Anayasa Mahkemesi kararının uygulanması - Prof. Dr. Hikmet Sami TÜRK
Olaylar Ve Görüşler
Son Köşe Yazıları

Anayasa Mahkemesi kararının uygulanması - Prof. Dr. Hikmet Sami TÜRK

29.04.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

TBMM Genel Kurulu’nun 16 Nisan 2025 tarihi TBMM Başkanvekili CHP Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca’nın başkanlığında açılan 77. birleşiminde 15 Nisan Salı günü bir kalp rahatsızlığı geçiren ve ameliyat edilen TBMM Başkanvekili DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder için siyasi partiler temsilcilerinin geçmiş olsun dileklerini ifade eden konuşmalarından sonra; başkanvekili Karaca, kâtip üye CHP Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez’e, TİP Hatay Milletvekili Şerafettin Can Atalay’a verilen ceza hakkındaki Yargıtay 3. Ceza Dairesi Başkanlığı yazısının 30 Ocak 2024 günü TBMM Genel Kurulu’nda okutulması suretiyle milletvekilliğinin düşmesinin “yok hükmünde” olduğuna ilişkin 22.2.2024 tarihli Anayasa Mahkemesi kararının “Hüküm” fıkrasını okuttu.

TBMM başkanı, AKP İstanbul Milletvekili Numan Kurtulmuş, birleşimin açılmasından önce yapılan “Danışma Kurulu” toplantısında Önder’in sağlık durumu hakkında grup başkanvekillerince yapılacak geçmiş olsun konuşmalarıyla sınırlı bir gündem üzerinde ortak irade oluştuğunu, buna aykırı uygulamanın “yetki aşımı” ve “hukuken yok hükmünde” olduğunu söyledi; görevlerini kötüye kullanan başkanvekili Karaca ile kâtip üye Suiçmez’i kınadı, haklarında anayasa ve içtüzükten kaynaklanan yetkilerini kullanacağını “beyan” etti.

CAN ATALAY KARARI

Anayasa Mahkemesi’nin 1 Ağustos 2024 tarih ve 32619 sayılı TC Resmi Gazete’de yayımlanan 22/2/2024 tarih ve E. 2024/43, K. 2024/65 sayılı kararının 16 Nisan 2035 günü TBMM Genel Kurulu’nda okunan “Hüküm” fıkrası şöyledir:

“Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nun 30/1/2024 tarihli 54. birleşiminde Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin 3/1/2024 tarihli ve E. 2023/12611, değişik iş. 2024/1 sayılı kararının ekte gönderildiğine dair anılan daire başkanlığı yazısının okunması suretiyle Hatay Milletvekili Şerafettin Can Atalay’ın milletvekilliğinin düşmesinin yok hükmünde olduğunun tespitine ve anayasanın 85. maddesi uyarınca iptaline karar verilmesi talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına… oyçokluğuyla 22/2/2024 tarihinde karar verildi.”

TBMM BAŞKANININ YETKİ VE GÖREVLERİ

TBMM Başkanı Kurtulmuş, TBMM Genel Kurulu’nda bu kararı okutturan başkanvekili Karaca ile kararı okuyan kâtip üye Suiçmez hakkında anayasa ve içtüzükten kaynakladığını söylediği yetkilerini kullanmak istiyor. Fakat TBMM başkanının başkanvekilleri ve kâtip üyeler hakkında yaptırım olarak kullanabileceği bir yetkisi yoktur. TBMM İçtüzüğü’nün “Başkanvekillerinin görevleri” kenar başlıklı 15. maddesinde sadece “Başkanvekillerinin hangi birleşim veya oturumları yöneteceklerine başkan karar verir” hükmü yer almaktadır. Başkanvekilleri ile ilgili olarak içtüzükte öngörülen tek yetkisi budur. “Kâtip üyelerin görevleri” kenar başlıklı 16. maddede ise kâtip üyelerin görevleri, başkanla herhangi bir bağlantı kurulmaksızın sıralanmıştır. Bunlar arasında “Genel Kurul’da evrak okumak” da vardır.

YAPILMASI GEREKEN

TBMM Başkanı Kurtulmuş’un başkanvekili Karaca ile kâtip üye Suiçmez hakkında anayasa ve içtüzükten kaynaklandığını söylediği yetkilerini kullanmadan önce yapması gereken, TBMM Genel Kurulu’nda Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin hukuka aykırı bir kararla Atalay’a verilen ceza hakkındaki yazısının okutulması suretiyle milletvekilliğinin düşmesinin “yok hükmünde” olduğunu tespit eden 22/2/2024 tarih ve E. 2024/43, K. 2024/65 sayılı Anayasa Mahkemesi kararının gereğini yerine getirmek için tutukluluğuna son verilmesini ve anayasanın 81.maddesine göre TBMM önünde ant içerek göreve başlamasını sağlamaktır.

Anayasa Mahkemesi’nin anılan kararı 1 Ağustos 2024 tarihli TC Resmi Gazete’de yayımlandığına göre 10 aya yaklaşan bir süreden beri ihmal edilen bu görevin en kısa zamanda yerine getirilmesi gerekir. TBMM Başkanı Kurtulmuş’un anayasadan kaynaklanan öncelikli görevi budur. Çünkü anayasanın 153. maddesinin I ve VI. fıkralarına göre; “Anayasa Mahkemesi’nin kararları kesindir; ... Resmi Gazetede hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar.”

PROF. DR. HİKMET SAMİ TÜRK

Yazarın Son Yazıları

Hayvancılıktaki yol ayrımı - Gülay Ertürk

Türkiye bugün hayvancılıkta çok kritik bir eşiğe geldi.

Devamını Oku
19.12.2025
Devlet ve kalkınma Okan Toygar’ın - Bilin Neyaptı

Bir ülkede ekonomi yönetiminin temel hedefleri verimlilik ve adil bölüşümdür.

Devamını Oku
18.12.2025
Programda işçinin adı yok - Engin Ünsal

CHP 39. Olağan Kurultayı’nda tüzük değişikliği yaptı ve iktidar programını kabul etti.

Devamını Oku
17.12.2025
Yargı öyküleri - Ziya Yergök

Yıllar önce, 5 Ocak 1982’de Çetin Altan’ın Milliyet gazetesindeki “Şeytanın gör dediği” adlı köşesinde “Eski (Mahkeme Koridorları) sütununa özlem” başlıklı yazısında yer alan, bir ceza avukatının “Oturum” adlı anı kitabından alıntılanmış ilginç bir yargı öyküsüne değinmek istiyorum.

Devamını Oku
17.12.2025
Devletçiliğe dönebilmek... - Kemal Onur

Demokratik ve laik sosyal hukuk devletimizin kurucu lideri Atatürk’ün yönetimi döneminde; ülkemizin ulusal çıkarı açısından bilimsel anlayış ve duyarlı bir bilinçle, iç ve dış sermaye şirketlerinin çıkarları için vahşi madenciliğe kesinlikle fırsat verilmemiştir!

Devamını Oku
17.12.2025
Bu çığlığı duyun! - Mustafa Gazalcı

MESEM, Milli Eğitim Bakanlığı’nın sözde mesleki teknik eğitim merkezleri uygulaması.

Devamını Oku
16.12.2025
ABD’nin esnek realist stratejisi - Nejat Eslen

11 Eylül’ün hemen sonrasında ABD, tek kutuplu dünya düzeninin verdiği cesaretle küresel egemen güç olmanın hayallerini kuruyordu.

Devamını Oku
16.12.2025
Çağdaşlık yolunda bir ömür - Hüseyin Karataş

Çağdaşlık eksikliğine ve dokunulmazlara dokunan sevgili hocam Prof. Dr. Türkan Saylan...

Devamını Oku
13.12.2025
Geleceğin savaş alanı, Türkiye ve Karadeniz - Doğu Silahçıoğlu

“Erken Cumhuriyet dönemi”nde (1923-1938) savunma sanayisindeki gelişmeler Türkiye’yi; başta uçak olmak üzere harp silah araç gereçlerinde dış satım yapan bir ülke konumuna getirmişti.

Devamını Oku
12.12.2025
Gençlik MESEM’den büyüktür - Kaan Eroğuz

AKP iktidarı tarafından 2016 yılında örgün ve zorunlu eğitim kapsamına alınan mesleki eğitim merkezleri (MESEM), çocuk işçiliğinin yaygınlaşmasında ve “kurumsallaşmasında” kritik bir rol oynuyor

Devamını Oku
12.12.2025
Komisyonda emekçinin adı yok - Şükrü Karaman

Milyonlarca emekçinin yeni ücrete ilişkin alacağı kararı merakla beklediği Asgari Ücret Tespit Komisyonu çalışmalarına yarın başlayacak.

Devamını Oku
11.12.2025
İnsan onuru ve demokrasi - Ayşe Atalay

TDK sözlüğünde “onur” kavramı insanın kendisine karşı duyduğu saygı olarak tanımlanıyor.

Devamını Oku
11.12.2025
Karadeniz’de neler oluyor? - Can Erenoğlu

Dünyanın en güvenli ve istikrarlı denizi Karadeniz dünyanın en tehlikeli deniz alanına mı dönüştürülüyor?

Devamını Oku
10.12.2025
Gelir adaletsizliği tırmanıyor! - Devrim Onur Erdağ

Türkiye'de emeğin değeri uzun zamandır siyaset meydanında sıkça dile getirilen bir konu.

Devamını Oku
10.12.2025
Erdoğan’ın 2005’teki hayalleri - Kadir Serkan Selçuk

Yıl 2005. Dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, o dönem henüz el konmamış olan Sabah gazetesinin 20. kuruluş yıldönümü için gazeteye bir yazı yazmıştı.

Devamını Oku
09.12.2025
Yeni feodal çağ ve dijital baronluk - Doğan Sevimbike

Yanis Varoufakis’in No Kings Means No Barons başlıklı yazısı, çağımızın ekonomik ve siyasal düzenini “yeni bir feodalizm” olarak niteliyor.

Devamını Oku
09.12.2025
‘Kırkyama’ siyaset… - Prof. Dr. Utku Yapıcı

Türk siyasetinde son yıllardaki en ilginç gelişme siyasi kimlikler düzleminde yaşanıyor.

Devamını Oku
08.12.2025
Terörist başının ayağına gitmek... - Hatice Topçu

Ulus devletler; tarih bilinci, ortak coğrafya ve dil birliğine dayanır.

Devamını Oku
08.12.2025
Çocuklarımız artık kimsesiz mi? - Özgür Hüseyin Akış

Cumhuriyetin kuruluş yıllarında söylenmiş bir cümle hâlâ kulaklarımızda çınlar:

Devamını Oku
07.12.2025
Çözüm mü, çözülme mi? - Ülgen Zeki Ok

Emperyalist güçlerin Ortadoğu’daki kirli emellerinin önündeki en büyük engel olan Atatürk’ü Türk halkının yüreğinden söküp atmak, yani öldürebilmek için bir gri propaganda yöntemi uyguluyor.

Devamını Oku
06.12.2025
Tek Çin ilkesi - Wei Xiaodong

Türkiye’de Çin’in Tayvan bölgesi yaygın olarak bilinse de bu bölgeye ilişkin tarihi ve siyasi bilgiler genellikle sınırlı kalmaktadır.

Devamını Oku
05.12.2025
Cumhuriyete sahip çıkma konuşması: Atatürk’ün ‘Bursa Nutku’ - Hamdi Yaver Aktan

Mustafa Kemal Paşa, 3 Şubat 1933 akşamı İzmir Kordon’daki köşkte akşam yemeği sırasında Bursa’daki olayı öğrenir.

Devamını Oku
03.12.2025
Demokraside seçilenler özgür olmalı - Hüseyin Mert

Demokrasi; çağdaş yaşamın, mutluluğun, ekonomik kalkınmanın ve her türlü gelişmenin önkoşulu, altyapısı ve temelidir.

Devamını Oku
03.12.2025
İktidarın eğitimdeki U dönüşleri - Nazım Mutlu

Siyasal yaşamının toplamı çeyrek yüzyılı bulan iktidar partisinin kısa tarihi, sayısız U dönüşleriyle doludur.

Devamını Oku
03.12.2025
Tekke ve zaviyelerin kapatılması - Doç. Dr. Hüner Tuncer

Tekkeler ve zaviyeler, İslamdaki tarikatların dinsel tören, toplantı ve eğitim yerleridir.

Devamını Oku
02.12.2025
Suyun akışını sürdürmek - Dr. Anıl Yıldırım Poyraz

“Su ateşe galiptir ancak bir kaba girerse ateş onu kaynatıp yok eder.” - Mevlana

Devamını Oku
02.12.2025
21.yüzyılda Türkiye’de sosyal demokrasi - Halil Sarıgöz

Sosyal demokrat partilerin tarihsel serüvenine baktığımızda, parti programlarının yalnızca birer teknik metin değil; toplumun yönünü, siyasal aklın niteliğini ve iktidar imgelemini belirleyen kurucu belgeler olduğunu görürüz.

Devamını Oku
01.12.2025
Gıda güvenliği sistemimiz alarm veriyor - Adnan Serpen

Gıda yaşam için olmazsa olmazdır ancak kirlenirse hastalığa, hatta ölüme bile neden olabilmektedir.

Devamını Oku
01.12.2025
Buğra Gökce, Silivri'den Cumhuriyet'e yazdı

Otuz altıncı pazar...

Devamını Oku
29.11.2025
İhanetin adı barış olamaz… - Erol Ertuğrul

Güzel yurdumuzda 23 yıldır uygulanan politikalarla, üniter devlet yapımıza ve Cumhuriyetimizin kuruluş anlayışına uymayan görüşler seslerini yükseltmeye başladı.

Devamını Oku
29.11.2025
İmralı ziyareti ve TBMM - Hüseyin Özkahraman

Türkiye’de “Kürt meselesi”, etnik kimlik tartışmalarını aşan; devlet-toplum ilişkilerini, siyasal katılım biçimlerini, demokratikleşme dinamiklerini ve meşruiyet tartışmalarını doğrudan etkileyen çok katmanlı bir olgudur.

Devamını Oku
28.11.2025
İddianame hukukla bağlı mı? - Doğan Erkan

İmamoğlu iddianamesi başından beri hukuk dili yerine tercih edilen siyasal retoriğiyle, delil boşluğuyla, rivayet anlatımlarıyla tartışılıyor.

Devamını Oku
28.11.2025
Kurucu felsefeye dönüş - Mehmet Tomanbay

Son açıklanan TÜİK verileri enflasyon, işsizlik ve derinleşen yoksulluğun gittikçe büyüyen sorunlar olduğunu göstermektedir.

Devamını Oku
27.11.2025
Seçimin sakatlanması - Cihangir Dumanlı

Anayasamızın 2. maddesine göre Türkiye Cumhuriyeti demokratik bir devlettir.

Devamını Oku
27.11.2025
İmralı vesilesiyle CHP dövmek - Esat Aydın

İmralı vesilesiyle CHP dövmek - Esat Aydın

Devamını Oku
26.11.2025
Eğitim sürecinde öğretme ve öğrenme - Cihat Karaali

Geçmişte eğitimciler yalnızca öğretmen değillerdi.

Devamını Oku
26.11.2025
Düzensiz dünya nereye gidiyor? - Nejat Eslen

Yeni bin yılın ilk yüzyılının ilk çeyreği yakında bitecek.

Devamını Oku
26.11.2025
Radbruch formülü ve Türkiye bağlamı - Başar Yaltı

Daha önce bu sütunlarda yayımlanan “Adaletsizliği Görmek” (Cumhuriyet, 07.11.2025) başlıklı yazımızda; adalete giden yolun adaletsizliği görmekten geçtiğini, bir hukuk düzeninde karar veren konumundaki tüm görevliler ile hukuk normlarını uygulayan tüm yetkililerin adaletsizliği görmek, önlemek ve adaleti yerine getirmekle görevli olduklarını, adaletsizliği görme yetisine sahip olmayanların yargıç ve savcı yapılmaması gerektiğini belirtmiştik.

Devamını Oku
25.11.2025
Türkiye Araf’ta - Gani Işık

Şimdilerde Türkiye’ye bir hal oldu; Cumhur İttifakı, İmralı ile hemhal oldu.

Devamını Oku
25.11.2025
Öğretmenim, canım benim! - Duran Güldemir

24 Kasım Öğretmenler Günü’nün anlamını ve önemini anlatmak için söylenecek çok söz var elbette ancak Ceyhun Atuf Kansu’nun “Dünyanın Bütün Çiçekleri” şiirinin bu dizeleri sanki bir başka söze gerek yoktur der gibi derin bir duygusallık içine sürüklemektedir bizi.

Devamını Oku
24.11.2025