yukarılara taşır mı? Bu soru çoğu ekonomist tarafından ampirik olarak incelenmiş ve sorunun sade bir yanıtının olmadığı, etkileşimin çeşitli nedenlere ve olgulara bağlı olarak değiştiği gözlemlenmiş ve veri analizleri ile ortaya konmuştur.

Devamını Oku
29.06.2025
İstanbul Üniversitesi: Bir diploma iptali oyunu ve yarattığı maliyet

Sahnenin en çarpıcı bölümü ise sanki tüm yanlışlıkları ve usulsüzlükleri sadece bir siyasi partinin kamu yöneticileri yapıyormuş algısının vurgulandığı kısımdır.

Devamını Oku
15.06.2025
Hastalıklı büyüme

Ulusal gelirimiz 2025 yılının ilk çeyreğinde yüzde 2 arttı. Bunu TÜİK söylüyor.

Devamını Oku
01.06.2025
Jeoekonomik ticaret politikası

ABD-Çin arasında tarife yani uluslararası ticarette ithalatta alınan vergilerin artırılması ile yeniden başlayan ekonomik savaşlar tedarik zincirindeki kırılmaları tetiklemeye devam ediyor.

Devamını Oku
18.05.2025
Buğday ve döviz kuru

Buğday ve döviz kuru

Devamını Oku
04.05.2025
Orta gelir-siyasi tuzak

Orta gelir-siyasi tuzak

Devamını Oku
20.04.2025
Boykot

Boykot

Devamını Oku
06.04.2025
Özel çıkar grubu

Özel çıkar grubu

Devamını Oku
23.03.2025
Gıda enflasyonu

Gıda enflasyonu

Devamını Oku
09.03.2025
İnsan sermayesi, yolsuzluk...

İnsan sermayesi, yolsuzluk...

Devamını Oku
23.02.2025
Merkez Bankası ve ekonomik durum

Merkez Bankası ve ekonomik durum

Devamını Oku
09.02.2025
Yapay zekâ ve bizdeki zekâ

Yapay zekâ ve bizdeki zekâ

Devamını Oku
26.01.2025
Tehlikenin farkına varmak

Tehlikenin farkına varmak

Devamını Oku
12.01.2025
Ekonomik büyüme ve refah

Ekonomik büyüme ve refah

Devamını Oku
29.12.2024
Silkeleme

Silkeleme

Devamını Oku
15.12.2024
Fakirsiniz çünkü...

Fakirsiniz çünkü...

Devamını Oku
01.12.2024
Çaput

Çaput

Devamını Oku
17.11.2024
Neden sürekli kriz içindeyiz?

Neden sürekli kriz içindeyiz?

Devamını Oku
03.11.2024
Bir çöküşün hikâyesi

Bir çöküşün hikâyesi

Devamını Oku
20.10.2024
Kurnaz ekonomik politikaları ve döviz kuru

Kurnaz ekonomik politikaları ve döviz kuru

Devamını Oku
06.10.2024
Eğitim, eğitim kurumlarında hijyen ve gelişmişlik

Eğitim, eğitim kurumlarında hijyen ve gelişmişlik

Devamını Oku
22.09.2024
Ekonomi programının anatomisi

Ekonomi programının anatomisi

Devamını Oku
08.09.2024
Çiftçi

Çiftçi

Devamını Oku
25.08.2024
Körüğe gerek yok

Körüğe gerek yok

Devamını Oku
11.08.2024
Tecrübe ederek öğrenme

Tecrübe ederek öğrenme

Devamını Oku
28.07.2024
Verilerle soyulan halk

Verilerle soyulan halk

Devamını Oku
14.07.2024
Bir kilo buğday kaç litre mazot eder?

Bir kilo buğday kaç litre mazot eder?

Devamını Oku
30.06.2024
TÜİK, enflasyon ve buğday

TÜİK, enflasyon ve buğday

Devamını Oku
16.06.2024
Sen üret yeter!

Sen üret yeter!

Devamını Oku
02.06.2024