Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Hayrettin Hoca'dan Öğütler ve Şiirler...
Kendini laik, cumhuriyetçi, demokrat, sosyalist vb. olarak tanımlayan pek çoğumuzun hemen hemen hiç tanımadığımız bambaşka bir dünya var. \n
\nBu, İslamcı yazar ve düşünürlerin dünyasıdır.\n
\nDoğrusunu söylemek gerekirse kitaplığım her ne kadar bu konudaki kitaplar bakımından yoksul sayılmazsa da, çok fazla zaman ayırabildiğim bir alan değildir bu.\n
\nFakat koşullar dayatınca; ilgilenmek, araştırmak, düşünmek zorunda kalıyorsunuz…\n
\n“Yeni Şafak” gazetesi yazarlarından Prof. Dr. Hayrettin Karaman’ın son günlerdeki yazılarından sonra başlayıp, sürmekte olan tartışma sürecinde olduğu gibi…\n
\n***\n
\nSayın Karaman’ın biyografisine bakıyorum. 1934 doğumlu olduğuna göre seksenine merdiven dayamış... Erzurum kökenli, Çorum’da dünyaya gelmiş. Her şeyinden belli ki bir halk çocuğu. İlkokulu bitirdikten sonra “özel olarak Arapça ve İslami ilimler tahsil etti” deniyor. İlk imam hatip okullarından biri olan Konya İmam Hatip Okulu’na girerek 1959’da okulu bitiriyor. Bunları okurken şunu düşündüm: Bu halk çocuğu imam hatip okulunda değil de söz gelimi Köy Enstitüsü’nde eğitim görmüş olsa, bugün çok büyük olasılıkla bambaşka bir kimlikle karşımızda olacaktı. Aynı şey, kendi yaşamlarımız bakımından hepimiz için, herkes için geçerli…\n
\n***\n
\nProf. Karaman İstanbul Yüksek İslam Enstitüsü’nün ilk mezunlarından biri olarak 1963’te (öğrenim yaşı bakımından oldukça geç bir tarihte) bu okulu bitirdikten ve aynı okulda “fıkıh öğretim üyesi” olduktan sonra akademik kariyerde hızla yukarılara çıkmış. Başarılarının bilek hakkı olduğu kuşkusuz. Toplamda otuzu aşkın telif, çeviri yapıtları ve ders kitapları var. Konferansları ve çok sayıda makaleleriyle de kendi alanının belli ki önemli ve saygın bir kişisi…\n
\n***\n
\nBöyle diyorum ama, tanımadığımız bu alanın içindeki iç çatışmalar, çekişmeler de hemen karşınıza çıkıyor.\n
\nCüppeli Ahmet diye bilinen kişi, “Hayrettin Karaman’ın Gerçek Yüzü” başlıklı bir internet videosunda ve bilinen üslubuyla, “papaz sever hoca” diye adlandırdığı hasmına saldırıyor…\n
\nCüppeli Ahmet’in üslubuyla (az önce çeşitli yazılarına göz gezdirdiğim) Prof. Karaman’ın genellikle ılımlı, kendi içinde tutarlı ve ciddi üslubu kuşkusuz ki bir tutulamaz.\n
\nFakat tartışma konusu son iki yazısını bu değerlendirmemin ne yazık ki dışında tutmak zorundayım…\n
\n***\n
\nProf. Karaman “Tahammül mü Hoş Görmek mi?” başlıklı ilk yazıda özetle, Müslümanlara, İslam ahlakıyla bağdaşmayan bir yaşam sürdürmekte olan kişilerle birlikte yaşamak zorunda olduklarında, bu gibi kimselere “hoşgörü” değil fakat “tahammül” göstermeleri gerektiğini öğütlüyor…\n
\nBu öğütteki belirsiz olan, söz konusu tahammülün sınırları ve derecesidir.\n
\nMüslüman “tahammül” ve yeri geldiğinde de (yine Hoca’nın öğüdüyle) “müdahale” ederken, onun gibi düşünmeyen ve yaşamayanların da karşılıklı olarak bu “hak”lara sahip olabileceğini düşünüp böyle olması gerektiğini kabul ediyor mu?\n
\nKuşkusuz hayır!\n
\nİslama uygun yaşamayanlar için “bilim insanı”na yakışmayacak bir üslupla yapılan sıralama ise şöyle: \n
\n“Eşcinseller, sarhoşlar, zina edenler, kumarcılar, sokakta sevişen çıplaklar, Müslümanları sevmeyenler ve Müslüman düşmanları…” vb...\n
\nİlk yazısında bu gibi kimselere hoşgörü gösterilmeyip fakat tahammül edilmesini öğütleyen yazar, “Hem Cahil Hem Cesur Oluyorlar” başlıklı sonraki yazıda, “bu ahlaka ve dine aykırı fiiller” için, bu gibi kimselerin sürüleceği (tıpkı “demokrasiler”deki “genelevler” gibi) “ayrı mekânlar ihdas edilmesi” gerektiğini söylüyor…\n
\nİslam karşıtı “fiiller” listesinin nerelere kadar genişletileceği, karar mercilerinin kimler olacağı (din mahkemeleri, ulema, mahalleli?) yazıda açıklanmıyor olsa da, bugün “hoşgörü”den “tahammül”e ve “müdahale”ye doğru yol alan İslamcı tavrın, özlenen İslami toplum kurulduğunda hangi biçimleri alacağını kestirmek güç olmasa gerek…\n
\n***\n
\nProf. Dr. Karaman’ın yapıtları arasında bir de “Dert Söyletir” başlığı altında topladığı şiirler var… \n
\nHemen hepsinde genellikle ılımlı bir üslupla İslam ahlakının önerildiği bu şiirlerden “Sözde Aydınlar” adını taşıyan da, “Milletin içine ikilik sokan” / “menfaat görünce beş takla atan / Partiyi, kutsalı, vicdanı satan” vb… kişilerden söz ediliyor… \n
\nAynı şiirdeki “Hem çağdaş hem kendin olmak gerekir” dizesine candan katılmakla birlikte, benim de Hayrettin Hoca’ya naçizane bir önerim olacak: Çuvaldızı başkasına sokarken kendisine de iğneyi batırması….\n
\nÇünkü milletin içine ikilik sokanlar, çıkarları için beş değil beş bin takla atanlar ve bu çıkarları uğruna kutsal değerleri kullanmayı meslek edinmiş olanlar, bu ülkede hiçbir zaman günümüzdeki İslamcı iktidar döneminde olduğu kadar çoğalıp dal budak salmamıştı…
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- Müge Anlı'nın eşine yeni görev
- Bakanlık 5 ildeki lahmacuncuları ifşa etti
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu