Erdal Batmaz

Beşiktaş'ta Tüzük Nasıl Yapılmaz? (03.10.2013)

03 Ekim 2013 Perşembe

Ülkemizde en sık yapılan yanlışlardan biri de herhangi bir sorun ile karşılaştığımız da hemen yeni bir düzenlemeye gitme hevesinin ortaya çıkmasıdır. Yeni bir anayasa yapalım! Yeni bir yasa yapalım! Yeni bir tüzük yapalım! Yeni bir yönetmelik yapalım!

Öylesine sihirli cümledir ki bu, hemen her yerde ve her düzeyde kullanılır. Tabii bu yaklaşım çoğunlukla bir önceki döneme ilişkin tepkisel yaklaşım içerdiği için, ihtiyaçtan daha çok ilgili döneme ilişkin önyargıyı taşır. Sorunların, daha da ağırlaştırılmış yükümlülükler içeren yeni düzenlemeler yolu ile aşılacağını sanmak en büyük yanlışımızdır. Öyle olsa idi yapılan en ağır yasal düzenlemelere rağmen hala spor sahalarında ve salonlarında süren şiddet ve düzensizlik biterdi! Oysa ne kadar doğru bir tanımlamadır değil mi; İyi ya da kötü yasa yoktur, iyi ya da kötü uygulayıcı vardır.

İşte bu tepkisel yaklaşım Beşiktaş Kulübünde de zemin buldu. Geçmiş dönemler için uzun süredir var olan olumsuz duygular ile de beslenerek, daha önceleri hazırlanmış tüzük taslakları bir yana itildi ve tepkisel bir metin ortaya çıkıverdi! Nasıl ağır hükümler içeren bir tüzük hazırlarız da olumsuzlukları önleriz! düşüncesi hazırlanan taslağa damga vurdu.

Kuşkusuz bu taslağı hazırlayan kişilerin Beşiktaş sevgisi ve iyi niyetlerinden şüphe edilemez. Ancak bir kulübün Anayasasını hazırlamak ya da değiştirmek çok kolay olmasa gerek. Hele de bu kadar kısıtlı kişi ve kısa sürede! Evet, gerçekten de Beşiktaş Kulübünde tüzüğün yenilenmesine ihtiyaç vardır. Yeni Medeni Kanun çerçevesinde uyarlamalar yapılmasına ihtiyaç vardır. Nitekim bu amaçla 2006 yılından bu yana Kulübün Divan Kurulunca oluşturulan çeşitli komisyonlarda bu konu çalışılmıştır. Bu çalışmaların bir kısmına, kulübün halka açık şirketleri olması ve mali düzenlemeler nedeni ile ben de katıldım. Ancak nedense bir türlü bu çalışmalar bir Tüzük Genel Kuruluna dönüşemedi. Yapılamadı. Ama amaçlanan şey şimdi gündeme gelen örnekte olduğu gibi bir tepki tüzüğüdeğildi.

Hazırlanan yeni tüzük taslağı, yazım kuraları ve Türkçe hataları bir yana içerik olarak maddeler arasında uyumsuzluk taşıyor. Hatta değişikliği önerilen bazı maddelerin kendi içerisinde bile birbiri ile çelişen hükümler mevcut. Bu yanlışların iyi niyetle yapıldığını varsaysak bile, bu metnin çalakalem hazırlandığının bir göstergesidir. Değiştirilmesi amaçlanan ve kendinceağır yükümlülük getiren maddelerin bir kısmı Türk Hukuk sisteminin, Sermaye Piyasası Kanun, Borçlar Kanunu ve Ticaret Kanunu ile çelişen hükümler içermektedir. Bu hali ile Tüzük Taslağı, Beşiktaş Kulübünü yönetilemez hale getireceği gibi genel kurullarda içinden çıkılamayan yeni tüzük tartışmalarına ve çekişmelerine zemin hazırlayacaktır.

Beşiktaş için yeni bir Tüzük yapmamayı nasıl becerebiliriz? Diye bir soru sorulsa idi herhalde verilecek cevap bu tüzük taslağı ile olurdu. Bu taslak hiç şüphesiz ki olumlu unsurlar da taşımaktadır. Bunlara sahip çıkılmalıdır. Ancak bütünsel anlamı ile sorunludur. Bugünün dünyasında, biz istesek de istemesek de bir endüstri haline gelen yüz milyarlarca dolar boyutunda ekonomisi olan bu alanda, Beşiktaş Kulübünü UEFAnın bile öngörmediği mali bir hapishaneye tüzük yolu ile tıkmaya kimsenin hakkı yoktur!

Beşiktaş Kulübü Başkan ve Yönetimine düşen görev yönettikleri kulübün ve de bu alanın ekonomik büyüklüğünü göz ardı etmeden taslakta bulunan olumsuzlukları ayıklayarak 110 yıllık bu kulübe yaraşır bir tüzüğü genel kurula sunmaktır.

26 Nisan 2013 - Cumhuriyet



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları